İzmir’de yaz aylarında etkisini artıran kuraklık su krizine dönüştü. İZSU, Gördes Barajı’nda su seviyesinin sıfıra indiğini, Tahtalı Barajı’nda ise kritik eşiğe gelindiğini duyurarak, vatandaşlara suyu tasarruflu kullanma çağrısı yaptı. Su krizi tartışmaları sürerken, Aliağa’da bulunan ve PETKİM’e tahsisli Güzelhisar Barajı’nın ağzına kadar dolu olduğu ancak insani tüketime açılmadığı iddiaları kamuoyunda tepki çekti. PETKİM’den yapılan açıklamada, son 12 günde İzmir’e 350 bin metreküp su verildiği belirtildi.
Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP) yaşanan krize dair dikkat çeken bir basın açıklaması yayımladı. Açıklamada, krizin yalnızca iklim koşullarıyla açıklanamayacağı, İzmir’e özgü yapısal sorunların da göz ardı edilmemesi gerektiği vurgulandı. Bu sorunların başında da Efemçukuru’ndaki altın madeni gösterildi.
Açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Altın madeni çalıştığı sürece Çamlı Barajı hayata geçirilemez. Bu da İzmir’in su kaynaklarını sınırlı hale getiriyor. Gördes’ten taşınan su ise yetersiz ve pahalı. İzmirliler ulaşamadığı suyun parasını ödüyor.”
EGEÇEP ayrıca, 10 Aralık 2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü’nün Su Tahsisleri Hakkında Yönetmeliği’nin 7. maddesini hatırlatarak, su kullanımında içme ve kullanma suyu ihtiyacının birinci öncelik olduğunu vurguladı.
“Efemçukuru Altın Madeni kapatılmalı”
EGEÇEP, şunları dile getirdi:
“İzmir’de yaşanan bu su krizi sonuçtur. İklim krizinin yarattığı olumsuz koşulların yanında, İzmir’e özel sebepler ortadan kaldırılmadığı sürece kriz derinleşerek devam edecektir. Bizce en önemli sebep; Efemçukuru Altın Madenidir. Altın Madeni Tahtalı Barajı’nın koruma sahasının sınırında, İzmir’in ihtiyacı olan Çamlı Barajı Projesi’nin dere mutlak alanında 1 Haziran 2021 tarihinden bu yana çalışmaktadır. Maden işletmesinin bölgede ağır metal kirliliğine yol açtığı bilgileri bir yana, doğurduğu en önemli sonuç Çamlı Barajı’na engel olmasıdır. Çünkü şimdiye kadar yapılan çok sayıdaki bilimsel çalışma ve düzenlenen rapora göre eğer Çamlı Barajı hayata geçirilirse Altın Madeninin kirliliğine maruz kalacak. Nitekim bu yüzden Çamlı Barajı Projesi’ne bir türlü ÇED olumlu kararı verilmedi.
Altın Madeni çalışmasına devam ettiği sürece Çamlı Barajı’nın yapılmasının mümkün olmayacağını herkes biliyor, ancak kimse Altın Madeni kapatılsın demiyor ya da diyemiyor. İzmir’in su ihtiyacı başka bir havzadan, Gördes Barajı’ndan sağlanmaya çalışılıyor. O barajın da dibi delik, yeterli su gelmiyor. İzmirliler kendilerine ulaşmayan suyun parasını ödüyorlar. O yüzden su faturaları çok kabarık.
Merkezi ve yerel yönetimlere, yöneticilere 10 Aralık 2019 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü’nün SU TAHSİSLERİ HAKKINDA YÖNETMELİK’in “Suyun kullanımında öncelik sırası” başlıklı 7. maddesini anımsatmak istiyoruz. Buna göre; su varlıklarının kullanım amaçlarında öncelik sıralaması şöyle:
a) İçme ve kullanma suyu ihtiyacı
b) Çevresel su ihtiyacı
c) Tarımsal sulama ve su ürünleri yetiştiriciliği
ç) Enerji üretimi ve sınai su ihtiyaçları
d) Ticari, turizm, rekreasyon, madencilik, taşıma, ulaşım ile sair su ihtiyaçları
Öncelik insani su ihtiyacını karşılamak olduğuna göre her şeyden önce Efemçukuru Altın Madeni kapatılmalıdır. Diğer yandan kime tahsis edilmiş olursa olsun, barajlardan öncelikle İzmirlilerin su ihtiyacı sağlanmalıdır.”
