Transfer piyasasını hareketli saatlere sürükleyen Harvey Elliott hamlesinin ardından, Galatasaray ile ilgili ortaya atılan yeni bir iddia, sadece Türkiye'de değil, tüm Avrupa'da şok etkisi yarattı. Sarı-kırmızılı kulübün, Paris Saint-Germain'in (PSG) ve İtalya Milli Takımı'nın dünya yıldızı kalecisi Gianluigi Donnarumma'yı kadrosuna katmak için harekete geçtiği söylentileri, taraftarlar arasında büyük bir heyecan dalgası yarattı. Bu devasa operasyon, pek çok soruyu da beraberinde getirdi. İddiaların gerçeklik payı ne? Böyle bir transfer mümkün mü? İşte, bu sansasyonel transfer girişimiyle ilgili tüm merak edilenler...
Bu transfer iddiası ne kadar gerçekçi?
Galatasaray cephesinden henüz resmi bir açıklama gelmemiş olsa da, kulise sızan bilgiler iddianın basit bir söylentiden çok daha fazlası olduğunu gösteriyor. Yönetimin, özellikle Harvey Elliott gibi bir yıldızın transferinde sona yaklaşmasının ardından özgüven tazelediği ve Şampiyonlar Ligi'nde kalıcı başarı için kadroya bir dünya yıldızı daha eklemek istediği biliniyor. Bu noktada, efsane kaptan Fernando Muslera'nın yerini doldurma projesi, en stratejik hedef olarak öne çıkıyor. Güvenilir kaynaklara göre, sarı-kırmızılı yöneticiler, Donnarumma'nın menajeriyle ilk teması kurarak şartları sordu ve bir teklif hazırlığına başladı. Dolayısıyla, süreç henüz başlangıç aşamasında olsa da, Galatasaray'ın niyetinin son derece ciddi olduğu ve imkânsız gibi görünen bu rüyayı gerçeğe dönüştürmek için tüm şartları zorlayacağı anlaşılıyor.
Galatasaray neden Muslera'nın yerine Donnarumma'yı istiyor?
Fernando Muslera, Galatasaray için bir kaleciden çok daha fazlası; o bir lider, bir kaptan ve kulüp tarihinin yaşayan efsanesi. Ancak 39 yaşına gelen Uruguaylı eldivenin kariyerinin sonuna yaklaşması, "kaleyi kim devralacak?" sorusunu kaçınılmaz kılıyor. Yönetim, bu kritik pozisyonda herhangi bir risk almak istemiyor. Amaç, sadece Muslera'nın boşluğunu doldurmak değil, aynı zamanda kaleye ondan bile daha potansiyelli, dünyanın en iyi eldivenlerinden birini getirerek takıma seviye atlatmak. Gianluigi Donnarumma ismi, bu vizyonun mükemmel bir yansıması. Henüz 26 yaşında olmasına rağmen inanılmaz bir tecrübeye sahip olan İtalyan kaleci, en az 10 yıl boyunca Galatasaray kalesini dünya standartlarında koruyabilecek bir isim. Bu hamle, aynı zamanda Galatasaray'ın rakiplerine ve Avrupa'ya "Biz artık Şampiyonlar Ligi'nin kalıcı bir üyesi ve iddialı bir aktörüyüz" mesajını verme amacı da taşıyor.
Gianluigi Donnarumma kimdir, nasıl bir kalecidir?
Peki, Galatasaray'ın transferi için sınırları zorladığı bu İtalyan devi kimdir? 25 Şubat 1999'da, İtalya'nın güneyindeki Castellammare di Stabia'da doğan Donnarumma, futbol otoriteleri tarafından jenerasyonunun en yetenekli kalecisi olarak kabul ediliyor. Henüz 14 yaşındayken AC Milan'ın keşfettiği genç yıldız, 16 yaşında Milan'ın A takım kalesine geçerek tüm dikkatleri üzerine çekti. 1.96'lık boyu ve devasa kol açıklığıyla kalede inanılmaz bir alan kaplayan Donnarumma'nın en büyük özellikleri, akıl almaz refleksleri, karşı karşıya pozisyonlardaki soğukkanlılığı ve penaltı vuruşlarındaki ustalığıdır. Kariyerinin başlarında "Yeni Buffon" olarak anılması, üzerindeki baskıyı artırsa da o, bu beklentinin altında ezilmedi ve Milan'ın kaptanlığına kadar yükseldi. Kariyerinin zirvesini, İtalya'yı şampiyonluğa taşıdığı ve turnuvanın en iyi oyuncusu seçildiği Euro 2020'de yaşadı. O, sadece bir çizgi kalecisi değil, aynı zamanda lider karakteriyle savunmasını yöneten komple bir eldivendir.
Bir dünya yıldızı PSG'den neden ayrılmak istesin?
Bu sorunun cevabı, Donnarumma'nın olaylı PSG transferinin altında yatıyor. Altyapısından yetiştiği Milan'dan bedelsiz ayrılarak Paris'e gitmesi, ona "hain" damgası vurulmasına neden olmuş ve büyük bir psikolojik baskı yaratmıştı. Paris'te Keylor Navas ile yaşadığı forma rekabeti ve özellikle Şampiyonlar Ligi'nde Real Madrid'e karşı yaptığı kritik hata, üzerindeki baskıyı daha da artırdı. Her ne kadar PSG ile Fransa'da şampiyonluklar yaşasa da, hiçbir zaman Milan'daki gibi projenin mutlak kahramanı ve taraftarın sevgilisi olamadı. İşte Galatasaray'ın teklifi tam da bu noktada anlam kazanıyor. Sarı-kırmızılılar, ona sadece yüksek bir maaş değil, aynı zamanda bir futbol şehrinin ve tutkulu bir taraftar grubunun koşulsuz sevgisini, Muslera'dan devralacağı efsanevi bir mirası ve Şampiyonlar Ligi'nde bir takıma liderlik etme fırsatını sunuyor. Bu faktörler, kariyerinde yeni ve tutkulu bir sayfa açmak isteyen Donnarumma için son derece cazip olabilir.
Galatasaray bu transferi mali açıdan nasıl gerçekleştirebilir?
Kağıt üzerinde Donnarumma'yı transfer etmek, Türk kulüpleri için bir hayal gibi görünüyor. Oyuncunun 2026'ya kadar sözleşmesinin bulunduğu PSG'nin isteyeceği bonservis bedeli ve İtalyan kalecinin yıllık maaşı, astronomik rakamlar içeriyor. Ancak Galatasaray yönetiminin bu sorunu aşmak için üzerinde çalıştığı yaratıcı bir formül var: Kiralama + Zorunlu Satın Alma Opsiyonu. Bu plana göre Galatasaray, PSG'ye bu sezon için reddedilmesi zor bir kiralama bedeli ödeyecek ve oyuncunun maaşının tamamına yakınını karşılamayı taahhüt edecek. Anlaşmaya ise "Şampiyonlar Ligi'nde belirli bir tura kalınması" gibi sportif hedeflere bağlı, gelecek sezon devreye girecek bir zorunlu satın alma maddesi eklenecek. Kulübün Şampiyonlar Ligi'nden elde edeceği gelirler, artan sponsorluk anlaşmaları ve Elliott transferinde de görülen finansal mühendislik yeteneği, bu operasyonun sanıldığı kadar imkânsız olmadığını gösteriyor. Bu, yüksek riskli ama başarılı olursa kulübün kaderini değiştirecek bir kumar.