İzmir'de son yılların en büyük su krizi kapıda. İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan, katıldığı televizyon programında, Tahtalı Barajı’ndaki su doluluk oranının yüzde 7-8 seviyelerine kadar gerilediğini açıkladı. Erdoğan, “Şu anda elimizde su varmış gibi görünse de, bu su yılsonuna kadar dikkatli bir şekilde kullanılmak zorunda. Yağış gelmezse başka seçeneğimiz kalmayacak” dedi.
İzmir’in diğer büyük barajı olan Gördes’in ise artık devrede olmadığını belirten Erdoğan, “Maalesef geçen ay Gördes Barajı tamamen kurudu. Şu an yüzde 0 seviyesinde. Tüm yük Tahtalı Barajı’nın üzerinde” ifadelerini kullandı.
Geceleri yapılan kesintiler, aslında acil bir strateji
Erdoğan, su kesintilerinin neden gece saatlerinde uygulandığını şu sözlerle açıkladı: “Geceleri saat 23.00 ile 05.00 arasında yapılan planlı kesintiler, günlük yaşamı minimum düzeyde etkilemek için tercih ediliyor. Şu anda İzmir genelinde eş zamanlı bir kesinti yok. Sadece üç ilçede, dönüşümlü olarak uygulanıyor.”
Bu stratejinin temel amacının kalan suyu yıl sonuna kadar idareli kullanmak olduğunu belirten Erdoğan, “İzmir’in bu dönemi hasarsız atlatabilmesi için herkesin üzerine düşeni yapması gerekiyor. Bu sadece kurumların değil, vatandaşın da meselesi” dedi.
Vatandaşa açık çağrı: Alışkanlıkları değiştirin
İZSU, kent genelindeki su kullanım alışkanlıklarının değişmesini istiyor. Erdoğan, “Vatandaşlarımızdan beklentimiz büyük. Herkesin su tüketimini sorgulaması gerekiyor. Günlük alışkanlıklarımızı gözden geçirmezsek, bu kriz büyüyerek devam eder” dedi.
Bu çağrı, bireysel tasarrufun kurumsal planlamayla birleşmesi gerektiği mesajını da içeriyor. Erdoğan’a göre, su sorunu yalnızca teknik değil, aynı zamanda kültürel bir mesele.
Güzelhisar'dan saniyede 640 litre su
Kentin susuzlukla mücadelesinde yalnızca barajlara bel bağlanmıyor. Erdoğan, alternatif kaynakların devreye alındığını belirtti: “PETKİM’e ait Güzelhisar Barajı’ndan kent merkezine 26 kilometrelik bir hatla su taşıyoruz. Şu anda buradan saniyede yaklaşık 640 litre su akışı sağlanıyor.”
Ayrıca Göksu, Sarıkız, Halkapınar ve Menemen bölgelerinde yeni kuyular açıldığını dile getiren Erdoğan, “Kentimizin içme suyunun yaklaşık yüzde 60’ı yer altı kuyularından sağlanıyor. Ancak ne yazık ki yer altı sularında da ciddi bir azalma söz konusu. Açtığımız kuyulardan eski verimi alamıyoruz” diye konuştu.
Sadece tedbir değil, sistematik planlama var
Erdoğan, bu krizi öngördüklerini ve uzun süredir hazırlık yaptıklarını da aktardı. Bir yıl önce kurulan ve düzenli toplanan Su Kurulu ile verilerin sürekli güncellendiğini belirten Erdoğan, su tüketimi konusunda kademeli ücret sisteminin tüm abone gruplarına uygulanmaya başlandığını söyledi.
“Park ve bahçe aboneliklerini iptal ettik. Yeşil alanlarda kontrollü sulama sistemine geçtik. Kurumsal olarak üzerimize düşeni yapıyoruz, şimdi sıra vatandaşta” ifadelerini kullandı.
Çeşme’de kesintilerin sona ermesi için Karareis bekleniyor
Susuzluğun en derinden hissedildiği yerlerden biri de Çeşme. Erdoğan, su kesintilerine ilk olarak Çeşme’de başladıklarını hatırlatarak, ilçeyi besleyen Alaçatı Barajı’ndaki su seviyesinin yüzde 2'ye kadar düştüğünü açıkladı.
Ancak umut var. Erdoğan’a göre, Devlet Su İşleri tarafından yapımı süren Karareis-Salman Barajı tamamlandığında, bölgeye yeniden su verilmeye başlanacak. “DSİ, su arıtma sistemini yetiştirmeye çalışıyor. Eğer yarın su alabilirsek, aynı gün Çeşme’deki su kesintilerini sonlandırabiliriz” diye konuştu.