Şiirleri, yazıları, öyküleri, romanları, resimleri, ezgileri ile ülkemiz sanatına, yazınına, ekinine saygın, seçkin yapıtlar sunmuş yazın, sanat emekçilerinin yaşarken değerini pek bilmiyoruz. Öldükten sonra da çok azının anılacağı, yaşatılacağı evleri, müzeleri var.
Tevfik Fikret Aşiyan’da, Reşat Nuri Güntekin İzmir Bozyaka’da, Ziya Gökalp Diyarbakır’da, Hüseyin Rahmi Gürpınar Heybeliada’da, Kemal Tahir İstanbul Kadıköy’de, Rıfat Ilgaz Kastamonu Cide’de, Cahit Sıtkı Tarancı Diyarbakır’da, Sait Faik Burgazada’da, Yaşar Kemal Osmaniye Hemite’de, Necati Cumalı İzmir Urla’da, Ahmed Arif Diyarbakır’da, Can Yücel Datça’da… Doğdukları, yaşadıkları, yazdıkları, anılar biriktirdikleri evlerinde yaşatılıyor.
***
Kentler sanat, yazın, ekin insanlarıyla da anılır, değer kazanır. Adı sokaklara, parklara, alanlara, salonlara verilen bu güzel ve özel insanlar, ölümlerinden sonra da gelecek kuşakların gönüllerinde, yüreklerinde yaşıyor olacaklar.
Öyküleri, romanları, şiirleriyle toplumcu gerçekçi duruşu ve eylemiyle yazınımızın büyük ustası Sabahattin Ali’nin çocukluk ve gençlik yıllarını geçirdiği Balıkesir’in Edremit ilçesindeki evi, ölümünden 73 yıl sonra “Sabahattin Ali Anı Evi” olarak açıldı.
Edremit Belediyesi’nin bu değerbilirliğini elbette alkışlarım.
Ülkemizin hemen her kentinde toplumca sevilen, sayılan, değer gören yazarlar, sanatçılar yaşadı. Aramızdan ayrılan, ama gönlümüzde yaşayan, yapıtları sevgiyle, beğeniyle okunan bu güzel insanlarımızın “anı ve kültür evleri” gelecek kuşaklarla da buluşsa, yaşatılsa olmaz mı?
Bu örnek çalışmaların her kentimizde sürmesini diliyorum.
RUŞEN HAKKI ŞİİR ÖDÜLLERİ
Yerini, değerini bulan ödülleri önemli bulurum. Sevinirim ödül alanlar adına. Seçici kurullarda görev alanların da işinin zor olduğunu bilirim.
Kent belleğinde iz bırakan yazar, şair, basın, bilim, kültür insanları adına verilen ödüller değerlidir elbette.
İzmit’le özdeşleşen gazeteci-şair-yazar Ruşen Hakkı, ölümünün 10. yılında adını taşıyan ödülle anıldı. İzmit Belediyesi’nin Aydili Sanat Derneği ile birlikte düzenlediği Ruşen Hakkı Şiir Yarışmasında ödül kazananlar belli oldu.
Seçici Kurulu’nu Fatma Türk Kuşkaya, Ruhan Odabaş, Halil İbrahim Özcan, Çiğdem Sezer, İhsan Topçu’nun oluşturduğu yarışma sonunda İzmirli şair Özlem Tezcan Dertsiz “Sus Şarkıları’’ yapıtıyla birinci, yine İzmirli şair Aydın Şimşek ‘Sus Payı Dünya’ adlı yapıtıyla ikinci oldu. Üçüncülük ödülü ise Çağın Özbilgi’nin ‘Sesindeki Kanı Sil’ ve Özlem Seçkin’in ‘Zibil Kil Bastirivli’ adlı yapıtları arasında paylaştırıldı.
Seçici Kurul Özel ödüllerini ise Halime Yıldız ‘Aksak Zaman Cüceleri’, Cafer Yıldırım ‘Yurdum Yüzünle Başlar’ ve Selami Karabulut ‘Sessiz Çağrı’ yapıtıyla kazandı.
Ödül alan tüm şair dostları kutluyorum.
AKSAK ZAMAN CÜCELERİ
Sıcağı sıcağına bir şiir kitabını da paylaşmak isterim. Ruşen Hakkı Şiir yarışmasında ödül alan Halime Yıldız’ın “Aksak Zaman Cüceleri” bana da ulaştı.
Kendini “1978 yılında, gül kokusundan iğde kokusuna bir göç serüveni yaşadı. Gözlerine bulaşan Rumeli’yi hiç yıkamadı” diye tanımlayan Yıldız’ın şiir, öykü, deneme dalında bir çok kitabı bulunuyor.
Devinimli bir dili, farklı bir anlatımı var Halime Yıldız’ın. Kendini okutuyor. Şiire kendi sesini işlemiş. Bir çok sözcüğe kesme im’iyle yeni anlamlar da yüklemiş. Tadımlık dizeleriyle Halime Yıldız:
aklıma damdıydı ş/arap olayım, sözün sırrı neyzen’de
su taşıdı dilimin ucuna, orucum bozulacak sandım
ben tuzu az, hayat hevesi çok bir hattat
halime kürk mü ten
s/usa yakın değil mevkiimiz recep
topla patlaklarını k/açalım
