Bugün görüş günümüz/ Dost kardeş bir arada/ Telden tele/ Mendil salla,el salla/ Merhaba (Enver GÖKÇE)
“O, önce yiğit bir 68'li. Bomba da, kurşunlar da yemiş, hastalıklara direnmiş bir 68'li. O, ‘68 Hareketi’ ki, kavganın mücadelenin bitmediği anlamına gelir... 1979'dan beri tanırım ben
yiğit devrimci 68'li Okan Yüksel Baba'yı.
Okan Baba, bu meslekte bir ömürü güller gibi geçiren, yağmur gibi hüzünlerle yaşayan, yüreğini kan gülleriyle dağlayandır. Goethe'nin çok güzel bir sözü var; ‘Yaşamda ya örs olacaksın, ya da çekiç... Çekiç olacaksan sert vuracaksın, örs olacaksan sert duracaksın. Ama asla arada kalmayacaksın!’
İşte Okan Baba asla arada kalmayandır. Her türlü zorluğa, sıkıntıya, belâya, eziyete baş eğmemiştir, tavır almasını bilmiştir. O, ‘Marifet ölmemek, yaşamakta! Ölmek kolay, yaşamak zor. İnsan zora sarılmalı, yılmamalı kolay kolay’ demiş, başını hep yüksekte tutmuş Kilisli Okan'dır!
Bilgisiyle, birikimiyle, yaratıcılığı ile, tükenmez kalemi ve karartmadığı sol memesinin altındaki birbir nakışlı cevahiri ile kalem erbabı ‘palto değil, kafa tutan gazetecidir’. Umudu sol cebinden eksik etmemiş Okan Baba! Her yazısından Kuvvacı bağımsızlık ruhu, sevgi, barış, vefa, hayatı paylaşmak yükselen Okan Baba! Yazdıklarının gücüyle yaşayan Okan Baba! ‘Ne güzel şey konuşmak, sana dair’ dedim onurlanarak çıktığım kürsüden. Sonra mikrofonu Meslek Abim Esat Erçetingöz'e bıraktım.
****
Karşıyaka Belediyesi Çarşı Kültür Merkezi tarihi bir gün yaşadı o gün. Şair-Yazarlar Bekir Yurdakul, Oğuz Tümbaş, Ünal Ersözlü, Veysel Gültaş oradaydı. Tek tek konuştular... Sürpriz konuk Uğur Dündar Usta, Okan Baba için gelmişti. İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC) Başkanı Dilek Gappi, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) İzmir Şubesi Başkanı Halil İbrahim Hüner, Lütfü Dağtaş, Sait Temur Okan Baba'yı anlattı, Okan Yüksel dostlarına. Gamze Cantürk Gürel, İbrahim Aktaş’ın Okan Baba'ya yazdığı şiiri dillendirdi ilk kez. Cem Seyhun Ünbay da renk kattı şiirlerle. Köksal Coşkun da sesi ve sazıyla! M. Osman Akbaşak, Ferhat İşlek ve arkadaşları, mükemmel bir organizasyona ev sahipliği yapmanın hazzını yaşıyordu. Herkes mutluydu herkes.
İyiliklerle yaşa Okan Baba. bin yaşa, bin yıllık dostlarınla...
Bu yazı; Eski-meyen Dostlarım’dan 'Şairim' Cem Seyhun Ünbay’ın Okan Baba’ya yazdığı 'Okan Yüksel' şiiriyle bitmeli:
“O ki, biraz Kilis, biraz Gaziantepli,
Çokça Karşıyakalı, en çok da İzmirli.
Ve hep ve her zaman,
Mustafa Kemal Atatürk izindedir,
Hep Nazım Hikmet’tir.
Gezmiş’tir, Yusuf’tur, Hüseyin’dir.
Hep Hasan Tahsin’dir, 9 Eylül’dür, İzmir’dir.
Metin Oktay’dır, Metin Kurt’tur.
Hep Attila İlhan’dır, Şadan Gökovalı’dır…
Spora kalemini, şiire yüreğini,
Gazeteciliğe yıllarını vermiş bir derviş misali,
Yazıya hayatını sermiştir…
Toplumcu düşünceden hiç sapmadan,
Kalemini satmadan, inancını kırmadan,
Mücadeleden yılmadan ve yaşamaktan yorulmadan,
Bir çınar gibi ayakta,
Karşıyaka’da Yamanlar’da, Konak’tan Karataş’a,
Öylece beklemektedir.
Bir şiir okunursa bi’ yerlerde
Bakın tanırsınız onu,
O, hayata atılan bi’ çengeldir,
O, Okan Yüksel’dir...”