Türkiye ekonomisinde son dönemde atılan en önemli adımlardan biri olan mali disiplinin sağlanması ve kamu kaynaklarının verimli kullanılması hedefi doğrultusunda, Hazine ve Maliye Bakanlığı'ndan devrim niteliğinde bir hamle geldi. Bakanlık, kamu harcamalarında tasarrufu artırmak, verimsizliği önlemek ve karar alma süreçlerini güçlendirmek amacıyla "Yapay Zeka Destekli Muhasebe ve İleri Analitik Projesi"ni devreye aldığını duyurdu. Bu proje, kamunun harcama alışkanlıklarını kökten değiştirmeyi ve şeffaflık ilkesini en üst seviyeye taşımayı amaçlıyor.

Edinilen bilgilere göre, proje kapsamında geliştirilen özel yapay zeka algoritmaları, kamu kurumlarının harcama eğilimlerini anlık olarak analiz ediyor. Sistem, bir kurumun harcamalarını, benzer nitelikteki diğer "emsal" birimlerin verileriyle karşılaştırarak, normalin dışındaki veya mevzuata aykırı olabilecek işlemleri anında tespit ediyor. Bu tespitlerin ardından, ilgili harcamalar için inceleme ve araştırma süreçleri başlatılarak, olası bir kamu zararının önüne geçilmesi hedefleniyor. Yapay zeka, bu noktada adeta bir dijital denetçi gibi çalışarak, insan gözünden kaçabilecek detayları ve usulsüzlükleri ortaya çıkarıyor.

Projenin en önemli yanlarından biri de, sadece geçmişe dönük bir denetim yapmakla kalmayıp, "gerçek zamanlı kontrol ve analizler" sayesinde kaynak israfı ve gereksiz harcamaları daha oluşmadan önleme potansiyeli taşıması. Bu durum, özellikle Cumhurbaşkanlığı tarafından yayımlanan Tasarruf Tedbirleri Genelgesi'ne uyumun denetlenmesinde kritik bir rol oynayacak. Artık, genelgeye aykırı her türlü harcama, yapay zekanın radarına takılacak ve sorumlular hakkında gerekli işlemler başlatılacak.

Tahsilatta e-devrim: kasaya 1,5 yılda 2,8 trilyon lira girdi

Hazine ve Maliye Bakanlığı, bir yandan kamu harcamalarında tasarrufu artırırken, diğer yandan da kamu gelirlerinin toplanmasını kolaylaştıran ve hızlandıran dijital projelere ağırlık veriyor. Bu kapsamda, Bakanlığın "e-Tahsilat" uygulaması, hem vatandaşlar hem de devlet için büyük bir kolaylık ve verimlilik sağlıyor.

Bu uygulama sayesinde vatandaşlar, gümrük vergisi, milli emlak satış/kira bedeli, bedelli askerlik ücreti gibi 30'dan fazla farklı kamu alacağına dair ödemelerini, artık devlet dairelerinde sıra beklemeden, kolay, hızlı ve güvenli bir şekilde yapabiliyor. Ziraat Bankası, VakıfBank, Halkbank gibi kamu bankalarının yanı sıra, Ziraat Katılım, Vakıf Katılım ve Emlak Katılım bankalarının mobil uygulamaları, internet bankacılığı, ATM'ler ve banka şubeleri üzerinden gerçekleştirilebilen bu ödemeler, devletin gelir tahsilat süreçlerini de kökten değiştiriyor.

Altın fiyatları düşüyor! 29 Haziran 2025 bugün çeyrek ve gram altın fiyatları ne kadar?
Altın fiyatları düşüyor! 29 Haziran 2025 bugün çeyrek ve gram altın fiyatları ne kadar?
İçeriği Görüntüle

Devlet, e-Tahsilat uygulaması sayesinde gelir tahsilatlarını anlık olarak takip edebiliyor, toplanan gelirleri otomatik olarak kayıt altına alıyor ve bu sayede kamu kaynaklarının yönetimini daha etkin bir şekilde güçlendiriyor. Bu dijital devrimin sonuçları da rakamlara net bir şekilde yansımış durumda. Son 1,5 yıllık dönemde, bu uygulama ile tam 2,8 trilyon lira tutarında e-Tahsilat yapıldı. Geçen yıl, e-Tahsilat yoluyla toplanan gelirler, merkezi yönetim bütçe gelirlerinin yüzde 20,6'sını oluşturarak, projenin ne denli başarılı ve önemli olduğunu kanıtladı.

Bakan Şimşek'ten net mesaj: 'Şeffaflık ve hesap verebilirlik önceliğimiz'

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, devreye alınan bu yeni projelere ilişkin yaptığı değerlendirmede, hükümetin mali disiplin ve şeffaflık konusundaki kararlılığının altını çizdi. "Cumhurbaşkanlığı Tasarruf Tedbirleri Genelgesi'ne uyumsuz her türlü kamu harcamasının izlenmesine devam edildiğini" belirten Bakan Şimşek, "Kamu kaynaklarını en etkin şekilde kullanmaya devam ederken, yapay zeka destekli uygulamalarla şeffaflığı ve hesap verebilirliği önceliklendirerek mali disiplini daha da güçlendireceğiz" dedi.

Bakan Şimşek, kamudaki dijital uygulamalar ile vatandaşların kamu işlemlerini hızlandırmayı ve devlet kaynaklarını daha etkin yönetmeyi amaçladıklarını vurgulayarak, "Kamudaki yapay zeka destekli ve dijital uygulamaları daha da yaygınlaştırarak, kamu mali yönetiminde şeffaflık ve verimliliği artırmaya devam edeceğiz" ifadesini kullandı. Bu açıklamalar, yeni ekonomi yönetiminin, popülist harcamalardan ve kaynak israfından uzak durarak, bütçe disiplinini ve kurumsal yönetimi önceliklendiren bir yaklaşım benimsediğini gösteriyor.

Mali disiplin neden bu kadar kritik?

Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın yapay zeka ve dijitalleşme hamleleri, Türkiye'nin son dönemde uygulamaya koyduğu yeni ekonomi programının temel felsefesiyle de örtüşüyor. Yüksek enflasyonla mücadelenin en önemli ayaklarından biri, para politikasındaki sıkılaşmanın yanı sıra, maliye politikasında da disiplinli bir duruş sergilemekten geçiyor.

Mali disiplin, basitçe devletin harcamalarını kontrol altına alması, bütçe açığını düşürmesi ve borçlanma ihtiyacını azaltması anlamına geliyor. Bu durum, enflasyonist baskıyı azaltarak fiyat istikrarına katkı sağlıyor. Aynı zamanda, kamu kaynaklarının verimli kullanıldığını ve bütçenin sürdürülebilir olduğunu gören yerli ve yabancı yatırımcıların ülkeye olan güvenini artırıyor. Artan yatırımcı güveni, ülkeye daha fazla sermaye girişi, daha istikrarlı bir kur ve daha düşük borçlanma maliyetleri anlamına geliyor.

İşte Bakan Şimşek'in başlattığı yapay zeka destekli denetim projesi, bu mali disiplin hedefine ulaşmada kritik bir teknolojik araç olarak öne çıkıyor. Kamu harcamalarında sağlanacak şeffaflık ve hesap verebilirlik, sadece bütçe rakamlarını düzeltmekle kalmayacak, aynı zamanda toplumun devlete ve ekonomi yönetimine olan güvenini de yeniden tesis edecektir. Bu nedenle, kamunun "israf musluklarına" takılan bu yapay zeka kilidi, Türkiye ekonomisinin geleceği için atılmış en önemli adımlardan biri olarak değerlendiriliyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ