14 gün önce bu ülkede Yerel Belediye Başkanlığı seçimleri yapıldı. Bu çağda sonuçları tam öğrenebildiniz mi?

Oysaki, siyasi ringe çıkan adaylara taraftarlarının nasihati şöyledi: "Kendinizi ezdirmeyin, hakeme saydırmayın!"

Arkasından  "takdir" ve "tektir"ler biribirine karıştı!

Takdir... Tektir... Dir... Tir...Tir... 

Tekerleme bunlar; adı üstünde! Uzar gider. Ya da uzat uzatabildiğin kadar! Önemli olan daha önce de yazdığım gibi: "Uhuletle ve suhuletle" vaziyeti idare etmekti! Ama nerede!

* * *

Bakın ben, "spor orijinli" bir gazeteci-yazarım. Dolayısı ile Spor, Siyaset, Sanayi konularına "3-S" başlığı altında yer verip, yol gösteririm. Ama nerede! Hep "Onu sen benim külahıma anlat" kabilinde çatlak sesler yükseldi!.. Tabii, sonu hep hüsran!..

Takdir/ beğenme, tektir/Azarlama- paylama... Dir... Tir... 

Taa "Hakkı kötektir" e kadar peşini kovala gitsin. Hani "Danalar girmiş bostana, kovalasana" vaziyetleri!..

* * *

Ha sahi nerede kalmıştım? 

Bazılarının, kendilerini rakibine "ezdirtmeden", hakeme veya YSK'na günler geceler boyu "saydırtmadan" maçı centilmenlik kuralları içinde bitirmeleri gerekmez mi?

Kafa dağıtmak için "siyaset arası spora" dönüp Ç. Rize- Beşiktaş maçına bir bakalım; Beşiktaş, Partili Cumhurbaşkanı'nın memleketinde deli dalgalara karşı koyup, golleri sıralamaya, saydırmaya başlamıştı. Tabiki, Beşiktaş taraftarı coşmuş, her golden sonra "İzmir Marşı" ile tribünleri  inletiyordu. Buna karşılık ev sahibi ne yaptı dersiniz?

Başladı "Recebim, Recebim" şarkılarına! Bir.. iki...üç ... yedi... Vah ki, ne vah! Ev sahibi ezildikçe eziliyor, misafir ekip de saydırdıkça saydırıyordu...

Ne demiştiler; "Ezdirmeden, saydırtmadan kendinizi koruyun!"

Yok anam-babam, yok! Ta ki, hakem "nakavt" diyesiye kadar saydırıyorlar! Tıpkı, boks ringi kuralları gibi. Boksör güçlü ve iddialı. Ama rakibi profesyonellik uğruna yumruk üstüne yumruk alıyor. Ring kan revan içinde... Boks kurallarına göre 10 saniyede boksör yerden kalkmazsa nakavt ilan edilir!

* * *

Spordan, siyasete kadar tekerlemeler hep aynı...

Boksörler (!) büyük şehirlerde turneye çıkmış. İzmir'de, Ankara'da, İstanbul'da ringte dövüşüyor. Biri ezildikçe eziliyor; diğeri saydırttıkça saydırtıyor. 

31 Mart gecesinden 1 Nisan sabahına çıktığımızdan bu yana, biri ezildikçe eziliyor, tribünden birileri de saydırdıkça saydırıyor! 

Bakın bugün 12 Nisan Cuma. Ring kan revan içinde. Antrenörler, organizatörler, müşterek bahisçilerin ringe attıkları kağıt havlularla "Bu sahneleri durdurun, temizleyin ortalığı" diyor!

Ama nerede? Yatan boksörün gözünde yıldızlar uçuşuyor! Nakavt olan boksör yerden kalkacak diye 12 gündür sayan sayana!

Yolun sonu belli değil mi? İşte, bunu bana sormayın. Bunu Yüksek Saydırma Kurumu (YSK) ile baş bahisçilere sorun!

Sabrın sonu selametmiş! Ama nereye dar?

* * *

Yılların dostu, gazeteci ağabeyim Günay Şimşek'i de dün ebediyete uğurladık. Ailesine ve İGC ailesine sabırlar diliyorum.