Memleketin geldiği noktada, bu satırları okurken insanın yüzü kızarmıyor değil.
Rahmetli oralardan “yarattığı ve bıraktığı” ülkeyi görüyorsa büyük hayal kırıklığı yaşıyordur.
Ama pes etmek yok. Aklı selim bir avuç insan da kalsak, mirası korumak için mücadeleyi sürdüreceğiz.
Cumhuriyet rejimini, demokratik haklarımızı, bağımsızlığımızı sokakta bulup da bize armağan etmedi O büyük deha…
Sokağa attırmayacağız.
Sevinin çocuklar…
Övünün büyükler…
Geçmiş 23 Nisan Egemenlik ve Çocuk Bayramımız Kutlu Olsun!
***
- “Çocuklar geleceğimizin güvencesi, yaşama sevincimizdir. Bugünün çocuğunu, yarının büyüğü olarak yetiştirmek hepimizin insanlık görevidir.”
- “Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbal ışığısınız. Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz.”
- “Çocuklar her türlü ihmal ve istismardan korunmalıdır.”
- “Gelecek için hazırlanan vatan evlatlarına, hiçbir güçlük karşısında yılmayarak tam bir sabır ve metanetle çalışmalarını ve öğrenim gören çocuklarımızın ana ve babalarına da yavrularının öğreniminin tamamlanması için hiçbir fedakarlıktan çekinmemelerini tavsiye ederim.”
- “ Geleceği yapacak olan bu çocukları yetiştirecek analar, babalar, kardeşler hepsi şimdiden az çok aydınlatılmalıdır ki, yetiştirecekleri çocukları bu millet ve memlekete hizmet edebilecek, yararlı ve faydalı olabilecek şekilde yetiştirsinler! oncel-ozicerHiç olmazsa yetiştirmek lüzumuna inansınlar!
- “Yetişecek çocuklarımıza ve gençlerimize her şeyden evvel Türkiye’nin istiklaline, temeli benliğine, milli geleneklerine düşman olan unsurlarla mücadele etmek lüzumu öğretilmelidir.”
- “Milletin bağrında temiz bir nesil yetişiyor. Bu eser (Türkiye Cumhuriyeti Devleti) ona bırakacağım ve gözüm arkamda olmayacak.”
- “Çocuklarımızı artık düşüncelerini hiç çekinmeden açıkça ifade etmeye, içten inandıklarını savunmaya, buna karşılık da başkalarının samimi düşüncelerine saygı beslemeye alıştırmalıyız.”
- “Batı senden, Türk’ten çok geriydi. Manada, fikirde, tarihte bu böyleydi. Eğer bugün batı teknikte bir üstünlük gösteriyorsa, ey Türk Çocuğu, o kabahat da senin değil, senden öncekilerin affedilmez ihmalinin bir sonucudur. Şunu da söyleyeyim ki, çok zekisin!.. Bu belli. Fakat zekanı unut!.. Daima çalışkan ol!”
- “Bir gün ulusu sizin gibi beni anlamış gençliğe bırakacağımdan çok memnun ve mesudum.”
- “Biz her şeyi gençliğe bırakacağız… Geleceğin ümidi, ışıklı çiçekleri onlardır. Bütün ümidim gençliktedir.”
- “Ey yükselen yeni nesil, gelecek sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk; onu yükseltecek ve sürdürecek sizsiniz.
Koruyamıyoruz sizi
Son zamanlarda bu ülkenin çocuklarına karşı yüzümüz eğik, mahcubuz.
Belki o kötüler hep vardı da biz yeni farkına vardık.
Ya da memleketin bütün sapıkları iyice gemi azıya aldı.
Çocuk kelimesi bugünlerde sadece hüzün ve utanç çağrıştırıyor bize.
Koruyamıyoruz onları… Elimizden geleni yapıyoruz ama ‘bir kereden bir şey olmaz’cılar, ‘rızası varmış’çılar, önümüze engeller dikiyorlar.
O engeller ki, edep, vicdan, insanlık dışı her tür melanetle örülü…
Vicdan sahibi insanların sahip olmayanlarla, bilgiyi kendilerine ışık edinmişlerin cahille mücadelesi çok zor.
Silahlar eşit değil bir kere.
Tam da kendilerine tavsiye edildiği gibi, bakamayacakları çocukları ardı ardına doğurup sokağa salanlar, ne idüğü belirsiz yurtlara bırakanlar rahat.
Onların yerine biz kahroluyoruz.
Akıbetini bile merak etmedikleri çocukları zarar görmesin diye biz savaşıyoruz.
Koruyamadığımız, her çocuk için ‘affedin bizi’ diyeceğiz ama, yüzüm de yok ki hani!