Türkiye’de giderek büyüyen bir halk sağlığı sorunu olan obezite için hazırlanan yeni yönetmelik, Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
“Obezite Üniteleri ve Obezite Cerrahisi Uygulama Üniteleri Hakkında Yönetmelik”te yapılan değişiklikle, tedavi süreçlerinde bilimsel standartlar ve hasta güvenliği esas alındı.
Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan düzenleme, obeziteyle mücadelede dağınık yapıyı ortadan kaldırarak daha planlı, ölçülebilir ve denetlenebilir bir sistem oluşturmayı hedefliyor.
Öncelik artık medikal tedavi olacak
Yeni yönetmeliğe göre, her obezite hastası önce medikal tedaviye yönlendirilecek. Diyet, yaşam tarzı değişikliği ve psikolojik destek süreçleri cerrahi müdahaleden önce zorunlu hale getirildi.
Uzman hekimler, hastaların öncelikle beslenme alışkanlıklarını değiştirmesi, fiziksel aktivite düzeyini artırması ve gerekiyorsa ilaç tedavisi görmesi gerektiğini vurguluyor. Ancak bu yöntemlerin sonuç vermediği durumlarda, gerekli kriterleri karşılayan hastalar obezite cerrahisine yönlendirilecek.
Bu yaklaşım, hastaların bireysel ihtiyaçlarına uygun kademeli ve bütüncül bir tedavi planı oluşturulmasını sağlayacak.
Yetersiz kliniklerin faaliyeti durdurulacak
Yeni düzenlemeyle, obezite tedavisi veren merkezlerin yalnızca fiziksel şartları değil, tedavi başarı oranları ve sürdürülebilirliği de izlenecek.
Sağlık Bakanlığı tarafından oluşturulacak sistemle her klinik, klinik kalite göstergeleri üzerinden düzenli olarak değerlendirilecek. Bu değerlendirmeler sonucunda merkezler “yeterli”, “kısmen yeterli” veya “yetersiz” olarak sınıflandırılacak.
-
Kısmen yeterli olarak belirlenen merkezler için iyileştirme planı zorunlu olacak.
-
Yetersiz bulunan kliniklerin ise gerekirse faaliyetleri tamamen durdurulabilecek.
Bu adım, obezite tedavisinde hasta güvenliği, kalite kontrolü ve hesap verebilirliği güçlendirecek.

Cerrahi uygulamalar yalnızca belgeli uzmanlara ait olacak
Yeni yönetmelikle birlikte, obezite cerrahisi uygulayabilecek uzmanların nitelikleri de yeniden tanımlandı.
Artık bu işlemler yalnızca Sağlık Bakanlığı’ndan “Obezite Cerrahisi Uygulama Belgesi” almış uzmanlar tarafından yapılabilecek.
Belge almak isteyen hekimlerin;
-
Belirli sayıda vaka deneyimine sahip olması,
-
Bakanlık tarafından onaylanan eğitimleri tamamlaması,
-
“Obezite Cerrahisi Onay Komisyonu” tarafından değerlendirilip uygun görülmesi gerekiyor.
Yeni düzenlemeyle, çocuk cerrahisi uzmanları da bu kapsamda belge alarak obezite cerrahisi uygulayabilecek.
Her klinikte multidisipliner ekip zorunluluğu
Artık her obezite merkezi, yalnızca doktorlardan değil, farklı uzmanlıklardan oluşan multidisipliner bir ekip bulundurmak zorunda olacak.
Bu ekipte:
-
Diyetisyen,
-
Psikolog,
-
Fizyoterapist,
-
Hemşire ve
-
İlgili uzman hekimler yer alacak.
Amaç, hastalara tek yönlü değil, çok boyutlu bir destek sunmak.
Bu yapı sayesinde tedavi süreci; fiziksel, psikolojik ve sosyal boyutlarıyla birlikte ele alınacak.

Elektronik takip sistemiyle dijital dönüşüm başlıyor
Yönetmelikteki en dikkat çekici yeniliklerden biri, tüm tedavi süreçlerinin elektronik ortamda izlenecek olması.
Artık her hastanın tedavi planı, ilerleme durumu ve sonuçları elektronik kayıt sistemine işlenecek.
Bu sistem sayesinde:
-
Kliniklerin yıllık performans verileri toplanacak,
-
Tedavi etkinliği dijital olarak analiz edilecek,
-
Ulusal ölçekte karşılaştırılabilir veriler elde edilecek.
Sağlık Bakanlığı bu sayede, ülke genelinde obezite tedavisinde hangi yöntemlerin daha başarılı olduğunu görebilecek ve politikalarını buna göre şekillendirecek.
Bilimsel rehberlere dayalı sağlık modeli
Sağlık Bakanlığı, bu yönetmelikle birlikte bilimsel rehberlere dayalı, sürdürülebilir ve sonuç odaklı bir sağlık sistemi kurmayı hedefliyor.
Yeni model, şu dört ana ilkeye dayanıyor:
-
Cerrahi dışı tedavi programlarının güçlendirilmesi
-
Bilimsel temele dayalı klinik uygulama birliği oluşturulması
-
Hasta güvenliği ve hesap verebilirliğin artırılması
-
Klinik başarı göstergelerinin düzenli ölçülmesi
Böylece, hem hasta sağlığının korunması hem de tedavi süreçlerinin daha etkin yönetilmesi amaçlanıyor.



