1932 senesinin Kasım ayında İzmir’de pek alışık olmadığımız bir hâdise gerçekleşti. Türkiye’yi dünya güzellik yarışması’nda temsil eden ve dünya güzeli seçilen Keriman Halis Ece şerefine bir kupa tertiplendi.İstanbul basınında Keriman Halis Hanım’ın Naim Palas Oteli’nde kalacağı yazılmıştır. Fakat kraliçe İzmir’debulunduğu dönemde İzmir Palas Oteli’nde konaklamıştı. İzmir güzel bir telaş yaşıyordu herkes ilk dünya güzelini ziyaret etmek onun imzasını almak için yarışıyordu. Öğrencilerin ziyareti onu oldukça mutlu etmiştir. Altay Kulübü’nden Danyal Bey, kraliçeye Altay Spor Kulübü’ne fahri üyelik teklifinde bulundu. Keriman Halis Hanım bu teklifi kabul etmiştir. Kraliçe’ye yapılan bu teklif ilk değildi. İstanbul’da bulunduğu dönemde hem Fenerbahçe taraftarları hem de Galatasaray taraftarları kraliçeye fahri üyelik teklifinde bulunmuşlardır. Kraliçe her iki takım arasındaki rekabeti bildiği için bu teklifi kabul etmemişti. Bundan dolayı Altay’ın fahri üyeliğini kabul etmesi büyük önem taşımaktadır. Altaylılar kraliçenin kendi kulüplerine fahri üye olmasını çay ziyafeti vererek kutladı. Kraliçe bir sonraki gün yani 18 Kasım 1932'de onuruna düzenlenen maça gitti. Maçın geliri Himaye-i Etfal Cemiyeti, fakir çocukların yararına adanmıştı. Maç lig şampiyonu Altınordu ile şilt şampiyonu İzmirspor arasında gerçekleşecekti. Kraliçe bu maçta sadece seyirci olmakla kalmayacak, maçın başlangıç vuruşunu yapacaktır.
Ayrıca kraliçe adına hazırlanan kupa Keriman Halis tarafından kazanan takıma verilecektir. 18 Kasım günü İzmirliler İzmirspor-Altınordu maçına büyük ilgi gösterdi. Konak’tan Punta’ya (Alsancak'a) kadar Kordon boyu dolup taşmıştı. İzmirliler Alsancak stadyumunu tıka basa doldurmuş durumdaydı. Stadyum adeta mahşerden bir numune görünümünü andırıyordu. Büyük maçlarda bile bu kadar kalabalık olmuyordu. Maçın başlamasına iki saat kala stadyum dolmuş durumdaydı. Bileti olmasına rağmen çok sayıda İzmirli dışarıda kalmıştı. Zabıta memurları merdivenlerde insanların geçeceği boşluğu yaratmak için yoğun gayret
gösteriyordu. Maça sadece erkekler değil kadınlar da yoğun ilgi gösterdi. Lutr mantolu kadınlar, ipek roblu ve tuvaletli kadınlar, kostüm tayorlu genç kızlar, çarşaflı nineler ve şalvarlı köylüler seyirciler arasında bulunuyordu. Keriman Halis, maç saati yaklaşmasına rağmen henüz stadyuma gelmemişti. Bu durum taraftarların sabırsızlanmasına neden oluyordu. Kraliçenin gecikmesinin nedeni yoğun izdihamdı. Taraftarların yoğun ilgisinden dolayı bir türlü otomobilden inemiyordu. Güç bir şekilde stadyuma girebildi. İzmirlilerin karşısına tam bir sporcu gibi çıktı. Havanın aşırı soğuk olmasına rağmen mantosunu giymemişti. Hızlı bir şekilde yürüyerek kendisine ayrılan locasına geçti. Kendisine üşüyüp üşmediğini soranlara “İnsan binlerce genç ve sıcak samimiyet içinde üşür mü?” yanıtını verdi. Binlerce taraftarın özlerinin üzerinde olması onu çok heyecanlandırmıştı. Keriman Hanım locasında ayağa kalkarak hem halkı hem de sporcuları selamladı. Erkan-ı Harbiye Reisi Mareşal Fevzi Paşa ve Fahreddin Paşa da orada bulunuyordu.
Keriman hanım sevgi seliyle sahaya indi. Top sahanın tam ortasına konuldu kraliçe topa dokunduğunda tribünlerde büyük coşku yaşandı. Maç sırasında basının kraliçeye ilgisi çok fazlaydı. Fotoğrafçılar sürekli olarak Keriman Hanım’ın fotoğrafını çekmeye çalışıyordu. Bu ilgi eşliğinde devam eden maçın ilk yarısı 1-1’lik eşitlikle bitti. Devre arasında Nebil Bey Himaye-i Etfal adına Keriman Hanım’a çiçek verdi. İkinci yarıda İzmirspor dengeyi bozdu ve maçı 3-1 kazandı. Böylece kraliçenin başlama vuruşunu yaptığı takım olan İzmirspor müsabakayı kazanmış oldu. Maçın bitiş düdüğünün çalmasının ardından kraliçe Güzellik Kupası’nı “Çok güzel bir oyun oynadınız. Sizi tebrik ederim” diyerek İzmirspor kaptanı Nazmi’ye verdi.