“İnançlı uğraşlar, savaşımlarla geçen bir ömrün adı, kimliği, simgesidir” der Rıfat Ilgaz. Önemli yapıtı Sarı Yazma (Altın Kitaplar, 1976) Rıfat Ilgaz’ın özyaşam öyküsüdür. Kendi yaşamının döngüsünde Kurtuluş Savaşı’ndan 1950’li yıllara değin siyasal yapısını, yazın dünyasını anlatır.
Özellikle 2. Dünya Savaşı sürecindeki 1940 Kuşağı toplumcu gerçekçi aydınlarının savaşımıyla yapılanmış öyküler öbeğidir Sarı Yazma. Şiirle adım attığı yazın evreninde hemen her türde yapıt üretmiş bir yazın emekçisi, eğitimci…
***
Yaşamının her döneminde yaşadığı olaylardan öyküler devşiren Rıfat Ilgaz’ın yapıtları, hem Türkiye tarihine ışık tutar hem de yaşam öyküsüne kaynaklık eder. “Benim 1940 toplumcu kuşağına bağlı bir şair olarak ayrıca yapmak istediğim, Nâzım Hikmet akımı içinde yeni, kişisel bir değişimin olmasıdır. Dize kurmayı günlük konuşma diline oturtup geliştirmek, diri Türkçeyi, biçimini bulmuş söz dizileriyle pekiştirip bu şiir diliyle de halka yaklaşmak, şiirin özüne, sözünü sözüne uydurmak, konusuna yakarış söyleyiş biçimleri getirmek” sözüyle de kendi dünya görüşüne, sanat anlayışına, dil tutkusuna, Türkçeyi sahiplenmesini açık yüreklilikle anlatır.
1940 Acılı Kuşağı’nın içinde yer almanın acılarını, sancılarını, sıkıntılarını, baskılarını yaşar. Yorgun ama baş eğmeden, eğilmeden bir ömre, yapıtlara imza atar: “1940 kuşağından olmak, zaman zincirinde yer tutmak, yaşam koşulları içinde İkinci Dünya Savaşı’nın yoksulluklarını, acılarını, baskısını, bunalımlarını yaşayıp günü gününe yansıtmak demektir. Bir çağı tümüyle değerlendirmek, yarına yine o dönemde belgesel olarak aktarmak demektir.”
***
Rıfat Ilgaz 82 yıllık (1911-1993) yaşamının her dönemi, her evresi üretimlerle varsıllaşır. 7 Temmuz onun sonsuzluğa uğurlanışının 31'inci yılıdır. Onu “Türkçemiz” şiirinin duruluğu, seçkinliği, saygınlığı, onurlu seslenişiyle anmamak olanaksız: “Bak, devrim ne güzel!/ Barış, ne güzel!/ Dayanışma, özgürlük…/ Hele bağımsızlık/ En güzeli, sevgi!/ Sev Türkçeni, çocuğum,/ Dilini sevenleri sev!”
Peki ya Hababam Sınıfı? Hepimizin ortak duyarlığı, anıları, bellek şenliği, işlevselliği ile taçlanan görsellerin, seslerin bütünüdür.
ÖDÜL FAHRETTİN KOYUNCU’YA
Cide Belediyesi’nin Rıfat Ilgaz adına düzenlediği Şiir Ödülü’nü de önemli buluyorum. Dilerim bu ödül gereği, gerçekliği, tutarlı çizgisiyle, yerini bulan kararları ve değer gördüğü şairleriyle yaşamını sürdürür, iz bırakır, Rıfat Ilgaz’ın ruhunu da gönendirir. Cide Belediyesi'nce üçüncüsü düzenlenen 2024 Rıfat Ilgaz Şiir Ödülü, Fahrettin Koyuncu'nun 'Dönemeçte Sessizlik' adlı kitabına verildi. Tuğrul Keskin, Haydar Ergülen, Çiğdem Sezer, İbrahim Tığ ve Kaan Tanyeri'den oluşan Seçici Kurul, bu yılki ödüle Fahrettin Koyuncu'nun "Dönemeçte Sessizlik" adlı kitabını değer gördü. Seçiçi Kurul Başkanı Tuğrul Keskin, “Sosyal ve tarihî olgulara insancıl duyarlılığı, bu olaylar karşısında takındığı bireysel tavrı açıklıkla ortaya koyarken, içeriğin şiir dilini gölgelemesine izin vermemesi ve çağının tanığı bir tutum belirleyerek Rıfat Ilgaz şiir yatağından akan bir şiiri günümüze taşıması gerekçesiyle” bu ödülün Fahrettin Koyuncu’ya verildiğini açıkladı. Daha önce de bir çok ödüle değer görülen şair Fahrettin Koyuncu’yu ben de içtenlikle kutluyorum.