Yılbaşının simgesi haline gelen ve halk arasında "şans çiçeği" olarak bilinen kokina, İzmir'de bu yıl hiç olmadığı kadar popüler. Aralık ayının girmesiyle birlikte şehrin dört bir yanındaki çiçekçi tezgahlarında başköşeye yerleşen bu kırmızı meyveli bitki, sadece evleri değil, kafe ve restoranların vitrinlerini, sokak süslemelerini de renklendiriyor. Yeşil yaprakların arasına gizlenen kırmızı tomurcuklarıyla görsel bir şölen sunan kokina, İzmirlilerin yeni yıl alışveriş listesinin en başında yer alıyor.
Vatandaşlar, eski bir inanışa göre bir yıl boyunca solmadan, çürümeden saklanabilen kokinanın, ev sahibine şans ve mülk getireceğine inanıyor. Bu ritüel, özellikle ekonomik belirsizliklerin yaşandığı dönemlerde insanların umuda sarılmasıyla daha da yaygınlaşmış durumda. Çiçekçiler, sabahın erken saatlerinde hazırladıkları demetlerin akşamı bulmadan tükendiğini, talebe yetişmekte zorlandıklarını belirtiyor.
Sosyal medya etkisiyle talep ikiye katlandı
İzmir Çiçekçiler Esnaf Odası Başkanı Kazım Kış, bu yılki yoğun ilgiyi değerlendirirken çarpıcı rakamlar paylaştı. Talebin geçen yıla kıyasla yüzde 100 oranında arttığını vurgulayan Kış, bu patlamada sosyal medyanın büyük rol oynadığını ifade etti. Kış, "Kokina artık sadece bir çiçek değil, bir yeni yıl ritüeli haline geldi. İnsanlar evlerinde bu çiçeği bulundurmanın bereket getireceğine inanıyor. Sosyal medyada paylaşılan görseller ve videolar da bu ilgiyi körüklüyor. Dükkanlarımızda hummalı bir çalışma var, sektörümüz bu bereketten fazlasıyla nasibini alıyor" şeklinde konuştu.
Kış'a göre kokinanın bu denli tercih edilmesinin bir diğer sebebi de ulaşılabilir fiyatı. Diğer hediyelik eşyalara veya lüks çiçek aranjmanlarına kıyasla daha ekonomik bir seçenek olması, her kesimden insanın evine girmesini sağlıyor. "Çok pahalı olmayınca herkes en azından bir demet alıp evinin bir köşesine koyuyor" diyen Kış, kokinanın çarşı pazara hareketlilik getirdiğini sözlerine ekledi.
Dikenli yollardan geçen emek dolu bir hikaye
Görünüşüyle büyüleyen kokinanın arkasında aslında meşakkatli bir üretim süreci yatıyor. Doğada hazır halde bulunmayan bu bitki, aslında iki farklı bitkinin insan eliyle birleştirilmesiyle ortaya çıkıyor. Yeşil dikenli yaprakların üzerine, "silcan" adı verilen kırmızı meyvelerin tek tek, iğneyle iplikle bağlanması gerekiyor.
Kazım Kış, bu zorlu süreci şöyle anlatıyor: "Vatandaşlarımız tezgahta hazır görüyor ama yapımı gerçekten çok zor. Dikenli bir bitki olduğu için elleri yaralayabiliyor. Silcan meyvelerini o dikenlerin arasına monte etmek büyük sabır ve ustalık istiyor." Kış, vatandaşları alım yaparken dikkatli olmaları konusunda da uyardı. Kokinanın uzun ömürlü olması için yeşil yapraklarının kurumamış, taze ve canlı olması gerektiğinin altını çizdi.
Fiyatlar 200 liradan başlıyor
Sezonluk bir ürün olan ve yılbaşı geçtikten sonra tezgahlardan kalkan kokinanın fiyatları bu yıl 200 TL bandından başlıyor. Ancak demetin büyüklüğü, yapılan tasarımın işçiliği ve kullanılan süsleme malzemelerine göre bu rakam daha yukarılara çıkabiliyor. Fiyatlardaki artışa rağmen İzmirlilerin ilgisi azalmıyor; aksine, kimisi kendisi için şans, kimisi sevdikleri için hediye niyetine demet demet kokina taşımaya devam ediyor. Şehrin her köşesinde, insanların ellerinde kırmızı tomurcuklu bu demetleri görmek, İzmir'in yeni yıl ruhuna ne denli girdiğinin en somut kanıtı olarak göze çarpıyor.
