Çorum'a aşıktı. Köşe yazılarında, dost muhabbetlerinde Çorum'u anlata anlata bitiremezdi. Orası benim atalarımın kenti diyordu. Ordinaryüs Profesör unvanının yanında 'Hocaların hocası' unvanıyla anılıyordu.
İstanbul Hukuk Fakültesi'nin yapılandırılmasının yanında, yüzlerce hukuk hocası yetiştirmişti. O güne kadar yapılan en demokratik ve çağdaş Anayasa olan 1961 Anayasası'nın hazırlanmasında büyük emeği vardı.
Emekli olduktan sonra yıllarca Cumhuriyet Gazetesi'nde köşe yazarlığı yaptı. Ama Çorum'u hiç unutmadı. Yerel Gazete 'Çorum Haber'e de sürekli makaleler yazdı.
Kitaplarında da Çorum'dan uzun uzun söz etti. "Türkiye'de Üç Devir " adlı kitabında bu şehre olan sevgisini şöyle anlatıyordu ;
"Artık düşler gerçekleşiyor. Çorum kenti büyüdü, gelişti. Çorum halkı kafaca aydınlandı ve bu güzel beldede bir yüksek öğrenim kurumu açıldı. Hayatımda buna tanık olmak, atmış yılı aşkın bir süre önceki Çorum kasabasının ve onda bulunan öğretim kurumlarının durumunu anımsayan benim gibi Çorumlu bir kişi için ne büyük bir mutluluk.
Hemen her yıl sessiz sedasız Çorum'a gider, çocukluğumun geçtiği sokakları tek başıma dolaşırım."
Hocaların hocası Çorum'un yetiştirdiği en büyük değerlerden birisi olan Ordinaryus Profesör Hıfzı Veldet Velidedeoğlu böyle anlatıyordu, Çorum sevgisini ama Çorum'un AKP'li belediyesi bu değeri takdir edebilecek kapasitede olmadığını eylemleriyle ortaya koyuyordu.
Velidedeoglu'nun ölümünden sonra bir vefa örneği gösterilmiş, bir parka O'nun adı verilmişti. Ama 2012 yılında AKP'li belediye hiç sıkılmadan, bu Atatürkçü Hoca'nın adını parktan sildi. Parkın adı “Yunus Emre Parkı” oldu. Şehrin başka bir parkına verebilecekleri adı bir kasaba kurnazlığıyla bu parka verdiler.
Aslında utanmasalar parka tescilli hain İskilipli Atıf Hoca'nın adını vereceklerdi. Ancak yine de hiç sıkılmadan bu hainin adını başka bir parka verdiler.
Peki kim bu İskilipli Atıf? Kurtuluş Savaşı'nda Atatürk aleyhinde yayın yapan Alemdar Gazetesi'nin yazarı. Şapka devriminin en büyük düşmanı. Kurtuluş Savaşı'nda yöneticisi olduğu İslam Teali Cemiyeti'nin hazırladığı bildiriyi Yunan uçaklarının cephe gerisine attığını söylersek bu devrim düşmanının kimliği daha rahat anlaşılabilir. Bu bildirilerde ne mi var? Ne yok ki Mustafa Kemal'e hakaretlerden,Yunanlılarla işbirliğine kadar her şey. İşte kısa bir özet;
“Mustafa Kemal ve Kuvayı Milliye maskaraları Yunan askerlerinin önünden kaçıyor. İngilizleri kızdırdınız üzerimize Yunanlıları musallat ettiler. Şimdi usulca oturup yenilginin sonuçlarına katlanmak yerine Yunanlılarla harbe tutuşuyorlar. Bu eşkıyaları ve asileri en kısa zamanda bertaraf etmek hepimizin farzıdır.”
İşte mal bu. Şimdi Çorumlular bu hainin adının verildiği parkta oturmayı nasıl içlerine sindirebiliyorlar? Ayrıca katıksız Atatürkçü Çorum sevdalısı Hıfzı Veldet hocaya yapılan vefasızlığı nasıl kabulleniyorlar anlamak mümkün değil.