Manisa Şehir Hastanesi Başhekimi Uzman Dr. Serkan Saka, kamuoyunda artan soru işaretleri üzerine Gülşah Durbay’ın sağlık durumuna dair yeni bir açıklama yaptı. Başhekim, Şehzadeler Belediye Başkanının genel tablosunun hâlâ “ciddi” kategoride değerlendirildiğini, önceki bilgilendirmeden bu yana hastanın durumunda kayda değer bir iyileşme ya da kötüleşme olmadığını ifade etti.
Açıklamada, başkanın tedavisinin tüm tıbbi birimlerin koordinasyonuyla sürdürüldüğü, özellikle yoğun bakım ekibinin 24 saat esasına göre yakından takip yürüttüğü belirtildi. Hastane yönetimi, gelişmeler oldukça yeni bilgilendirmelerin yapılacağını, şu aşamada resmi açıklamalar dışındaki söylentilere itibar edilmemesi gerektiğini vurguluyor.
Yoğun bakım süreci titizlikle izleniyor
Başhekim Saka, Gülşah Durbay’ın tedavisinin yoğun bakım ünitesi koşullarında sürdüğünü, hayati fonksiyonların çok yakından izlendiğini söyledi. Kritik hastalar için standart kabul edilen solunum, dolaşım ve böbrek fonksiyonlarına ilişkin parametrelerin sürekli takip edildiği; gerektiğinde destek ünitelerinin devreye alındığı bilgisini paylaştı.
Bu süreçte enfeksiyon riski ve organ fonksiyonlarındaki dalgalanmaların en büyük endişe başlıkları olduğuna dikkat çekiliyor. Doktorlar, hem ilaç tedavisi hem de organ destek tedavileriyle, başkanın vücudunun bu ağır tabloya yanıt verebilmesi için tüm olanakların kullanıldığını belirtiyor.
Organ yetmezliği teşhisi sonrası zor dönem
2 Aralık’ta rahatsızlanarak hastaneye kaldırılan Gülşah Durbaya, yapılan tetkikler sonucunda çoklu organ yetmezliği tanısı konmuştu. Bu teşhis, aynı anda birden fazla organın işlevini kaybetmeye başlaması anlamına geliyor ve tıp literatüründe en ağır klinik tablolardan biri olarak kabul ediliyor. Bu nedenle başkanın yoğun bakıma alınması, hekimler tarafından “hayati zorunluluk” olarak değerlendirilmişti.
Çoklu organ yetmezliği tanısı alan hastalarda, tedavinin seyrini yaş, kronik hastalık öyküsü, vücudun tedavilere verdiği yanıt ve olası komplikasyonlar belirliyor. Bu çerçevede, Durbay’ın yakın çevresi ve Şehzadeler halkı, küçük bir olumlu işaret dahi gelse umutla beklerken, hekimler temkinli dilini korumayı sürdürüyor.
Belediyeden “dedikodulara itibar etmeyin” çağrısı
Başkanın sağlık durumuna ilişkin resmi açıklamalar sürerken, sosyal medya ve kulislerde zaman zaman asılsız iddialar da dolaşıma giriyor. Şehzadeler Belediyesinden yapılan son bilgilendirmede, Gülşah Durbay’ın yoğun bakım tedavisinin kontrol altında devam ettiği özellikle vurgulandı. Aynı açıklamada, başkanın durumu hakkında “kötü niyetli dedikodulara” itibar edilmemesi istendi.
Belediye yönetimi, vatandaşlara bilgiyi yalnızca resmi kanallardan takip etmeleri çağrısında bulunurken, hem aileye hem de sağlık ekibine saygı gereği, doğrulanmamış söylemlerin yayılmaması gerektiğinin altını çiziyor. Bu yaklaşımın, hem kamuoyundaki bilgi kirliliğini azaltacağı hem de tedavi sürecinin psikolojik yükünü hafifleteceği belirtiliyor.
Manisa’da dayanışma mesajları büyüyor
Gülşah Durbay’ın rahatsızlığının duyulmasının ardından, Manisa genelinde geniş bir dayanışma dalgası oluştu. Siyasi parti temsilcilerinden sivil toplum örgütlerine, mahalle muhtarlarından sıradan yurttaşlara kadar çok sayıda kişi, sosyal medya üzerinden “geçmiş olsun” mesajları paylaşarak başkana destek verdi. İlçede camilerde ve derneklerde şifa dilekleriyle toplu dualar düzenlendiği, belediye binasına da dayanışma notlarının bırakıldığı aktarılıyor.
Şehzadeler’de özellikle gençler ve kadınlar, Gülşah Durbay’ın göreve geldiği günden bu yana hayata geçirdiği sosyal projeleri hatırlatarak, “o bizim için çalıştı, şimdi biz onun için dua ediyoruz” mesajını yineliyor. Kentte hakim olan genel hava, siyasetin ötesine geçen insani bir birliktelik duygusu şeklinde özetlenebilir.
Kamuoyu net ve şeffaf bilgi bekliyor
Sürecin uzaması, başkanın sağlık durumuna dair merakı da artırmış durumda. Manisalılar, hem Manisa Şehir Hastanesi hem de Şehzadeler Belediyesinden düzenli ve şeffaf bilgilendirme bekliyor. Başhekim Saka’nın son açıklaması, şu aşamada tabloyu değiştirecek yeni bir gelişme olmadığını ortaya koysa da, her yeni gün “iyi haber” umudunu beraberinde getiriyor.
Uzmanlar, bu tür kritik durumlarda tedavi ekiplerinin zaman zaman “sessiz kalmayı” tercih edebileceğini, bunun da genellikle hem tıbbi belirsizlikler hem de aile mahremiyetiyle ilgili hassasiyetlerden kaynaklandığını hatırlatıyor. Bu nedenle, resmi makamlardan gelecek kısa ama net açıklamaların, hem spekülasyonları azaltacağı hem de kamuoyunun sağlıklı şekilde bilgilendirilmesine katkı sunacağı dile getiriliyor.





