Manisa’nın merkez ilçesi Şehzadeler’in ilk kadın belediye başkanı olarak tarihe geçen ve 31 Mart seçimlerinde büyük bir başarıya imza atan Gülşah Durbay, henüz 37 yaşında hayata gözlerini yumdu. Bir süredir kolon kanseri teşhisiyle tedavi gören ve son 12 gündür çoklu organ yetmezliği nedeniyle yaşam mücadelesi veren Durbay’ın vefatı, sadece Manisa’yı değil tüm Türkiye’yi derinden sarstı.

Genç başkanın naaşı, on binlerce vatandaşın, partililerin ve sevenlerinin oluşturduğu insan seli eşliğinde Hatuniye Camii’ne getirildi. Musalla taşında sadece bir belediye başkanı değil, yarım kalan hayaller, azim dolu bir mücadele ve şehre adanmış bir ömür yatıyordu. Törendeki hüzünlü atmosfer, Durbay’ın en yakın dostlarından biri olan Çeşme Belediye Başkanı Lal Denizli’nin mikrofonu almasıyla yerini hıçkırıklara bıraktı.

2025 yılı Manisa'ya yaramadı...
2025 yılı Manisa'ya yaramadı...
İçeriği Görüntüle

"Başkanımızı değil, gülümü anlatacağım"

Cami avlusunda toplanan kalabalığa hitap eden Çeşme Belediye Başkanı Lal Denizli, konuşmasına resmi bir dille değil, derin bir dostluk bağıyla başladı. "Bugün size bir belediye başkanını değil, benim gülümü anlatacağım" diyen Denizli, gençlik kollarında başlayan ve "ortak umutların kesiştiği" yoldaşlıklarının nasıl sarsılmaz bir kardeşliğe dönüştüğünü anlattı.

Durbay’ın azmine vurgu yapan Denizli, arkadaşının hastalık sürecinde bile eğitim aşkından vazgeçmediğini belirtti. Denizli, "Hastalığından kaynaklanan halsizliğine inat, eğitimine devam ettiği hukuk fakültesi diplomasını bile aldı. Biz onunla hayal ettiğimizden çok daha güzel günleri birlikte yaşadık" ifadelerini kullandı.

Kemoterapiden çıkıp miting meydanlarına koştu

Lal Denizli’nin konuşmasındaki en çarpıcı anlar, Gülşah Durbay’ın hastalıkla mücadele ederken sergilediği insanüstü gayreti anlattığı bölümler oldu. Şehzadeler adaylığı sürecinde Durbay’ın kendi derdini unutup dostlarını düşündüğünü belirten Denizli, "Lalito, Genel Başkanımız senin aday olmanı istiyor diye heyecanla beni aradığında, kendi meselesini bir kenara bırakmıştı" dedi.

Denizli, seçim kampanyası boyunca yaşanan gizli kahramanlığı ise şu sözlerle ifşa etti: "Hastane odalarında, kemoterapi seanslarında kollarımda ağladığını ben bilirim. Ama o seansların hemen bitiminde, büyük bir aşkla bağlı olduğu memleketinin sokaklarına koştuğunu da ben bilirim. İlacın yan etkileriyle sahne arkasında kusup, sonra sahneye çıktığında devleşen o kadını en iyi ben tanırım."

Çeşme’deki o son sessiz veda

İki dostun üç hafta önce Çeşme’de bir araya geldiklerini ve bunun aslında sessiz bir veda olduğunu dile getiren Denizli, o günleri anlatırken kelimeler boğazında düğümlendi. Açıkça konuşulmasa da her iki tarafın da yaklaşan sonun farkında olduğunu belirten Denizli, "O gün konuştuklarımız bana emanet. Gözün arkada kalmasın gülüm, ailen ailemiz oldu" diyerek dostuna seslendi.

Özgür Özel gözyaşlarına hakim olamadı

Lal Denizli’nin konuşması sırasında protokol sıralarında oturan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, duygusal anların ağırlığına daha fazla dayanamadı. Denizli’nin, Özel’in süreç boyunca Durbay’ı bir an olsun yalnız bırakmadığını, adeta bir baba şefkatiyle ilgilendiğini anlattığı sırada CHP lideri gözyaşlarına boğuldu.

Denizli, "Gülüm, yoğun bakımdayken bana 'Çok acıklı bir hikaye yazdık değil mi?' diye sormuştu" diyerek Durbay’ın son sözlerinden birini aktardı. Ancak Denizli, arkadaşına şu sözlerle cevap vererek veda etti: "Hayır gülüm, sen acıklı değil, unutulmayacak kadar onurlu ve güzel bir hikaye yazdın. Sen savaşçı doğdun, mücadeleci yaşadın ve dimdik aramızdan ayrıldın."

Gülşah Durbay, kılınan cenaze namazının ardından dualarla ebedi istirahatgahına uğurlanırken, geride Denizli’nin de dediği gibi "kısacık ömre sığdırılmış büyük bir başarı hikayesi" bıraktı.

Kaynak: HABER MERKEZİ