Türkiye'de yaşanan ekonomik zorlukların en somut göstergelerinden biri olan açlık sınırı ve yoksulluk sınırı rakamları, DİSK Birleşik Metal-İş Sınıf Araştırmaları Merkezi (BİSAM) tarafından açıklandı. Şubat 2025 dönemi için yapılan hesaplamalar, vatandaşların geçim sıkıntısının boyutlarını bir kez daha gözler önüne serdi. BİSAM'ın TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) harcama gruplarına göre endeks rakamları, 2003 yılı madde fiyatları, İstanbul Halk Ekmek fiyatları ve zincir marketlerin güncel internet fiyatları üzerinden oluşturduğu beslenme kalıbı baz alınarak gerçekleştirilen hesaplamaya göre, dört kişilik bir ailenin sağlıklı ve dengeli beslenmek için aylık yapması gereken asgari harcama tutarı 22 bin 886 liraya ulaştı.

Yoksulluk sınırı rekor seviyeye yükseldi

DİSK/BİSAM'ın raporuna göre, gıda harcamalarının yanı sıra eğitim, sağlık, barınma, eğlence, ısınma ve ulaşım gibi temel ihtiyaçlar eklendiğinde, dört kişilik bir ailenin insanca yaşayabilmesi için gerekli olan yoksulluk sınırı 79 bin 165 liraya ulaştı. Bu rakam, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 64,2'lik bir artışı işaret ediyor. Yoksulluk sınırındaki bu hızlı yükseliş, özellikle konut kiralarındaki artış, eğitim ve sağlık harcamalarındaki yükselme ve ulaşım maliyetlerindeki zamlardan kaynaklanıyor.

Konuta olan talebin güçlülüğü sürüyor Konuta olan talebin güçlülüğü sürüyor

Rapora göre, tek başına yaşayan bir kişinin sağlıklı ve dengeli beslenmesi ile yaşamını idame ettirmek için gerekli olan barınma, ulaşım, eğitim ve sağlık gibi harcamalarının toplam tutarı ise en az 36 bin 681 lira olarak hesaplandı. Bu rakam, büyükşehirlerdeki kira fiyatları düşünüldüğünde, tek kişilik hanelerin de önemli bir ekonomik baskı altında olduğunu gösteriyor.

Kişi başı beslenme maliyetleri detaylandırıldı

Sağlıklı ve dengeli beslenme için her aile ferdinin alması gereken kalori miktarı farklılık gösterirken, BİSAM'ın hesaplamalarına göre Şubat 2025 dönemi için farklı bireylerin beslenme maliyetleri ayrı ayrı belirlendi. Buna göre, yetişkin bir erkeğin sağlıklı ve dengeli beslenmesi için tüketmesi gereken gıdaların aylık karşılığı 6 bin 387 lira, yetişkin bir kadın için 6 bin 46 lira, 15-18 yaş arası bir genç için 6 bin 396 lira ve 4-6 yaş arası bir çocuk için 4 bin 57 lira olarak hesaplandı.

Asgari ücret ve açlık sınırı arasındaki makas açılıyor

Ocak 2025'te 17 bin 2 TL olarak belirlenen asgari ücret ile açlık sınırı arasındaki fark, aradan geçen iki ayda ciddi şekilde açıldı. DİSK/BİSAM'ın açıkladığı 22 bin 886 liralık açlık sınırı, asgari ücretin yaklaşık 5 bin 884 lira üzerinde bulunuyor. Bu durum, asgari ücretle geçinen bir ailenin yalnızca gıda harcamaları için bile gelirinin yetersiz kaldığını gösteriyor.

Gıda enflasyonu beslenme kalitesini etkiliyor

TÜİK verilerine göre, 2025 yılının ilk iki ayında gıda enflasyonu genel enflasyonun üzerinde seyretti. Özellikle temel gıda ürünlerindeki fiyat artışları, dar gelirli ailelerin beslenme kalitesini doğrudan etkiliyor. Türkiye Ziraatçılar Derneği'nin araştırmasına göre, son bir yılda kırmızı et fiyatları %78, süt ve süt ürünleri %65, sebze ve meyveler ortalama %55 oranında zamlandı.

DİSK/BİSAM'ın beslenme kalıbında yer alan temel gıda ürünleri incelendiğinde, özellikle et, süt, peynir, yumurta gibi protein kaynaklarının aile bütçesinde ciddi bir yer tuttuğu görülüyor. Dört kişilik bir ailenin aylık et tüketimi için yaklaşık 5 bin 600 lira, süt ve süt ürünleri için 4 bin 200 lira, sebze ve meyveler için ise 5 bin 100 lira harcaması gerekiyor.

Enflasyon hesaplama yöntemleri tartışılıyor

DİSK/BİSAM'ın açıkladığı açlık ve yoksulluk sınırı rakamlarındaki artış, TÜİK'in açıkladığı resmi enflasyon oranları ile uyumsuzluk gösteriyor. TÜİK verilerine göre yıllık enflasyon Şubat 2025 itibarıyla %42,5 olarak açıklanırken, BİSAM'ın hesapladığı gıda sepetindeki yıllık artış %64,2 seviyesinde gerçekleşti. Bu durum, enflasyon hesaplama yöntemlerine ilişkin tartışmaları yeniden gündeme getirdi.

Araştırma sonuçları, Türkiye'de yoksullukla mücadele için daha etkin sosyal politikaların hayata geçirilmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Uzmanlar, asgari ücret, emekli maaşları ve sosyal yardımların yoksulluk ve açlık sınırı dikkate alınarak yeniden düzenlenmesi gerektiğini vurguluyor.

Ekonomistler, önümüzdeki dönemde gıda enflasyonundaki yükselişin devam edeceği öngörüsünde bulunurken, hükümetin enflasyonla mücadele programının yeterince etkili olmadığını ve dar gelirli vatandaşlar için daha kapsamlı destek mekanizmalarının geliştirilmesi gerektiğini ifade ediyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ