Bana diyorlar ki yaz mevsiminden neden bu kadar nefret ediyorsun.
Nefret demeyelim de, mutsuz ve huzursuz oluyorum ve bütün derdi huzur/neşe peşinde koşmak olan bir insan için bu kabustan farksız.
Düzenim bozuluyor 9 ayda bir.
Yaşadığım habitatın ahengi, dengesi bozuluyor.
Çünkü iki-üç aylığına yazlığına gelenler akıl almaz bir kibirle burada 12 ay yaşayan diğer canlılara karşı savaş açıyorlar.
Kediler bahçelerine girmesin, köpekler sokaklarında yaşamasın, cırcır böcekleri kafa ütülemesin, martılar çok bağırmasın, kirpiler çocuklarını korkutmasın vs.
Biz de sizi toptan istemiyoruz mesela ama işte ya sabır deyip katlanıyoruz ne yapalım?

***

Dün bir arkadaşım sosyal medya hesabından şöyle bir paylaşımda bulundu... Olay Alaçatı'da geçiyor:
"Kendi kedilerini korkuttuğu, kendi köpeklerine havladığı için, çok da beğendiğim bir karı-koca bugün kasaptan 5 kg et ve fare zehiri alarak, saat 19.45'te kafalarını okşaya okşaya sitelerindeki köpekleri zehirlemişler.
Yan komşuları beni arıyor ağlaya ağlaya "Onlar yaptı" diyerek..
"Köpüre köpüre gebermelerini izlemek istiyorum" demiş kadın.
Video kayıtları var köpekleri zehirlerken..Yanımda seyrettiler, bakamadım.Görmek istemedim.
Köpekler evlerinin önündeki çitin kenarına gelip havlıyor, gece yarısı içeri almayı UNUTTUKLARI kedileri zıplayarak denize atlıyor.
Kendisi atlıyor kedi bu arada.. Sitenin kışın doğan ve orada inşaatta büyüyen köpeklerinin kediyi boğduğu ısırdığı yok yani...
Kedi zıplayıp denize uçuyor ve 2 gün ortalıkta görünmeyince, kamera kayıtlarını izlediklerinde kedinin kendini denize attığını görünce, fırlayıp kasaptan 5 kg et alıp, fare zehiri ile karıştırıp yediriyorlar... Hayvanların kafalarını seve seve...
Allah'ım aklıma mukayet ol!"

***

Evet, gerçekten de Allah aklımıza mukayyet olsun, şu yaz bir an önce bitsin.
Eylül'ü bekliyorduk ama ne yazık ki çok lazımmış gibi bayram tatili yine 10 güne bağlandı.
Güzelim Eylül'ün ilk on günü gitti yani.
Kurtulmamız bu yıl biraz gecikecek.
Bu dünyayı sadece kendisi ve yakın çevresi için yaratılmış zannedenlerden yani...
(Köpekler belediye veterineri İsmail Bey'in yardımıyla şimdilik kurtarıldı. Hayati tehlikeleri birkaç gün için hala geçerli. Köpekleri zehirleyen kadın İstanbul'dan gelip bir ev alarak Alaçatı'nın tapusunu da aldığın zanneden bir sonradan görme... Klasik hikaye yani... "Boğularak ölmek ne demek anlasınlar istedim" deyip yaptığından hiç pişman olmadığını çevresine anlatmaktan imtina etmeyen bir canlı türü. İnsan demeye dilim varmıyor.)

***
ÇESAL'ın elinden tutalım

oncel--2Siz milyon dolarlık evlerinize rahat rahat girip çıkın, narin bedenleriniz sokak hayvanlarından rahatsız olmasın diye canla başla çalışan bir dernek var: ÇESAL (Çeşme Alaçatı Doğa ve Hayvan Severler Derneği)
Bu dernek yaralı hayvanların tedavisinden parazit taramalarına, barınmalarına kadar sokak hayvanlarının her türlü ihtiyacı ile ilgileniyor.
Ama en önemlisi kısırlaştırma kampanyalarıyla bu soruna kesin çözüm getirme çabaları çok önemli.
İşte bu bir avuç gönüllünün canla başla ayakta tutmaya çalıştığı dernek mali imkansızlıklar nedeniyle feshedilmek üzere.
Gelen bağışlar çok yetersiz.
Koskoca yarımadanın anlı şanlı iş adamları, futbolcuları, sanatçıları, milyon dolarlık ev, tekne sahipleri şu kendi küçük ama yararı çok büyük derneği yaşatacak bağışları yapmaya kıyamıyorlar.
Utan be Çeşme, gerçekten utan!


***

Haberim yoktu, olsa ben de bir küçük bağışta bulunmak isterdim diyenler için:
Ziraat Bankası Çeşme Şubesi
Şube Kodu: 141
Hesap No: 65407221 5001
IBAN: TR18 0001 0001 4165 4072 2150 01

***
Yapı Kredi Bankası Çeşme Şubesi
Şube Kodu: 861
Hesap No: 42330405
IBAN: TR22 0006 7010 0000 0042 3304 05