Sevgili dostum Recai Şeyhoğlu’nun kitapları kütüphaneme sığmaz oldu derken arkadaşım 2 yeni kitabını gönderdi. Aradım “Yazmaya doymadın mı” dedim.
Bu yeni 2 eseri ”Kurbağa Sevgisi” ve “Sofya- Üsküp Günlüğü”
Recai Şeyhoğlu 1954 yılında Eski Borlu’da doğdu. 1978’de Muğla Eğitim Enstitüsü'nden mezun oldu. Sınıf ve zihinsel engelliler öğretmenliği yaptı. 2004 yılında emekli oldu.
Gazete ve dergilere yazı yazıyor. Bu arada Türkiye Yazarlar Sendikası, Edebiyatçılar Derneği ve Türk Kütüphaneciler Derneği üyesi. Yılların beraberliği ve dostluğu var onunla. Şeyhoğlu’nu kütüphaneler zinciri ve kitapları ile anımsayacaksınız. İlk kitabı 1995’de yayınlanan” Borlu Derebeyinin Ölümü” oldu. Daha sonra tarih sırasına göre yapıtları;
Parmak Kaldıranlar, Babanneciğim, Söz İsteyenler, Tonguç, Aydınlık Adına Söz İsteyenler, Haziranda Bahar, Tarihin Coğrafyası, Zaman Tünelinde Yolculuk, On, Babişkom, Köylerde Rönesans, İyi ki Gazeteler Var, Ya Sas Komşu,Türkü Ana ile Yollarda, Köşe Vuruşları, Cumhuriyet Kızının Ardından, İzler ve Yankılar, El Yazıları, O Günlerden Kalanlar, Renkler Ülkesi İran.
Şeyhoğlu “ Sofya – Üsküp Günlüğü” hakkında şöyle diyor;
“Dernekçilik yaşamında, öğrenciliğinde Dimitrov'un Leibzig Duruşması ve Nazi mahkemelerindeki duruşu beni çok etkilemişti. Onun heykelleri önünde fotoğraf çektirmek için Dimitrov'un memleketine gitmeyi kafama koydum. Tabi emekli öğretmen maaşıyla, Londra’yı, Tokyo’yu gezmek, görmek olası değil. Öğrendim ki en ucuz Avrupa ülkesi Bulgaristan. Bari orayı gidip göreyim dedim.”
Şeyhoğlu yapıtında kültür, sanat ve tarih adına bizlere oraları çok güzel anlatıyor;
“Kültür dedik ya. 7 buçuk milyon nüfusa karşın 5 bin kütüphanesi var. Sokaklarda satıcı ve dilenci bulamazsınız. Trafikte kırmızı ışıkta hiçbir Sofyalı karşıya geçmiyor. Üsküp’teki heykel sayısı nerede ise Roma ve Paris’ten çok. Makedonlar tam bir heykel delisi olsa gerek. Nereyi boş buldularsa heykel konduruvermişler”
Recai Şeyhoğlu’nun öteki kitabı da “Kurbağa Sevgisi”
Yazar bundan önceki yapıtlarından farklı olarak sokağın sesine, komşularla olan ilişkilere, kumsalda güneşlenenlerin muhabbetlerine ve ev içi hallerini gözler önüne seriyor. Yapıtı bir solukta okudum. Yazar eserinde herkesin dile getiremediği, anlatamadığı gerçekleri gözler önüne sermiş. Kısaca insanı anlatmış. Burnunun dibindeki insana sevgi beslemeyip kurbağayı bağrına basan sevgi dolu insanları aktarıyor bize.
Ankara -Favori Yayınları'nın bu 2 kitabını Karşıyaka PAN, Konak Yavuz ve Duvar kitapevlerinde bulabilirsiniz.
Sözün özü; “Kurbağa Sevgisi” adlı yapıtında yaşamında acı,tatlı iz bırakan kişi ve olayları anlatırken aslında hepimizin hayatına ayna tutuyor.
Haftaya yeniden buluşmak üzere hoşça kalın dostlar.