Balıklıova’nın Gerence koyunda ilkyazın, kışın, yazın, sonyazın tüm renklerini, sıcağını, soğuğunu, yağmurlarını, rüzgârlarını yaşadık. Salgın sürecinde sığınağımız, korunağımız, yaşam alanımız oldu Gerence.
En büyük kazanımım ise yalnızlığımın kalabalık arkadaşları dost kitaplardı. Kitaplığım şenlik içindeydi hep. Şiir, öykü, roman, deneme… Değinmem, yazmam, anmam gereken o denli çok kitap birikti ki… Yazmazsam, dokunmazsam eksik kalırım. O kitaplara imza atan, emek veren ellere saygısızlık ederim.
***
Kitabın, okumanın, yazın-sanat üzerine özenli yazıların kalemi Rakel Raşel Asal “Çılgın Bir Devinimdir Yaşamak” yapıtıyla çaldı kapımı. “Yazının çetin düğümlerini çözme çabasındaki yolculuğuma katılır mısınız?” diyerek. Böyle bir çağrıya katılmamak olası mı?
İnceleme, biyografi, gezi yazılarından, romanlarından tanıdığımız Raşel Rakella Asal, dünya yazınını iyi tanıyan, yazınsal ve görsel olanı birbirine bağlayan, okur üzerinde bilgi ve düşünsel derinliği oluşturan bir kimlik.
Önce kitabın adıyla şaşırıyorsunuz; hemen kuşatıyor bu ad sizi. Sonra onu etkileyen, bu adı seçmesine neden olan yazarın Nezihe Meriç olduğunu öğreniyorsunuz: “Bir dalganın yahut bir bulut kümesinin kendine has coşkusuna yakalanmış gibi oldum. O çerçevelenmiş ve yıldızlanmış alıntı bana muhteşem bir kaynak oldu. Ellerimin arasında ışıldayan bir evren, bir nimet bulmuştum. İşte Çılgın Bir Devinimdir Yaşamak ismi böyle oluştu.”
Rakel Raşella Asal Yaşama küskün yaklaşırsanız, hüzün dalgasına yakalanırsanız, kitaba sarılın diyor. “Bilirsiniz ki okuyacağınız yazar kendinizi korunaklı, güvende hissetmenizi sağlayacaktır.”
Dünyaca ünlü yazarların romanlarını başka romanlarla ya da birçoğunu tiyatro, resim gibi sanat dallarıyla ilişkilendirmeye çalışmış. Kitabın içinde yazarın kendine özgü düşünsel ve yazınsal değerlendirmeleri de bulunuyor.
Kitap Virginia Woolf ile Nezihe Meriç’in romanları arasındaki canlı, güçlü düşünsel bağlantının saptandığı yazıyla başlıyor. Virginia Woolf’un roman yazımındaki bilinç ve bellek oyunları ile Nezihe Meriç’in kendine özgü postmodern anlayışı arasında bir ilinti kuruyor yazar.
Hemen arkasından Marcel Proust ile yazar-ressam John Banville’yi zaman algısı üzerinden karşılaştırılıyor.
Kafka’nın Şato romanında saçmalıklar parodisi olarak bürokrasiyi, Sovyetler Birliği’nden sesleri de Raşel Rakella’nın anlatımıyla yaşadıktan sonra, söz Orhan Pamuk’un Benim Adım Kırmızı romanına düşüyor. Asal, “postmodern anlatı tekniklerini kullanmakla birlikte klasik ve modern romana ait unsurları da kullanır.” saptamasında bulunuyor Pamuk’un bu romanı için.
Kitapta son olarak ele alınan roman Tarık Dursun K.’nın 1950’lerin İzmir’inden yoksul insanların yaşamlarını konu alan Rızabey Ailesi”dir.
***
Salt yazınsal metinler, metinlerarası ilişkilerden söz edilmiyor. Birtakım insani değerlere de yer veriliyor. Karşılaştırmalı metinler yanı sıra bazı yazın kuramları, yeni sanat akımının teknik özellikleri, bu konuda yazılan romanlar üzerine felsefi değerlendirmeler de bulunuyor Raşel Rakella.
Kitapta yer alan her yazı, oldukça iyi çalışılmış, emek verilmiş, konularına göre düşünsel açılımları çağrıştıran, aydınlatan bir yolculuğa çıkarıyor okuru. Yazarın anlatımı, örneklediği alıntılar, yorumlar, değindiği konularla “çılgın bir okuma devinimi” yaşıyoruz.
Raşel Rakella Asal’ın dediği gibi “hiç şüphesiz sizin de bir okuma zamanınız vardır.”
(*) Çılgın Bir Devinimdir Yaşamak- Edebiyat ve sanat üzerine yazılar, Raşel Rakella Asal, Doğan Kitap, Temmuz 2021, 296 sayfa