İzmir’in turizm cenneti Çeşme’nin Reisdere Mahallesi’nde, denize nazır konumdaki 140 bin metrekarelik kamu arazisi yeniden yapılaşma gündemiyle karşı karşıya. TOKİ, bölgenin geleceğini şekillendirecek yeni imar planını hazırlayarak askı sürecini başlattı. Daha önce yargıya taşınarak iptal edilen planın revize edilmiş hali, bölgede otel, konut, ticari alanlar ve günübirlik tesislerin önünü açıyor.
Deniz manzaralı araziye “prestijli yaşam” vizyonu
Askıya çıkan planın açıklama raporunda, arazinin konumu ve potansiyeli dikkat çekici ifadelerle tanımlanıyor. Reisdere’nin gelişen konut dokusu, ulaşım ağlarına yakınlığı ve kıyı erişilebilirliği nedeniyle bölgenin yüksek bir gelişim potansiyeli taşıdığı vurgulanıyor. Plan notlarında, arazinin statüsü “Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanı” olarak korunurken, bu statüye uygun biçimde “çevresiyle uyumlu, prestijli, sağlıklı, modern ve güvenli” bir yaşam alanı kurgulandığı belirtiliyor.
Ticaret, turizm ve konut iç içe geçecek
Yeni planlama vizyonuna göre 140 dönümlük arazide çok fonksiyonlu bir yapılaşma öngörülüyor. Ticaret-Turizm-Konut Alanları başlığı altında oteller, ticari işletmeler ve konut bloklarının yer alacağı karma bir kullanım hedefleniyor. Bununla birlikte, kıyı şeridiyle bütünleşik Günübirlik Tesis Alanları ve Park Alanları oluşturularak sahil bandının kamuya açık kullanımı ile turistik tesislerin dengelenmesi amaçlanıyor. Plana ayrıca eğitim, sağlık, spor, sosyal tesis ve ibadet alanları ile teknik altyapı alanları da eklenmiş durumda. Yetkililer, planın "Kıyı Kanunu"ndaki yapılaşma koşullarına tam uyum sağladığını ve koruma bölgeleriyle bütünlük gösteren düşük yoğunluklu bir yerleşim sunduğunu savunuyor.
Büyükşehir’den sert itiraz: “Bütüncül planlama şart”
İzmir Büyükşehir Belediyesi ise TOKİ’nin bu yeni hamlesine de teknik ve hukuki gerekçelerle karşı çıkıyor. Daha önceki planı mahkemeye taşıyarak iptal ettiren Büyükşehir, revize plana ilişkin görüşünde de “parçacıl planlama” eleştirisini yineledi. Belediyenin raporunda, Korunan Alanlarda Yapılacak Planlara Dair Yönetmelik hatırlatılarak, koruma amaçlı imar planlarının tek bir parsel veya ada bazında değil, sit alanı ve etkileşim sahasının bütünü gözetilerek hazırlanması gerektiği vurgulandı.
Doğal sit vurgusu ve kıyı uyarısı
Büyükşehir Belediyesi’nin olumsuz görüş yazısında, söz konusu arazinin “Nitelikli Doğal Koruma Alanı” sınırları içinde ve kıyı kesiminde kaldığına dikkat çekildi. Bu statüdeki alanlarda yapılacak faaliyetlerin, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Merkez Komisyonu’nun ilke kararlarına sıkı sıkıya bağlı olması gerektiği belirtildi. Belediye, sadece bu taşınmazlara özel hazırlanan parçacıl planın mevzuata aykırı olduğunu ve bölgenin doğal yapısını tehdit edebileceğini savunuyor. Askı sürecinin ardından plana gelecek itirazların ve olası yeni yargı sürecinin, Reisdere’nin kaderini nasıl etkileyeceği merak konusu.
