Türkiye'nin en güzel şehirlerinden biri olan, ancak aynı zamanda ülkenin en aktif tektonik kuşaklarından birinin üzerinde yer alan İzmir, ürkütücü bir deprem gerçeğiyle yüzleşiyor. İzmir Valiliği tarafından hazırlatılan ve kentin depremselliğine dair bugüne kadarki en kapsamlı çalışmalardan biri olan İl Afet Risk Azaltma Planı (İRAP) raporu, bölgedeki riski tüm çıplaklığıyla gözler önüne serdi. Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü'nün (MTA) Türkiye Diri Fay Haritası'ndan elde edilen verilerle hazırlanan rapora göre, İzmir il sınırları içerisinde ve yakın çevresinde, her biri tek başına yıkıcı bir deprem üretme kapasitesine sahip tam 21 adet aktif fay hattı bulunuyor. Bu fayların yanı sıra, Ege Denizi'nin altında yatan ve potansiyel olarak tsunamileri tetikleyebilecek çok sayıda diri fayın varlığı da tehlikenin boyutlarını daha da artırıyor. Holosen ve Kuvaterner Fayı olarak sınıflandırılan, yani jeolojik olarak çok genç ve aktif olduğu kanıtlanmış bu faylar, İzmir için "saatli bomba" niteliği taşıyor.

Kentin altındaki saatli bomba: 7.0'ı aşabilecek faylar

Raporda yer alan faylar arasında en çok endişe yaratanlar, 7.0 ve üzeri büyüklükte deprem üretme potansiyeline sahip olanlar. Bu kategoride iki büyük fay hattı öne çıkıyor. Bunlardan ilki, İzmir yöresinin en önemli deprem kaynaklarından biri olarak kabul edilen Gülbahçe Fayı. Urla ve Karaburun yarımadasını etkileyen bu fayın yaklaşık 70 kilometre uzunluğa sahip olduğu ve kırılması durumunda 7.01 büyüklüğünde bir deprem üretebileceği tahmin ediliyor. Bu büyüklükteki bir depremin sadece yarımadada değil, tüm İzmir metropolünde çok ciddi hasara ve can kayıplarına yol açması kaçınılmaz görünüyor. Bir diğer devasa tehdit ise İzmir'in kuzeyinde yer alan Soma-Kırkağaç Fay Zonu. Toplam uzunluğu 64 kilometreyi bulan bu zon, tek bir faydan ziyade birçok parçadan oluşuyor ve Manisa ile İzmir'in kuzey ilçelerini doğrudan tehdit ediyor. Bu fay zonunun barındırdığı enerji potansiyeli ise korkutucu boyutlarda. Yapılan hesaplamalara göre, Soma-Kırkağaç Fay Zonu'nun üretebileceği maksimum deprem büyüklüğü 6.4 ile 7.2 arasında değişiyor. 7.2'lik bir senaryo, bu fay zonunu tüm Ege Bölgesi için en tehlikeli yapılardan biri haline getiriyor.

Metropolü çevreleyen tehlike çemberi

İzmir'i bekleyen risk, sadece uzak ilçelerle sınırlı değil. Milyonlarca insanın yaşadığı metropol alanı, adeta bir fay ağı tarafından çepeçevre sarılmış durumda. Bu faylardan en bilineni, kentin tam kalbinden geçtiği düşünülen İzmir Fayı. Yaklaşık 38 kilometre uzunluğundaki bu fayın, Balçova'dan başlayıp Pınarbaşı'na kadar uzandığı tahmin ediliyor. İzmir Fayı'nın kırılması durumunda üretebileceği deprem potansiyeli 6.6 olarak açıklanmış durumda. Kentin güneyi ise birbiri ardına dizilmiş üç büyük fayın tehdidi altında. 35 kilometre uzunluğundaki Seferihisar Fayı'nın 6.7 büyüklüğünde, 40 kilometre uzunluğundaki Tuzla Fayı'nın yine 6.7 büyüklüğünde ve Kemalpaşa ile Torbalı arasında uzanan 27 kilometrelik Dağkızılca Fayı'nın ise 6.75 büyüklüğünde deprem üretme kapasitesi bulunuyor. Bu üç fayın birbirine yakınlığı ve benzer büyüklükte deprem üretme potansiyelleri, olası bir kırılma anında tetiklenme ve art arda büyük depremler yaşanması riskini de beraberinde getiriyor. Bu faylar, İzmir'in güneyindeki tüm yerleşim birimleri için en birincil risk kaynağını oluşturuyor.

Turizm cennetlerindeki gizli tehdit

İzmir'in deprem riski, sadece yerel halkı değil, her yıl milyonlarca yerli ve yabancı turisti ağırlayan popüler tatil beldelerini de yakından ilgilendiriyor. Özellikle Çeşme, Foça ve Selçuk gibi turizm cennetleri, kendi adlarıyla anılan aktif fay hatlarının üzerinde bulunuyor. Çeşme yarımadasını batıdan sınırlayan ve bir kısmı deniz altında devam eden Çeşme Çizgiselliği, karada 15 kilometre uzunluğa sahip ve 6.4 büyüklüğünde bir deprem üretme potansiyeli taşıyor. Benzer şekilde, İzmir'in bir diğer gözde tatil beldesi Foça'nın hemen doğusunda yer alan Yeni Foça Fayı da 6.4 büyüklüğünde bir depremle bölgeyi sarsabilir. Dünyanın en önemli antik kentlerinden birine ev sahipliği yapan Selçuk'taki Efes Fayı ise 10 kilometre uzunluğunda ve 6.05 büyüklüğünde bir deprem üretme kapasitesine sahip. Bu faylar, sadece modern yerleşimler için değil, aynı zamanda paha biçilmez tarihi miras için de büyük bir tehdit oluşturuyor. Olası bir depremde hem can güvenliği hem de kültürel varlıkların korunması, en önemli gündem maddesi olacak.

Kuzeyden güneye, ilçe ilçe risk analizi

İzmir'deki fay haritası, kentin adeta her köşesinin farklı bir tehditle karşı karşıya olduğunu gösteriyor.

  • Kuzey Ege'yi Bekleyenler: İzmir'in kuzeyinde, Bergama'da 10 kilometre uzunluğundaki Bergama Fayı (6.12), Dikili'de 15 kilometrelik Dikili Fay Zonu (6.4) ve Yenişakran ile Bergama arasında uzanan 24 kilometrelik Zeytindağı Fay Zonu (6.52) bölgedeki ana riskleri oluşturuyor.

  • Merkeze Yakın Diğer Faylar: Metropol alana yakın diğer önemli faylar arasında 12 kilometre uzunluğundaki Yağcılar Fayı (6.37), 36 kilometrelik Güzelhisar Fayı (6.68), 24 kilometrelik Kemalpaşa Fayı (6.68) ve Menemen'deki Menemen Fay Zonu (6.2) sayılabilir.

  • Küçük Menderes Havzası: Güneyde, Küçük Menderes havzasında ise 18 kilometrelik Tire Fayı (6.55) ve 13 kilometrelik Kiraz Fayı bölgedeki yerleşim yerlerini tehdit ediyor. Raporda ayrıca 55 kilometre uzunluğundaki Halıköy-Beydağ Fayı'nın varlığına işaret edilse de, bu fayın deprem üretme potansiyeli henüz net olarak hesaplanamamış.

  • Karaburun ve Gümüldür: Karaburun yarımadasındaki 12 kilometrelik Mordoğan Fayı 6.2 büyüklüğünde deprem üretebilirken, Gümüldür'de iki parçadan oluşan 15 kilometrelik Gümüldür Fayı'nın ise tek parça halinde kırılması durumunda depremin büyüklüğünün 6.8'e ulaşabileceği belirtiliyor.

Bu detaylı liste, İzmir'in herhangi bir noktasının deprem tehlikesinden muaf olmadığını, her ilçenin kendine özgü bir fay riskiyle yaşadığını acı bir şekilde ortaya koyuyor. Hazırlanan bu raporun, kentsel dönüşümden afet hazırlık çalışmalarına kadar birçok alanda bir yol haritası olması ve gerekli önlemlerin bir an önce alınması için bir uyarı niteliği taşıması bekleniyor.

Yıkım potansiyeli en yüksek faylar: 7.0 ve üzeri kabus senaryoları

Raporda en büyük endişeyi yaratan fay hatları, üretebilecekleri deprem büyüklüğü 7.0 ve üzerine çıkan, yani "çok yıkıcı" olarak sınıflandırılan depremlere neden olabilecek olanlar. Bu kategoride iki ana fay sistemi öne çıkıyor.

  • Soma-Kırkağaç Fay Zonu (Maksimum Büyüklük: 7.2): İzmir için en büyük tehditlerden biri olarak kabul edilen bu fay zonu, 64 kilometrelik devasa bir uzunluğa sahip. Manisa'nın Soma ilçesi güneyinden başlayarak Kırkağaç'a uzanan bu yapı, tek bir çizgiden ziyade, birçok paralel parçadan oluşan geniş bir zon. Bu fayın kırılması, sadece Soma ve Kırkağaç'ı değil, kuzeydeki Bergama, Kınık gibi İzmir ilçelerini de yerle bir etme potansiyeli taşıyor. 7.2 büyüklüğündeki bir deprem, tüm Ege Bölgesi'nde hissedilecek ve geniş bir coğrafyada yıkıma neden olabilecek bir kabus senaryosu anlamına geliyor.

  • Gülbahçe Fayı (Maksimum Büyüklük: 7.01): İzmir metropolüne daha yakın ve doğrudan tehdit oluşturan bir diğer devasa fay. Yaklaşık 70 kilometre uzunluğuyla, Urla ve Karaburun yarımadasını bir uçtan diğer uca kat ediyor. Bu fayın kırılması, özellikle Urla, Çeşme, Karaburun, Seferihisar gibi ilçelerde ağır hasar yaratırken, üreteceği sarsıntının İzmir merkezinde bile çok şiddetli hissedilmesine neden olacaktır.

Metropolü ve çevresini kuşatan 6.5 ve üzeri riskler

İzmir ve çevresini adeta bir örümcek ağı gibi saran çok sayıda fay, 6.5 ile 7.0 arasında, yani "yıkıcı" olarak kabul edilen depremler üretme potansiyeli taşıyor. Bu faylar, nüfus yoğunluğunun fazla olduğu bölgelere yakınlıkları nedeniyle en az 7.0'lıklar kadar tehlikeli.

  • Dağkızılca Fayı (Maksimum Büyüklük: 6.75): Kemalpaşa ile Torbalı arasında uzanan 27 kilometrelik bu fay, İzmir'in sanayi ve tarım bölgelerinin kalbinde yer alıyor.

  • Seferihisar Fayı (Maksimum Büyüklük: 6.7): 30 Ekim 2020 depreminin merkez üssüne yakınlığıyla bilinen ve kentin güneyini tehdit eden 35 kilometrelik önemli bir fay.

  • Tuzla Fayı (Maksimum Büyüklük: 6.7): Yaklaşık 40 kilometre uzunluğundaki bu fay, Seferihisar ve Gümüldür faylarıyla birlikte İzmir Körfezi'nin güneyindeki en önemli sismik kaynaklardan biri.

  • Gümüldür Fayı (Maksimum Büyüklük: 6.8): 15 kilometrelik iki parçadan oluşan bu fayın, tek bir seferde kırılması halinde 6.8 gibi çok yüksek bir büyüklüğe ulaşma potansiyeli bulunuyor. Bu, bölgedeki tatil siteleri ve yerleşim yerleri için ciddi bir tehdit.

    İzmir'de yaz bitmiyor: Termometreler 34 dereceyi gösterecek 6 Eylül 2025 İzmir hava durumu
    İzmir'de yaz bitmiyor: Termometreler 34 dereceyi gösterecek 6 Eylül 2025 İzmir hava durumu
    İçeriği Görüntüle
  • Kemalpaşa Fayı (Maksimum Büyüklük: 6.68): 24 kilometre uzunluğuyla, adını aldığı ilçeyi ve çevresindeki sanayi tesislerini doğrudan tehdit ediyor.

  • Güzelhisar Fayı (Maksimum Büyüklük: 6.68): Aliağa ve Menemen arasında uzanan 36 kilometrelik bu fay, bölgedeki petrokimya tesisleri ve sanayi bölgeleri için büyük bir risk faktörü.

  • İzmir Fayı (Maksimum Büyüklük: 6.6): Belki de en çok endişe yaratan fay. Balçova'dan başlayıp Bornova ve Pınarbaşı'na kadar, kentin en yoğun nüfuslu bölgelerinin altından geçen 38 kilometrelik bu fayın kırılması, milyonlarca insanı doğrudan etkileyecek.

  • Tire Fayı (Maksimum Büyüklük: 6.55): Küçük Menderes havzasında, 18 kilometre uzunluğuyla Tire ve çevresini tehdit ediyor.

  • Zeytindağı Fay Zonu (Maksimum Büyüklük: 6.52): Bergama ve Yenişakran arasında, 24 kilometrelik iki segmentten oluşan bu zon, kuzeydeki bir diğer önemli risk kaynağı.

6.0-6.5 arası "şiddetli" deprem üretebilecek diğer faylar

Bu ana tehditlerin yanı sıra, kentin farklı noktalarına dağılmış ve "şiddetli" olarak nitelendirilebilecek depremler üretme potansiyeline sahip çok sayıda fay daha bulunuyor.

  • Dikili Fay Zonu ve Çeşme Çizgiselliği (Maksimum Büyüklük: 6.4): İki önemli turizm merkezi olan Dikili ve Çeşme, adlarıyla anılan ve 6.4 büyüklüğünde deprem üretebilecek 15'er kilometrelik fayların tehdidi altında.

  • Yeni Foça Fayı (Maksimum Büyüklük: 6.4): Bir diğer turizm cenneti Foça'nın hemen yanı başındaki bu fay da benzer bir risk taşıyor.

  • Yağcılar Fayı (Maksimum Büyüklük: 6.37): İzmir'in güneyinde, Seferihisar ve Menderes arasında bulunan 12 kilometrelik bu fay, küçük olmasına rağmen önemli bir potansiyele sahip.

  • Menemen Fay Zonu ve Mordoğan Fayı (Maksimum Büyüklük: 6.2): Menemen ve Karaburun'un Mordoğan mahallesi, 6.2 büyüklüğünde deprem üretebilecek fayların üzerinde yer alıyor.

  • Bergama Fayı (Maksimum Büyüklük: 6.12): Kuzeyde, 10 kilometre uzunluğuyla Bergama ve çevresi için bir tehdit oluşturuyor.

  • Efes Fayı (Maksimum Büyüklük: 6.05): Selçuk'ta, dünyaca ünlü Efes Antik Kenti'ni de etkileyebilecek 10 kilometrelik bu fay, kültürel miras için de bir risk.

Kaynak: HABER MERKEZİ