Cumhuriyet Halk Partisi, partinin kalesi olarak görülen İzmir'de, bugün (17 Ekim Cuma) Celal Atik Spor Salonu'nda gerçekleşecek 39. Olağan İl Kongresi'ne kilitlenmişken, en büyük kriz yönetim kurulu ve kurultay delegasyonu listelerinin oluşturulması aşamasında patlak verdi. Partinin İzmir'deki en yetkili ismi olan Genel Başkan Yardımcısı Ensar Aytekin'in koordinasyonunda ilçelerden yönetim ve kurultay delegeliği için istenen isim önerileri, parti merkezine ulaştığında ortaya çıkan tablo, yöneticileri zor durumda bıraktı. Gelen yüzlerce isim, tüzük gereği 30 kişiyle sınırlı olan asil yönetim kurulu listesine sığdırılamadı. Özellikle metropol dışındaki küçük ilçelerin yönetimde temsil hakkı talep etmesi, ancak mevcut kontenjanların bu talepleri karşılamaktan oldukça uzak olması, parti içinde ciddi bir sıkışıklığa yol açtı. Liste savaşlarının ve olası kırgınlıkların kongre atmosferini olumsuz etkilemesinden endişe eden parti kurmayları, çözümü Ankara'da buldu.
Kulisleri hareketlendiren '40 formülü' nasıl işleyecek?
İlçelerden gelen yoğun baskı ve talepleri dengelemek amacıyla CHP Genel Merkezi tarafından geliştirilen ve siyasi kulislerde "40 formülü" olarak adlandırılan plan, İzmir örgütüne rahat bir nefes aldırdı. Partiyi kongreye daha sakin bir atmosferde götürmeyi amaçlayan bu formül, birkaç aşamalı bir plan içeriyor. Plana göre, bugün gerçekleşecek il kongresi sürecinde tüzükte herhangi bir değişiklik yapılmayacak ve seçimler, mevcut kurallar uyarınca 30 asil ve 30 yedek yönetim kurulu üyesinin seçimiyle tamamlanacak. Ancak asıl hamle, kongrenin hemen ardından yapılacak. CHP'nin kongre sonrası toplanacak ilk Parti Meclisi (PM) toplantısının gündemine İzmir'le ilgili özel bir madde alınacak. Bu toplantıda, CHP İzmir İl Yönetim Kurulu üye sayısının 30'dan 40'a çıkarılması yönünde bir karar alınacak. Bu kararın alınmasıyla birlikte, İzmir il kongresinde seçilen yedek listenin ilk 10 sırasında yer alan isimler, otomatik olarak asil yönetim kurulu üyeliğine yükseltilecek.
Hem temsiliyet artacak hem kırgınlıklar önlenecek
Genel merkez tarafından geliştirilen bu özel formülün temelinde, parti içi dengeleri gözetme ve olası bir parçalanmanın önüne geçme stratejisi yatıyor. Yönetim listesine giremeyen partililerin yaratacağı küskünlüklerin, özellikle yaklaşan yerel seçimler öncesinde partiye zarar verebileceği değerlendiriliyor. 40 formülü ile hem yönetimde temsil edilmek isteyen daha fazla partiliye yer açılmış olacak hem de özellikle küçük ilçelerin "listelerde yer bulamadık" şeklindeki eleştirilerinin önü kesilecek. Bu hamle, aynı zamanda genel merkez tarafından aday gösterilen Çağatay Güç'ün de elini rahatlatarak, daha geniş tabanlı ve uzlaşmacı listeler oluşturmasına olanak tanıyor. Parti kaynakları, bu yöntemin sadece İzmir'e özgü olmadığını, benzer talep yoğunluğu yaşanan bazı büyükşehirlerde de uygulanabileceğini belirtiyor. Siyasi analistler, formülün kongredeki rekabeti yumuşatmayı ve parti içi demokrasiyi daha işler kılmayı hedefleyen pragmatik bir adım olduğu yorumunu yapıyor. Kongreden sonra yedek listedeki ilk 10 ismin asil yönetici olacağının şimdiden bilinmesi, yedek liste seçimlerinin de en az asil liste kadar önemli ve çekişmeli geçeceğine işaret ediyor.
