Ne kadarı gerçekleşir bilmiyorum ama yine de güzel haber bu...
Hayvan hakları konusunda yeni bir yasa taslağı hazırlandı.
Başbakanlığa gönderilen bu taslağın en sevindirici maddeleri: Yunus parklarının kurulması yasaklanacak, sokak hayvanlarını zehirleyene de hapis cezası gelecek.
Daha yiyecek çok fırın ekmeğimiz var ama yine de 10-15 yıl öncesine nazaran hayvanlara yaklaşım konusunda toplum biraz daha bilinçlenmiş durumda.
Kendimden örnek verebilirim.
Yunus parklarının Türkiye'ye ilk giriş yaptığı yıldı.
Antalya'da bir parkta yunuslarla yüzmüş ve çekilen fotoğrafları da kabak gibi evin en görünen yerine asmıştım. Görgüsüzlüğe, cahilliğe bak!
Ama işte o zamanlar o parkların yunuslar için birer işkence merkezi olduğunu henüz öğrenmemiştik. O hayvancıkları benimle yüzdükleri için çok mutlu falan sanmıştım. Hatırladıkça utanıyorum, o fotoğrafları da kim bilir nereye sakladım... Gözüm görmesin.

kari

Utanarak hatırladığım daha neler neler var hafızamda... Hayvanları tanıdıkça, onlarla iç içe yaşamaya başladıkça, okudukça, araştırdıkça insanın hem aklı hem vicdanı daha verimli çalışmaya başlıyor.
Söz konusu yasada Pitbull Terrier, Japanese Tosa, Fila Brasileiro ve Dogo Argentino cinsi köpeklerle ilgili de maddeler var.
Ağızlık takılmadan dışarıda gezdirilmemesi gibi.
Asıl bu ırk hayvanları özellikle vahşileştiren, kendi iktidarsızlığını hayvanının gücü üzerinden örtmeye çalışan ruh hastası insan tiplerine takılmalı o ağızlık.
Neyse ki bu barbar insanlarla ilgili de bir madde sunuldu. Yasa kabul edilirse hayvan dövüştürenlere de hapis cezası gelecek artık.
Ayrıca nüfusu 100 binin üzerindeki ilçelere hayvan bakımevi yapılmasını zorunlu hale getirilecek.
Nüfusu 100 binin altındaki ilçelerden de sokak hayvanları bu bakımevlerine getirilecek. Hayvanları kasten öldürmek, ölmüş ya da öldürülmüş hayvanları gıda amaçlı piyasaya sürmek fiillerine de hapis cezası geliyor.
Petshop’larda akvaryum balıkları, kuş türleri hariç hayvan bulundurulması yasaklanacak vs.
Umarım bu yasa tasarısı havada kalmaz. Bir an önce kabul edilir ve uygulamaya geçilir.
Takipçisiyiz.

ÖNLENEMEZ İTİBAR KAYBI
Referandum akşamı iş adamı Selim Yaşar kendi özel sosyal medya hesabından bir paylaşım yaptı ve ortalık fena karıştı.
Olayı artık hepiniz biliyorsunuz tekrarlamama gerek yok.
O günden beri Yaşar Holding bünyesindeki markalar ciddi bir boykot yiyor.
Bunun sebebi Selim Yaşar'ın Evet oyu vermesi değil. Herkes demokratik hakkını kullandı, isteyen istediği yere damgasını vurdu. Kimse kimseye karışamaz, karışmamalı.
Fakat Selim Yaşar böyle düşünmüyor olmalı.
Sponsoru oldukları Karşıyaka Spor Kulübü'nü ve 'Hayır'cı taraftarları, oyları bu yönde olduğu için cezalandırmak istedi ve resmen tehdit etti.
Hiç hoş olmayan bir tepkiydi.
Ve şimdi yaşanan karşı tepki, yani boykot kampanyası da çok doğal.
'O ceza öyle verilmez böyle verilir' dedi tüketici.
'Seninle aynı fikirde olmadığı için kimi tehdit ediyorsun?' dedi Karşıyaka kulübü ve taraftarı.
Holdingin, Selim Yaşar'ın kendi fikirleri kendisini bağlar, biz öyle düşünmüyoruz manası çıkarılacak cılız açıklamaları ise bir işe yaramadı ve yarayacak gibi de görünmüyor.
Koskoca soyadı ve parlak ticari geçmiş bir gecede müthiş bir itibar kaybına uğradı. Allah aşkına Selim Bey söyleyin; ne gerek vardı?