CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Kapadokya Havzası’nda patates üreticisinin yaşadığı ekonomik krizi gündeme taşıdı. Bölgenin Türkiye’nin önemli tarım merkezlerinden biri olduğunu hatırlatan Gürer, patatesin bu yıl tarlada değer bulmadığını, depolama sürecinin ise üreticinin yükünü daha da ağırlaştırdığını ifade etti.
Patates üreticisinin içine sürüklendiği tabloyu değerlendiren Gürer, şu ifadeleri kullandı:
“Kapadokya Bölgesi tarım bölgesi; kabak çekirdeğinde, üzümde, kuru fasulyede, patateste önemli bir tarım bölgesi. Patatesi çiftçimiz yine depolara götürmek zorunda kaldı, bu yıl tarlada para etmedi, patates seçilerek toplandı, tarlada kalan hayvan yemi oldu ve depolara alınan patatesin de giderleri arttı. Bu gider artışından doğal olarak üreticinin maliyeti daha da arttı.”
Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) müdahale etmemesini eleştiren Gürer, devletin alım yapması halinde hem üreticinin hem tüketicinin korunabileceğini vurgulayarak,
“Girdi maliyetlerine uygun ve makul kârla Toprak Mahsulleri Ofisi bu patatesleri alsaydı çiftçinin uğradığı zararı kısmen ortadan kaldırır, tüketiciye de uygun fiyatla ürünün gitmesi sağlanırdı.” dedi.
Patates tüketiminin Türkiye’de hububattan sonra geldiğini hatırlatan Gürer, piyasanın tamamen tüccara bırakılmasının üreticiyi çıkmaza sürüklediğini belirterek şunları söyledi:
“Hububattan sonra bu ülkede en çok patates tüketiliyor ama patates iki üç yıldır AKP’nin anlayışıyla çöp oluyor. Nedeni de şu: Tüccara bırakılan bir piyasa var oysa patatesten elde edilecek 30’dan fazla ürün var; bir entegre tesisi getirip bölgeye kurup Nevşehir’in, Niğde’nin, Sivas’ın, Yozgat’ın, bölgede patates üretenlerin tümünün bu sorunlarına çözüm de yaratılabilir.”
Depolardaki ürün için zamanın daraldığı uyarısında bulunan Gürer, çillenme riskine dikkat çekerek,
“Şu an patates depoda; havalar iyi giderse ocak-şubattan itibaren çillenmeye başlar ve büyük bir sorun olur çünkü onu depodan çıkarmak da sorun.” ifadelerini kullandı.
Artan yoksulluğun yurttaşların temel gıdaya erişimini zorlaştırdığını belirten Gürer, çözümün kamu eliyle doğrudan dağıtım olduğunu savunarak,
“Oysa çoğu yurttaşımız ekonomik sıkıntı içinde, onlara bu patatesin iktidar eliyle, Toprak Mahsulleri Ofisi, Tarım Kredi Kooperatifleri vasıtasıyla erişimi sağlanıp en azından patatesle karınlarını doyurmalarının yolu açılır.” dedi.
Gürer, Türkiye’de derinleşen geçim krizine ilişkin değerlendirmesini ise şu sözlerle tamamladı:
“Çok evde artık bir günde 3 öğün yemek yenmiyor, çoğu evde artık 1 öğün yemek yeniyor.”
