SARS-Co-Vid 2 pandemisi, resmi verilere göre 631.633.538 kişiyi infekte edip, 6.672.302 kişinin de ölümüne yol açarak dünyayı terk edecekmiş gibi görünüyor. Vaka serilerine bakıldığında artık pandeminin Dünya Sağlık Örgütü tarafından bittiğinin ilanı gerekir ancak şu zamanlar, pandemi etkeni virüsün oluşturduğu enfeksiyona benzer semptomları yapan influenza ve RSV gibi hastalık yapan mikroorganizmaların çok etkin olduğu bir mevsimde olduğumuzdan, artık yoğun şekilde test de yapılmadığından bunun deklare edilmesini ötelemekte. Ancak biz klinisyenler gerek acildeki hastalardan gerekse klinik gidiş ve yoğun bakıma ihtiyaç duyan hasta takiplerimizden, ortadaki vakaların beklenenden daha yoğun olan gözlenen mevsimsel hastalıklar olduğunu görebiliyoruz.
Halen tüm dünyada 19.612.143 aktif Kovid vakasının olduğu biliniyor. Oldukça hafif şikayetlerle devam eden bir hastalık halinde ve yine bunların içinde 38.121’i de yani %0.2’si yoğun bakım tedavisine ihtiyaç duymuş durumda.
En son Aralık ayı başında günlük ölüm sayısı binlerle ifade edilmiş, ama çok değil bir yıl kadar önce 16.884 günlük ölümler söz konusu idi. Ülkemizde de yapılan projeksiyonlarda 17.042.722 vatandaşımızın hastalıktan etkilendiği 101.492 yurttaşın da maalesef kaybedildiğini biliyoruz.
Durum onu gösteriyor ki, yukarıdakilerin hafif de olsa üzerindeki rakamlar ile ülkemiz ve dünya, SARS-CoV-2 pandemisini, en geç 2023’ün ilkbaharında geride bırakmış olacak.
Ancak bu haftalar kritik bir öneme haiz çünkü kış ile beraber havalar soğudu ve insanların toplu olarak bulunduğu kapalı alan ve mekanların kullanımı giderek artıyor. Mevsimsel hastalıklar başlığı altında Kovid19’a göre nispeten daha hafif seyirli olan nezle,farenjit,sinüzit özellikle de soğuk algınlığı ve grip şimdiden çok yoğun. Gerek günlerin kısalması ve havaların soğumasına paralel olarak gün ışığının azalması gerekse son aylardaki pandemi azaldı inancı ile kişisel hijyen kurallarına fazla riayet etmemek, bu hastalıkların görülme sıklığını artırdı. Elbette sadece bunlar değil, ayrıca yaş, beslenme rejimindeki değişiklikler, kişinin bağışıklık sisteminin kalitesi ve stres de mevsim hastalıklarına yakalanmada etken.
Bu hastalıklar içinde soğuk algınlığı genellikle ateşsiz seyreder. Başta burun, boğaz ve bronşlar olmak üzere havayollarının bir kısmı ve ya tamamı hastalığa katılarak, burun akıntısı, kırıklık ve öksürük şikayetleri ile 4-10 gün devam eder, özel bir tedavisi yoktur, şikayetlerine yönelik ilaç tavsiyesi önerilir.
Gripte ise daha da ciddi bir klinik tablo vardır: Ateş yükselmesi, öksürük, başağrısı halsizlik ve kırgınlık ile kişiden kişiye hızla yayılır ve salgınlara neden olabilir. Hatta hastalık ilerleyip pnömoni (zatürre) gibi alt solunum yolları enfeksiyonlarına yol açabilir. Her ne kadar ayaktan geçirilen bir hastalık olsa da pnömoni geliştiğinde yatırılarak tedavi edilir.
Bugünlerde çocuklardaki enfeksiyonların en sık nedeni olarak karşımız çıkan RSV virüsü yani Respiratuar Sinsisyal Virüs de (RSV) grip ve soğuk algınlığına benzer şikayetlere neden olmakta.
Sadece Kovid için değil, grip için de aşı son derece önemlidir. Grip aşıları, etkisiz hale getirilmiş, saflaştırılmış ya da zayıflatılmış virüs parçacıklarıdır, bu aşılar bir önceki yıl en çok enfeksiyon yapan tiplerin karmasından meydana gelir ve yapılmasını takip eden 2-3 haftadan itibaren gribe karşı korur.
Bilindiği gibi, Kovid19 pandemisinin etkeni koronavirüs, Coronaviridae familyasındandır ve insanlarda genellikle solunum yolu enfeksiyonlarına neden olur. Bugünlerde sıklıkla gördüğümüz grip (İnfluenza) ve RSV de, benzer hastalıklara neden olur. Yani, hepsi de boğaz ağrısı, boğazda hassasiyet, kuru öksürük, kas ve eklem grubu ağrıları, iştahsızlık, karın ağrısı ve ishal yapabilir. Bulaş yolları da benzerdir. Ortak olarak temas, damlacık ve yüzeylerden bulaşırlar. Yani grip ve Kovid19’u birbirinden ayırt edecek çok önemli klinik belirti yoktur ve hastaneye başvuran hastalarda sorgulama ve muayene ile ayırt etmek çok zordur. Kovid19 da gripten farklı olarak tat ve koku alma kaybı olması ve zatürre gibi gelişen hastalarda ciddi nefes darlığı fark olarak tanımlansa da hastalarda bu şekilde ayırıcı tanı tespiti güçtür.
Sanırım bu bilgilerden sonra, Kovid19 vaka sayısı küresel pandemi ilanının geri çekilmesine yol açacak kadar düşmesine rağmen neden bunun yapılamadığı konusunda bilgi vermiştir.
Sonuç olarak, kış mevsimi ile birlikte hemen hemen aynı şikayetlerle seyreden mevsimsel hastalıklar durumu biraz daha karıştırıyor ve pandeminin sona erdiği ilanı biraz gecikiyor.
Tabii, şimdilik günlük 2097 yeni vaka ve 2 ölüm bildirimi yapan ama güvenilir bulunmayan Çin’den, yeni mutatif ve varyatif bir yeni dalga pandemisi dünyaya yayılmazsa! 21 Ocak'taki Çin yeni yılında yarım milyara yakın Çinlinin yer değiştirecek olması endişeleri artırıyor!
Şimdilik, Kovi19 pandemisi ile hayatımıza giren maske, el hijyeni ve mesafe önlemini pandeminin bittiği deklare edilinceye kadar uygulamaya devam etmek dışında yapacak bir şey yok!