Yeşil ne güzel bir renktir. Tıpkı mavi gibi. İşte bu iki rengin şölen tadında buluştuğu yere de Ege denir. Gök kubbenin altındaki en güzel coğrafyadır. Yeşiliyle, mavisiyle, havasıyla, suyuyla…
Madem bu kadar güzel bir coğrafyada yaşıyoruz, biz buraya “cennet” diyebilir miyiz? Evet, ama cehenneme çevirmediğimiz, çevirtmediğimiz sürece. Cennet Ege’yi para hırsıyla cehenneme çevirmek üzere bekleyenlerle çevrili etrafımız. İnşaatçısı, turizmcisi, yazlıkçısı, görgüsüzü. İşini doğru yapanlara elbette sözümüz yok bu arada.
Nereden geldik şimdi buraya? Ben size tanrının bize armağanı, cennetin otlarından, doğadaki yenilebilir otlardan söz edecektim ama, daha oraya gelemedik. Ege büyük bir coğrafya. Anadolu’nun batısını da içine alır, adaları da. Sadece mekânsal anlamda değil, gönlü de büyüktür Ege’nin, Egeli'nin. Herkesi sarar sarmalar, kucaklar ayırt etmeksizin. Göç coğrafyasıdır Ege. Sıkılan da gelir, kovulan da. Ekmek parası için yola düşenin, yolunun bittiği yerdir Ege.
Doğa bize güzelliklerin yanında beslenmemiz, şifa bulmamız için en güzel bitkileri sunmuş Ege topraklarında. Zeytin’den bir başlarsınız, tilki kuyruğundan çıkarsınız. Otların ismini saymakla bitiremezsiniz. Bir de bunlardan yapılan yemeklere girdiniz mi, bir hafta bizde misafir kalmanız gerek.
Keçinin yediğini ye
Giritliler öyle dermiş; “Keçinin yediği her ot yenir”. Bu otların kimi haşlanıp salatası yapılır, bazıları kavrulur kiminin de etli yemeği yapılır. Ege Bölgesi'nde 300 çeşide varan otların sayısız yararları olduğu biliniyor. Ege Bölgesi'nde yetişen otların çoğu yüksek oranda C, B1, B2, A vitamini, demir, kalsiyum, bakır gibi mineraller, antioksidanlar içeriyor ve kansere karşı koruyucu etki sağlıyor.
Otları tüketildiği anda vitamininin kaybolmaması için, pişirme sürecinde olabildiğince kendine has tatlarını korumaya, doğal haliyle sunmaya özen gösterilmeli. Otlar mümkün olduğunca doğranmadan bütün olarak yıkanmalı. Otları keserken vitamin kaybının olmaması için mümkün olduğunca elle doğramalı.
İnsanlar önceleri şifa bulsunlar diye değil, karınları para ödemeden doysun diye toplamışlar, yemekler yapmışlar otlardan. Bakmışlar lezzetli, hem de şifa kaynağı, çeşit çeşit ot yemekleri yapmaya devam etmişler. Haydi gelin şimdi Ege’de hangi otlar yetişiyor, onlardan hangi yemekler yapılıyor, kısaca bir göz gezdirelim. Kısaca diyorum, çünkü derine daldığınızda kitaplara sığmaz Ege’nin ot ve ot yemekleri kültürü.
Zeytin
Zeytin her ne kadar ot değilse de, işlenmeden, sıkıldığı gibi tüketilen tek yağın kaynağı. Hemen hemen tüm ot yemeklerinin içine giriyor. “Zeytinyağlılar” Türk mutfak kültüründe önemli bir yer tutuyor. Demek ki bu ölümsüz ağacı es geçemiyoruz. Demezler mi Ege için, “Dağlarından yağ, ovalarından bal akar” diye. İşte o yağ zeytinyağı, bal da incir.
Otlara gelince, kitaplara sığmayacak bilgileri burada yazmamız mümkün olmadığına göre, size sadece bazı otların yararlarından ve nasıl tüketildiklerinden söz edeceğim.
Arapsaçı
Yeşil yapraklı, dere otuna benzer bir bitki olan arapsaçı, insan sağlığına çok yararlıdır. Anason gibi tadı ve kokusu vardır. Doğada yetişen arapsaçı otunun yatıştırıcı etkisi bulunur. Yan etki içermez ve tamamen doğal, organik yetişmektedir. Salatalarda da kullanılır , haşlanarak çayı da içilir, ama illa ki kuzu etli yemeği Giritliler başta olmak üzere Egeliler bu yemek için ölebilirler.
Cibez
Ege Bölgesi'nde bolca yetişen otlardan biridir. Mart ayından itibaren semt pazarlarında, manavlarda rahatlıkla bulabilirsiniz. Bazı kişiler bunu lahana patlağı, azman gibi isimlerle bilir. Dışarıdan bakıldığında minik marula benzetebilirsiniz. Ege'de yaşayanlar mevsiminde bunu sofralarından eksik etmez. Hem ekşili salatası, hem de zeytinyağlı yemeğini yaparlar. İştah açıcı, hafif baharatlı ve tatlımsı bir lezzeti vardır.
Deniz börülcesi
Denizin gel git yaptığı kıyılarda yetişen ve denizdeki mineralleri içine hapseden bir bitki olduğu için, besin değeri yüksek olan otların başında gelir. Ülkemizde en çok Ege mutfağında yer verilir. Tuzunu ve ekşiliğini kendi doğal yapısında barındıran deniz börülcesi, kaynar suya batırılarak haşlanıp etli kısmı sıyırılır, sadece zeytinyağı ve sarımsak eklenerek kolayca hazırlanır. Nefis bir meze olur. İçeriğindeki iyot oranı yüksek olduğundan özellikle guatr hastalarına faydalıdır.
Ebegümeci
Sağlık açısından kullanılan şifalı bitkilerden biridir. Oldukça yaygın olarak kullanılan bu mükemmel bitki, Antik Çağ'dan günümüze kadar iştahla yemek ve ilaç olarak tüketilmiştir. Ebegümeci otu daha çok bahçe ve meralarda yetişir. Eski zamanların en büyük tıbbi ilacı olan bu ot, günümüzde de bitkisel tedavilerde çok yaygın bir şekilde kullanılır. Ancak pirinçli yemeği ve yumurtalı kavurması da pek hoş olur.
Hindiba (radika)
Besleyici değeri yüksek bir ot olan radika vücuda güç ve zindelik verir. Göğsü yumuşatır ve öksürüğü keser. İdrar söktürücü özelliği bulunur. Böbrek ve safra taşlarını düşürmeye yardımcı olur. Ama az haşlayıp, üzerine limon ve zeytinyağı eklerseniz, tadına doyamayacağınız bir salata ve meze olur.
Isırgan (dalagan)
Isırgangiller familyasından olan bu bitkiye dalan, dalagan dikeni, deli ısırgan, dalagan da denir. Dokununca içindeki asitler açığa çıktığı için kaşıntı yapar. Sade, yumurtalı, pirinçli ve kıymalı yemekleri vardır. Börek ve pide içi olarak da hazırlanır. Sahanda kavurularak üzerine yumurta kırarak pratik ve sağlıklı yemek olur.
İstifno
Halk arasında istifno, bambul, bambıl, köpek üzümü ya da it üzümü olarak da bilinen, kabak, biber ya da börülceyle pişirilince efsane bir lezzete dönüşen bitkidir.
Kapçık
Gelincikgiller familyasından olan kapçık, gelincik, alava, börekotu, çaplançanak, düğmeli ot, gagaç, gelincik mancarı, gelineli, vıccı vıccı, zemberlik gibi isimlerle de anılır. İsmindeki farklılık yemeklerine de yansımıştır. Çiğden salatası yapıldığı gibi soğanla kavrulup yumurtalı da yenir. Pirinçli ya da kıymalı yemeği yapılır. Pidesi ve böreği, yapraklarından sarması yapılır.
Kaya koruğu
Kaya koruğu, Akdeniz ve Ege çevresindeki kayalıkların denize bakan yamaçlarında dört mevsim yetişen bir bitkidir. Deniz kenarlarından ve kumluk arazilerden toplanan bitki taze olarak manavlarda ve semt pazarlarında koruk ismi ile satılır, turşu halinde marketlerde bulunabilir. Kaya koruğundan hazırlanan çay karaciğer ve öd kesine faydalıdır, safra kesesi hastalıklarına iyi gelir.
Kenker
Kökünden sakız, gövdesinden turşu yapılabilen bir güzel ottur. Kıraç arazide bulunur. Kökünden yapılan sakız mide ülserine iyi gelir.
Kuzukulağı
Ekşi, lezzetli, vitamin ve mineraller açısından çok zengin bir bitkidir. Kökleri kaynatılarak tüketildiğinde; idrar söktürücü, safra söktürücü ve ateş düşürücü olarak kullanılır. Kansere karşı etkili bileşikleri içeriğinde barındırır. Çiğ olarak salatalarınızda hem lezzet hem de fayda sağlamak için kullanabilirsiniz.
Sarmaşık
Ege Bölgesi'nin zengin ot çeşitlerinden birisidir sarmaşık otu. Biraz acı tadı ile lezzetli ve aynı zamanda faydalı bir ottur. Genellikle acısı gitsin diye az haşlanıp sonra kavrularak ve üzerine yumurta kırılarak tüketilir. Kolesterol ve üreyi düşürür, vücuttaki ödemi atar. Tilki kuyruğu, yabani kuşkonmaz da denir.
Semiz otu
Semizotu ya da pirpirim, semizotugiller familyasındandır ve Ege bölgesinde her yerde yetişir. Salata olarak tüketildiği gibi, ıspanak gibi pişirilerek de yenir. Sebzeler arasında en fazla miktarda Omega-3 içeren bitkidir.
Şevketibostan
Ege Bölgesi'nde sıklıkla tüketilen yabani bitkilerden olan Şevketibostan aynı zamanda en pahalı ottur. Girit Mutfağı'nda kemikli kuzu etiyle pişirilerek yemeği, ya da haşlama salatası yapılır. Çok şifalı ve nefis yemeği olur.
Tarhana otu
Çördük, Çorduk, Çörtük otu, Çöğür, Çöyür otu da denir. 20-50 cm boylarında çalı görünümlü güçlü kokulu bitkilerdir. Kurutulmuş yaprakları ve çiçekli dallarının yara iyileştirici etkisi vardır. Yaprakları ve çiçekli dalları turşulara, adından da anlaşılabileceği gibi tarhanaya lezzet ve koku vermesi için eklenir.
Turp otu
Aslında birçok insan bu otun lezzetinden faydalanmak amacı ile kullansa bile, aynı zamanda bu ot çok büyük faydalar da sağlamaktadır. Daha çok acımsı bir tadı olan turp otu haşlanarak salata olarak tüketilir. Bu otu salatalarda zeytinyağı ve limonla birlikte kullanarak gönül rahatlığı ile tüketebilirsiniz. Turp otu içerisindeki C vitamini ise hepimizin ihtiyacı olan vitamindir.
Yabani sarımsak
Her türlü yemekte katkı malzemesi olarak kullanılır ve yemeğe müthiş lezzet katar. Doğadan toplanan, besleyici değeri ve iyileştirici özelliği olan bir doğal değerimizdir.