“Birinci Lig’e çıkma mücadelesi veriyoruz.
Gode dizinden ağır sakatlandı. İstanbul’a ünlü masör Yorgo’ya gönderdik.
Otelde kalıyor ve her gün aksatmaksızın tedaviye gidiyordu. Ben de telefonla durumu hakkında bilgi alıyordum. Perşembe Yorgo’yu aradım. Pazar İzmir’de çok önemli olan Düzcespor maçı vardı. Yorgo, Gode’nin ayağının berbat olduğunu, bu ayakla maça çıkmasının intihar olacağını belirtti. Akşamı bekledim. Üzülerek otelden Cengiz’i aradım ve aramızda şu konuşma geçti:
– “Cengiz evladım nasılsın?”
“Abi bomba gibiyim. Pazar’a oynayacağım.”
– “Aman Cengiz, durumu öğrendim. Bir hafta daha tedavi göreceksin.”
“Ali abi, sen beni burada zincire bağlasan, ben zinciri kırıp gelirim.
Mutlaka sahaya çıkacağım.”
– “Hayır, İstanbul’da kalacaksın.”
“Abi istersen döv, istersen söv ama ben geliyorum.”
Neticede Cengiz İzmir’e geldi. Düzce maçından önce masörümüz Cahit Yıldız, ayağına masaj yapıyordu. Şöyle eğilip baktım, midem bulandı. Davul gibi şişmiş, mosmor bir diz. Soyunma odasından hemen çıktığımı hatırlıyorum. Evet, Gode bu ayakla sahaya çıktı. Takımın yıldızı oldu, gol attı. Düzce’yi 4-0 yenerek şampiyonluğa bir adım daha yaklaştık.”
Okan Yüksel Usta’mın ‘’Bir Sevdadır Karşıyaka’’yapıtında özveri simgesi Gode Cengiz’i böyle anlatır dönemin Karşıyaka Kulübü Başkanı Ali Ulvi Kiremitçiler…
***
Şimdi futbolun yasaklandığı(!) Alsancak’ta çok seyrettim Gode’yi.
Kömür tozu karışımlı zemine çıktığında; mitolojik kahramanlara benzetirdim onu.
Gode; “yüreği ve beyni’’ ile güzel olabilenlerdendi…
İyi Karşıyakalıydı. Ömrünü vermişti 1912’liye.
Yeşil-Kırmızı’nın, Ay-Yıldızlı formanın çok yakıştığı adam gibi adamdı.
İki sezon kuşandığı Altınordu formasının da!
Öyle günümüzün beli tabancalı, gazeteci döven, janjanlı pantolonuyla konuşulan, ne idüğü belirsiz topçularından hiçbir zaman olmadı.
Ustam; onu betimlerken “spor kılıklı bataklıkta bir nergis gibi güzel kalabilen’’ der!..
***
Neden “Gode’’ydi, lakabı niçin ‘’Gode’’ydi? ?
Bir sinemaya gider arkadaşları ile. “Sefiller’’dir filmin ismi.
Karakterlerden biri; “Mösyö Godet’’tir.Garibanlara yardım eden bir kentsoylu!
Cengiz Kocatoros da -parası pulunu hep paylaştığı- için sevdikleriyle; arkadaşları o filmden sonra “Gode’’ diye çağırmaya başlarlar onu…
Gode; -istense- sevenleri için göğü bile kucaklayıp getirebilendi !..
***
Karşıyakalılar, futbol gönüldaşları; 32 yıl önce yitirdiğimiz Gode’yi, çok sevdi.
Yoldaşı Zerrin Kocatoros, Gamze’si çok çok sevdi.
Gerek futbol, gerek özel hayatında cesur, yiğit, onurlu ve
“oldukça delikanlı’’ Gode şimdi yorgunluk gidermekte.
Gode’yi anıyorum, özlüyorum:
“Bir Karşıyaka balkonunda guruba karşı demlenir gibi/ Bu akşamüstü İstasyon Durağı’nda / Tadını çıkara çıkara/ Yudum yudum kederleniyorum …’’
Gode, ‘’Bin Yıllık Dostluk Defteri’mizden kaydı -asla- silinmeyecektir!
Not: Zamanın ve uzaklıkların aşamadığı dostlukla; iyi bayramlar diliyorum.
Gülümseyerek, yürüyerek direnenleri, direnerek yürüyenleri -bir kez, bin kez- ayağa kalkarak selamlıyorum.