Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan Ekrem İmamoğlu, babası Hasan İmamoğlu’nun Balıkesir’deki yazlık evi ve eşi Dilek İmamoğlu’nun yazlık evine yapılan baskınlara sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla tepki gösterdi. İmamoğlu, evlere yapılan aramalarda kapıların kırıldığını ve bu durumun aile değerlerine zarar verdiğini belirtti.
Ailemizi taciz etmeyi bırakın.
— Ekrem İmamoğlu (@ekrem_imamoglu) April 9, 2025
Haber verildiğinde ev sahipleri eşliğinde arama yapılabilecek evlerimize jandarma eşliğinde gidilerek, kilitler kırılarak aramalar yapılıyor. Bu şovlar siyasete, medyaya malzeme vermek dışında hiçbir amaç taşımıyor.
Buradan bunu yapan akla…
"Ailemizi taciz etmeyi bırakın" diyen İmamoğlu, bu tür uygulamaların yalnızca siyasete ve medyaya malzeme vermek amacı taşıdığını ifade etti. Açıklamasında, "Bir gram vicdan kırıntısı kaldıysa vazgeçin bu aile tacizinden, boş dosyayı hile ve hurda ile doldurma çabanızdan" sözleriyle yetkililere seslendi.
"Ailenin iffetine saldırılar sizi hiç mi yaralamıyor?"
İmamoğlu, açıklamasında aileye yönelik saldırıların Türk örf ve adetlerinde yeri olmadığını vurguladı. "Ailenin iffetine, namusuna, haysiyetine ve dokunulmazlığına böylesine saldırılar sizi hiç mi yaralamıyor?" diyerek iktidar yanlısı çevrelere seslenen İmamoğlu, bu tür uygulamaların toplumsal kutuplaşmayı artırdığına dikkat çekti.
İmamoğlu ayrıca, ailesinin tertemiz bir geçmişe sahip olduğunu belirterek, "Biz alnı ak, başı dik insanlarız. Kendi karanlık noktalarınızı bizim üzerimizden örtmeye çalışmayın" ifadelerini kullandı.
Hasan İmamoğlu’nun evine yapılan baskın
Balıkesir’in Edremit ilçesine bağlı Güre Mahallesi’nde bulunan Hasan İmamoğlu’na ait yazlık eve jandarma ekipleri tarafından yapılan baskında kapının çilingirle kırıldığı öğrenildi. Evde kimsenin bulunmadığı sırada gerçekleştirilen bu arama, avukat olmadan yapılması nedeniyle hukuka aykırı olarak değerlendirildi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel de konuyla ilgili açıklamalarda bulunarak, "Bu tür uygulamalar hukuk devleti ilkelerine aykırıdır ve kabul edilemez" dedi.
"BEN MERT OLMAYI HASAN İMAMOĞLU'NDAN ÖĞRENDİM"
"Benim babamı; çocukluğundan bu yana siyaset, cemiyet ve iş hayatında herkes, bütün Trabzon bilir. Ben mert olmayı ondan Hasan İmamoğlu'ndan öğrendim" diyen İmamoğlu'nun paylaşımı şu şekilde:
"Ailemizi taciz etmeyi bırakın. Haber verildiğinde ev sahipleri eşliğinde arama yapılabilecek evlerimize jandarma eşliğinde gidilerek, kilitler kırılarak aramalar yapılıyor. Bu şovlar siyasete, medyaya malzeme vermek dışında hiçbir amaç taşımıyor. Buradan bunu yapan akla sesleniyorum; Kendi yaşamlarınızda yarattığınız karanlık noktaları bizde ve ailelerimizde bulamazsınız. Hamdolsun tertemiz, alnı ak, başı dik insanlarız biz. Millet sizin kumpaslarınızı gördü, ne mizansen yaparsanız yapın artık kimse sizin kumpaslarınıza inanmıyor. Ama aile kutsalımızı çiğniyorsunuz. İnancımızı ve değerlerimizi de yok sayacak bir akıl tutulmasına doğru gidiyorsunuz.
Bu hukuksuzluk, bu aymazlık, tarihimizin hiçbir döneminde yaşanmadı. Bir gram vicdan kırıntısı kaldıysa vazgeçin bu aile tacizinden, boş dosyayı hile ve hurda ile doldurma çabanızdan. Mert olun! Her fırsatta Cumhurbaşkanı’nı savunan partiye tekrar seslenmek istiyorum; Ailenin iffetine, namusuna, haysiyetine ve dokunulmazlığına böylesine saldırılar sizi hiç mi yaralamıyor? Böyle bir zulmün Türk’ün örfünde, ananesinde yeri var mı? Daha ne kadar sessiz kalacaksınız bu terbiyesizliklere? Benim babamı; çocukluğundan bu yana siyaset, cemiyet ve iş hayatında herkes, bütün Trabzon bilir. Ben mert olmayı ondan Hasan İmamoğlu'ndan öğrendim. İşte bu adamın evine baskın yapıyorlar, haberiniz olsun."
Siyasi şov mu?
İmamoğlu’na göre bu tür aramalar ve baskınlar birer siyasi şov niteliği taşıyor. "Bu şovlar siyasete ve medyaya malzeme vermek dışında hiçbir amaca hizmet etmiyor" diyen İmamoğlu, yürütülen süreci bir kumpas olarak nitelendirdi.
CHP’li diğer yetkililer de benzer şekilde bu uygulamaların siyasi bir intikam operasyonu olduğunu savundu. Özellikle seçim sürecinde yaşanan bu olayların demokratik değerlere zarar verdiği ifade edildi.
