Mersin’in Mut ilçesinde Haydar Mahallesi’nde bulunan ve “anıt ağaç” olarak tescillenen 1316 yaşındaki zeytin ağacı, heybetli gövdesi ve zamana direnen varlığıyla dikkat çekiyor. 2009 yılında başlatılan araştırmalar sonucunda yaşının 1300 olduğu belirlenen ağaç, Adana Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından resmî olarak koruma altına alındı. Bugün hâlâ meyve veren bu kadim ağaç, bölgenin tarımsal geçmişine tanıklık eden canlı bir tarih niteliğinde.
Heybetli ölçüleriyle doğa harikası
Gövde çapı 178 santimetre, tepe çapı 7,5 metre ve yüksekliği 5,5 metre olan bu görkemli zeytin ağacı, her yıl ekim ayında gerçekleşen hasat döneminde meyvelerini bölge halkına sunuyor. Yüzyılları aşan ömrüne rağmen sağlıklı şekilde ürün vermesi, onu yalnızca Mut’un değil, Türkiye’nin en değerli tarımsal miraslarından biri yapıyor.
Bölgenin zeytin kültürünün simgesi
Mut Ziraat Odası Başkanı Muharrem Yılmaz, ilçede 269 bin dekarlık alanda zeytin üretimi yapıldığını belirterek anıt ağacın bölge için simgesel bir değer taşıdığını söyledi. “1316 yıldır ayakta olan bu ağaç, zeytin yetiştiriciliğinin köklü geçmişini temsil ediyor” diyen Yılmaz, ilçede ayrıca 450, 600 ve 800 yıllık dört farklı anıt zeytin ağacı bulunduğunu ifade etti. Yılmaz, “Her yıl olduğu gibi bu yıl da ağaç meyve verdi. Ekim ayında hasadı yapacağız. Halkımız ve muhtarımız bu ağacın bakımını titizlikle sürdürüyor. Bizim için çok kıymetli, vazgeçilmez bir miras” dedi.
“Ağaçlar bulunduğu yerin hafızasıdır”
Bölgede üretim yapan çiftçilerden Songül Çıraklı ise zeytin ağaçlarının yalnızca ekonomik değil, kültürel bir değer taşıdığını vurguladı. “Ağaçlar, bulunduğu bölgenin hafızasıdır. Bu zeytin ağacı, tamamen bu coğrafyanın kültürünü yansıtıyor. Zeytin ağaçları ölümsüzdür; kesilmedikçe ürün vermeye devam eder” diyen Çıraklı, bölge halkının bu doğal mirası korumak için elinden geleni yaptığını belirtti.
Gelecek nesillere aktarılacak bir hazine
Anıt zeytin ağacı, sadece yaşının büyüklüğüyle değil, hâlâ verimliliğini korumasıyla da eşsiz bir örnek olarak görülüyor. Bölge halkı, bu ağacın bakımı ve korunması konusunda ortak bir bilinç geliştirerek onu gelecek kuşaklara aktarmayı hedefliyor. Mut’un bereketli topraklarında kök salmış bu kadim ağaç, hem tarımsal üretimin hem de kültürel mirasın en canlı tanıklarından biri olarak varlığını sürdürüyor.