Yapılan hatalardan ders almadığımız, kendimizi geliştirmediğimiz, farklı çalışmaları incelemediğimiz ve değişime açık olmadığımızda, zihin eksik ve kusurlu olana alışır. Yanlışı doğru görür, kusurluyu ayırt edemez hale gelir.
***
Rüzgar açısından dünyada yelken ve yat yarışı yapılabilecek en iyi parkurlardan biri olan Çeşme’de Arkas Aegean Link Regatta’nın ikincisi 29 Ağustos-2 Eylül tarihlerinde yapılacak. Her ne kadar ikincisi dense de daha önce de bu yarış yapıldı. Sanırım 7 yıl kadar… Katılımı daha az ve daha sönük yarışlardı onlar. Şöyle bir örnekle daha iyi anlatabiliriz sanırım. O yarışlara yaklaşık 20 yelkenli katılırken bu yıl ki yarışa katılmak için ilk gün parasını yatırarak başvuru yapanların sayısı 43’tü. Bu yıl sayının 60’ı bulması bekleniyor. Peki fark getiren ne oldu?
Zen ustalarının hat sanatını daha iyiye taşımalarını sağlayan şey... Yani zamanın kazandırdığı tecrübe ile doğru kaynakların bilgi ve beceriyle kullanılması. Ayrıca oluşturulan güç birliği…
Arkas, Türkiye Yelken Federasyonu ve Ege Açıkdeniz Yat Kulübü Çeşme Marina’ya bu yıl UBS ve Huawei gibi uluslararası yeni sponsor ve destekçiler eklendi. Böylece geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yıl da Çeşme-Sakız hattı yine şenlik havasına bürünecek. “Şenlik” aslında hoş dursun diye kullanılan bir kelime değil. Etkinlik boyunca tüm yarışmacılar, denizin dışında da verilen partiler, geziler ve yemeklerle çok eğleniyorlar. Yakalanan eğlence havası da yarışmacı sayısının artmasının nedenlerinden bir başkası…
***
Arkas Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Bernard Arkas, “Yarışmacılar eğlenmezlerse neden katılım göstersinler ki?” diye soruyor Arkas Yelken Kulübü’nde yaptığımız sohbet sırasında… Yarışmayı takip etmek için can attığımı söylerken küçük yelkencilere takılıyor gözüm. Her gün 150 yelkenci çocuk denize iniyormuş. Altyapıya verilen önem muazzam. Bilin bakalım o çocukları yetiştirenler kimler?
Ben söyleyeyim… Son olarak 16 Temmuz’da Türkiye’nin en uzun rotalı yarışı Deniz Kuvvetleri Kupası’nı IRC 0 kategorisinde birinci bitiren, Arkas-M.A.T. Sailing Team’de yer alan 12 yarışmacı. Çocukların gözünde ise 12 süper kahraman…
Çok az sayıda kulüp yarışmacılara maaş veriyor. Bunlardan biri de Arkas… Altyapıdan gelenler, yarışmanın bir önceki yıla göre daha fazla ses getiriyor olması, yarış için yapılan tüm güç birlikleri bana yatçılık açısından umut veriyor. 3 tarafı denizlerle çevrili olan ülkemizin bu zenginliğini artık kullanmayı öğrenmemiz gerekiyor. Bir Zen ustası gibi korkmadan karar verip uygulamalıyız. Denizcilik kültürünün gelişmesi için daha fazla şirketin bu alana yatırım yapmasını sağlamalıyız. Daha güzel bir gelecek için elbette ülke ekonomisinin güçlenmesi ve denizciliğe bakışın da gelişmesi gerektiğini söylemek gerek. Evet, her şeyi devletten beklemeyelim ama hem yerel yönetimler hem de hükümet denizciliğin gelişmesi için yeni adımlar da mutlaka atmalı. Bunlar olmazsa hem denizciliğe beslenen duygular hem yatlar kağıttan olur. Altyapısı sağlam olmayan başarılar, kağıttan gemilere benzerler. Bugün vardırlar yarınsa yok olurlar…
Çeşme Marina'da Katı Sanatı Sergisi
Kat veya katı’ kelimesinin sözlükteki anlamı ‘kesmektir’. Katı’ sanatı ise bir kağıt veya deri üzerindeki yazıyı, motifi veya şekli oyup çıkartarak bir başka kağıt ya da deriye yapıştırmak suretiyle gerçekleştirilen bir süsleme sanatıdır. Bu şekilde yapılmış esere ‘kaatıa’ veya ‘mukatta’ sanatkarına ‘kaatı’ ve ‘kattaa’ denir. Çeşme Marina Dilek Ağacı yanındaki sergi alanında 23 Temmuz - 5 Ağustos tarihleri arasında gerçekleştirilecek "Katı Sanatı Sergisi"nde Pervin Demiray, Perihan Karadede ve Yeşim Suher tarafından yapılmış Katı Sanatı çalışmaları sergilenecek. Bu kadar kağıttan bahsettikten sonra belki bir sergiye gitmek istersiniz... Ben orada olacağım beklerim.