İstanbul’da yaşayan 59 yaşındaki Kemaliye Cücen, mide ve rahim kanseriyle yaklaşık üç yıldır mücadele ediyor. Uygulanan kemoterapi tedavilerinden sonuç alınamayınca, doktorları son çare olarak ‘Pembrolizumab’ etken maddeli akıllı ilacı önerdi. Ancak ilacın kullanılabilmesi için gereken Sağlık Bakanlığı onayı gelmedi.
Bakanlık iki başvuruya da olumsuz yanıt verdi
Cücen’in doktorları, ilacın kullanımı için Sağlık Bakanlığı’na iki kez yazılı başvuru yaptı. Ancak Bakanlık her iki başvuruda da ilacın kullanılmasına izin vermedi. Resmî yanıtta, “Hasta özelliklerine uyan yeterli etkinlik verisi bulunmadığından başvurunuz uygun görülmemiştir” ifadesi kullanıldı. Karar, hastanın yakınları tarafından hayati bir hakkın engellenmesi olarak değerlendirildi.
Yakınları tepkili: “İlaç olmazsa yaşamaz”
Kemaliye Cücen’in ailesi, ilacın Cücen için tek yaşam umudu olduğunu dile getirerek karara sert tepki gösterdi. “Kemaliye’nin yaşaması için bu ilaç tek şansı. Reddedilmesi demek, onu ölüme terk etmek demek” diyen aile, Sağlık Bakanlığı’na çağrıda bulundu: “Bir hayat bu kadar kolay gözden çıkarılmamalı.”
SGK kapsamı dışında kalan ilaçlara erişim sorunu büyüyor
Türkiye genelinde yaklaşık 250 bin kanser hastası, özellikle SGK ödeme listesinde yer almayan ilaçlara ulaşmakta zorlanıyor. Bazı ilaçlar ecza depolarında bile bulunmazken, bulunanların büyük kısmı da sadece özel ödeme ile alınabiliyor. Bu durum, akıllı ilaçlar gibi yüksek maliyetli ve ithal tedavi yöntemlerine ulaşımı daha da zorlaştırıyor.
Sağlık sisteminde "akıllı ilaç" çıkmazı
Pembrolizumab gibi immünoterapiler, dünya genelinde ileri evre kanserlerde umut vadediyor. Ancak Türkiye’de bu tür ilaçların kullanımına yönelik prosedürler, her hastanın bireysel durumunu yeterince esnek değerlendiremeyebiliyor. Uzmanlara göre, “endikasyon dışı kullanım onayları” hastaların hayatlarını doğrudan etkileyen kritik süreçleri belirliyor.
Hayatla ölüm arasında bürokrasi
Kemaliye Cücen’in durumunda olduğu gibi, bazı hastalar için ilaç onayı beklemek zamanla yarışmak anlamına geliyor. Sağlık hakkının evrensel bir insan hakkı olduğunu vurgulayan hasta yakınları, kararın yeniden gözden geçirilmesi için Sağlık Bakanlığı’na bir kez daha çağrıda bulunuyor.
“Bir imza, bir hayat kurtarabilir.”