İzmir'in Torbalı ilçesi Ayrancılar Mahallesi'nde geçtiğimiz Haziran ayında yaşanan ve Türkiye'yi yasa boğan patlamanın yankıları sürüyor. Bir lokantada meydana gelen, 5 kişinin yaşamını yitirdiği ve 63 kişinin yaralandığı facianın ardından Torbalı Ağır Ceza Mahkemesi, sanıklar hakkında verdiği hapis ve para cezalarının gerekçeli kararını tamamladı. Mahkemenin hazırladığı metin, felaketin "geliyorum" dediği anları ve bir dizi tedbirsizliğin nasıl büyük bir yıkıma dönüştüğünü tüm çıplaklığıyla ortaya koydu. Kararda, sanıkların asli kusurları tek tek sıralanırken, olayın teknik ve insani boyutlarına dair çarpıcı detaylar yer aldı.

İngiliz anahtarıyla ölüme davetiye

Gerekçeli kararın en dikkat çeken bölümlerinden biri, patlamadan sadece bir gün önce yapılan tüp değişimi işlemine ayrıldı. Sanayi tipi tüpü değiştiren Mustafa Koç'un, bu işlem için gerekli eğitimi almadığı halde müdahalede bulunduğu belirtildi. Mahkeme tutanaklarına göre Koç, tüpü takarken İngiliz anahtarıyla tüpün üst kısmına vurdu ve dedantörü takmadan önce sızdırmazlık için hayati önem taşıyan "yeni conta" kullanmadı.

Daha da vahimi, işlem tamamlandıktan sonra köpükle veya gaz dedektörüyle yapılması zorunlu olan gaz sızdırmazlık testi gerçekleştirilmedi. Bu ihmaller silsilesi, tüpten gaz sızmasına ve ortamda ölümcül bir birikim oluşmasına neden oldu. Bilirkişi incelemesinde, olay sonrası kontrol edilen tüpün vanası açıldığında köpüklerin baloncuklar halinde uçuştuğu ve bariz gaz kaçağı olduğu tespit edildi. Mustafa Koç, bu eylemleri nedeniyle olayın "asli kusurlusu" olarak kayıtlara geçti.

Şırdan kokusu gazı gizledi

Mahkeme kararında, facianın boyutunun büyümesine neden olan trajik bir detaya da yer verildi. İş yerinde pişirilen yoğun baharatlı ve kokulu şırdan yemeği, ortamda biriken gazın kokusunun fark edilmesini engelledi. İçerideki insan yoğunluğu ve baskın yemek kokuları, LPG sızıntısından yayılan o keskin uyarıcı kokuyu bastırdı. Bu durum, içerideki müşterilerin ve çalışanların tehlikeyi önceden sezerek mekânı tahliye etme şansını ellerinden aldı. Gazın birikmesiyle birlikte oluşan ortam, en ufak bir kıvılcımla devasa bir alev topuna dönüştü.

İzmir'in asırlık kahve çınarı İlyas Gönen açıkladı: Gönüllerin şampiyonu damla sakızlı
İzmir'in asırlık kahve çınarı İlyas Gönen açıkladı: Gönüllerin şampiyonu damla sakızlı
İçeriği Görüntüle

İşletmede ne ruhsat var ne havalandırma

Gerekçeli kararda iş yeri sahibi Gülten Kul'un sorumlulukları da ağır bir dille eleştirildi. İşletmenin ruhsatsız olduğu, içeride yeterli havalandırma sisteminin bulunmadığı ve alarm sistemlerinin çalışmadığı vurgulandı. Ayrıca, LPG kullanılan bir iş yeri için zorunlu olan elektrik aksamı standartlarına uyulmadığı belirlendi. Kul, işletmeci olarak üzerine düşen özen ve denetim yükümlülüklerini yerine getirmediği için facianın diğer "asli kusurlusu" olarak hüküm giydi.

Tüp firmasının bölge sorumlusu Osman İnce ise eğitimi olmayan bir personelin tüp değişimi yapmasına göz yumduğu ve gerekli denetimleri sağlamadığı gerekçesiyle sorumlu tutuldu. İnce'nin ihmali, denetimsizliğin bu tür felaketlerdeki rolünü bir kez daha kanıtladı.

Hukuk mücadelesi sürecek

Mahkemenin sanık Mustafa Koç'a verdiği 10 yıl 10 ay, Gülten Kul'a verdiği 8 yıl 4 ay ve Osman İnce'ye verdiği para cezası, mağdur ailelerin acısını dindirmedi. Mağdur ailelerin avukatı Türker İzzet İşbilir, kararı İstinaf Mahkemesi'ne taşıyacaklarını duyurdu. İşbilir, "Türk Ceza Kanunu'nun amacı toplumsal barışı sağlamak ve suç işlenmesini önlemektir. Verilen cezalar, yaşanan kaybın büyüklüğü karşısında yetersiz kalmıştır. Sanıkların hak ettikleri en ağır cezayı almaları için hukuk mücadelemize devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.

Kaynak: AA