Bu hafta da 1925’den beri olduğu gibi Göztepe üç temel futbol sonucundan birini almaya devam etti. Bardağın dolu tarafından bakarsak İstanbul’da son şampiyon Başakşehir deplasmanında, bu ülkedeki pek çok futbolsevere göre ülkenin en çok maç sonucuna etki eden hata yapan hakemlerinden Özgür Yankaya’ya rağmen berabere kaldı. Boş tarafına bakarsak bir kez daha Göztepe tarihsel görevini yerine getirerek lig sonuncusuna puan verdi. Ben dolu tarafının gayet mutluluk verici olduğu bakış açısında olanlardanım.
İlhan Palut ve ekibi ilk üç haftadan farklı olarak topa daha az sahip olurken, rakibe bu sefer fazla net pozisyon vermediler, bulamadılar da ve son dakikalarda gol yememeyi başardılar. Genç İrfan Can Eğribayat, defans ve takım ilk kez gol yememeyi başardı. Yeni gelenler ile eski oyuncular birbirlerine alıştığında ki bu bence en az altı hafta daha demek her şeyin daha güzel olma olasılığı oldukça yüksek. Dört haftada altı puan muhteşem olmasa da oldukça iyi bir performans pek çok Göztepeliye göre…
Kulüp üyelikleri için bu uzun yazıyı tekrar yazmanın zamanının geldiğine inanmamın sebebi mevcut Torbalı Belediye Başkanı İsmail Uygur’un Twitter’da 18 Eylül 2020 tarihinde, selefine bir önceki Torbalı Belediye Başkanı Adnan Yaşar Görmez’e yönelik, 2017’de Göztepe’ye tahsis edilen 104 dönümlük arazinin kullanım hakkının başka bir gün kalmamış gibi kulübün kuruluş gününde 14 Haziran 2019’da temel olarak imar problem nedeniyle geri alınması sürecine yönelik “Yarın Göztepe Spor Kulübü satıldığında Torbalı’lı vatandaşlara ne diyeceksin?” cümlesi…
Birinci söylenmesi gereken şey Göztepe futbol şubesi bir şirket olduğundan satılabilir bir meta. Buna karşı kamu arazileri ve destekleri, halen mevcut Urla’daki tesislerin arazisi dahil, 1997’de Göztepe Spor Kulübü Derneği genel kurulu esnasında kurulan şirkete değil, 1925’den beri varlığını sürdüren Göztepe Spor Kulübü Derneği’ne tahsis ediliyor. Sayın İsmail Uygur’un da malumu olmak üzere dernekler satılabilir oluşumlar değildir. Göztepe bu şehrin tarihsel olarak en başarılı futbol takımıdır, 21 senedir olmayan bir şekilde, dört sezondur İzmir’i ülkenin en üst liginde temsil etmeye devam eden Göztepe’ye Torbalı’daki arazi alışveriş merkezi kurması için değil, bu şehrin çocuklarına bu şehirde spor yaptırabilme amacıyla altyapı tesisleri kurmak üzere tahsis edilmişti.
Buna karşı, 2007’den beri Göztepe Spor Kulübü Derneği’ne üye olmak isteyen Göztepeliler hem Altınbaş döneminde hem de Mehmet Sepil döneminde üye olamıyorlar. Başka bir deyiş ile kulübe üye olmalarına izin verilmiyor. Bir açıdan baktığımızda Göztepe Başkanı Sayın Mehmet Sepil Göztepe Spor Kulübü Derneği’ni bir spor kulübü derneği olmasına rağmen üyeliğe açık olmayan bir dernek olarak tuttuğundan İsmail Uygur’un bu cümlelerine Göztepe’yi maruz bıraktı.
İlk olarak belirtmek isterim ki kişisel bakış açıma göre kulüp üyeliklerinin kapalı tutulması anti-demokratik bir tavırdır. Oldukça demokratik bir insan olan Sayın Mehmet Sepil’in de bana göre en anlaşılmaz tavrı ve en önemli yanlışıdır. Bu yazıda, kendi bakış açımla 2007’den beri pek çok platformda dernek üyelikleri konusu açıldığında verdiğim yanıtları sizlere soru cevap şeklinde sunmak istiyorum.
Derneğin esprisi nedir, ne işe yarar? Dernek neden önemli?
Dernek düğün yapmaya yaramaz. Buna karşı Türkiye’de spor hala büyük oranda dernekler üzerinden yönetilmektedir. Halen Sayın Başkan Mehmet Sepil’in başında olduğu 1925’de beri kurulan sistemin başı ve ana kaynağı olduğu için, dernek ben dahil pek çok kişi için hayattaki en önemli Göztepe kurumudur. Göztepe’ye aidiyetin en temel simgesi kulübümüzdür. Göztepe’ye katkıda bulunulabilecek bir yapı olarak devam edebilmesi açısından kritik oluşumdur kulüp ve üyeliği.
Bu yazıyı bir kez daha tazelememin önemli bir sebebi benim 18 yaşımda ilk kazandığım para ile üye olabildiğim kulübüme, çocuklarımın şu anki şartlarda üye olamayacak gibi durmasıdır. Kulüpler ve kulüp sevgisi aileler, gelenekler ve dolayısıyla insanlar üzerinden nesilden nesile geçen bir mevhumdur. Süreklilik iyi kötu o dernek üzerinden sağlanmış 1997’ye hatta 2007’ye kadar... Aslında şu ana kadar bile diyebiliriz... Bu yüzden kulüp üyeliklerinin akılcı bir şekilde açılması Göztepe sevgisinin geleceği için çok önemlidir.
Demokrasi iyi bir şey midir?
Demokrasi yer yüzündeki çoğunluğa göre en gelişmiş yönetim biçimidir. Buna karşı Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde demokrasi iğdiş edilmeye açık bir sistemdir. Buna en basit örnek mevcut seçim barajları nedeniyle atılan oyların önemli bir kesiminin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde edilmemesidir. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde demokrasi için çaba harcayan bireyler var olmadığı, var olanlar da kolektif davranmayı beceremediği sürece demokrasiyi iğfal etmek isteyenler iğfal etmeye devam ederler. Bu açıdan baktığımda son Belediye seçimleri Türkiye’deki demokrasi açsından önemli bir başarıdır kanımca… DEVAMI HAFTAYA