“Seçim mi, geçim mi?” derken “Hoş geldin On bir ayın sultanı Ramazan-ı Şerif..” demeye başladık.
Evet, 5 gün önce 11 Mart’ta, 'on bir ayın sultanı'nı camilerimize asılan ışıklı mahyalarla böyle karşıladık. Hayırlısı ile önümüzdeki Nisan ayının 9’unda da meşhur tekerlemedeki gibi “Recep, Şaban, Ramazan, hoppala geldi Bayram” diyeceğiz. Malum “Oruç ve sabır ayı” olarak bilinir Ramazan-ı Şerif. İnşallah bütün dualarımız kabul olur. Ramazan coşkusu başkadır. Onun ölçüsü de, “iftar ve sahur sofralarında” yaşanır.
***
Peki, geçmiş Ramazanlardaki gibi vatandaşın iftar ve sahur sofraları nasıl açılıyor, ağızlar nasıl kapanıyor? İşte bütün mesele bu; olmak veya olmamak! Elhamdülillah, Müslümanız. “Tanrıya şükürler olsun” diyoruz. Çarşı-pazarda filesi boş gezenler, iftar sahur sofralarının nasıl kurulduğunu onlar biliyor. Çünkü, o sofralar yüzde 200 zamlı kurulabiliyor. Bir yanda saray sofraları, diğer tarafta vatandaşın zamlı sofraları... Emekli diyor ki; “Hesap günü 31 Mart…”
Kısacası 16 milyon emekli ve ailesi sandığı bekliyor. İşte bu da resmin diğer yüzü. Her şeyin hayırlısı olsun!
Ha sahi! Ülkemizin dört bir yanını istila eden sığınmacılara ne dersiniz? Sadece İstanbul’ da 293 bin
617 yabancı oy kullanacakmış. Varın; seçim listelerinde yazılıp, yazılamayanları, adresi bulunamayanları bir düşünün.
* * *
Geçim savaşı veren vatandaş elindeki tek “sihirli değneği”ni 16 gün sonra seçim sandıklarında kullanmaya hazırlanıyor. İktidar kanadının belediye başkan adayları, muhalefet adaylarının adeta önünü kesip vatandaşın sofralarında, yalan- yanlış rakam ve ithamlarla oy avcılığı yapıyor. İstanbul’da başarılı Başkan Ekrem İmamoğlu’ na karşı AKP adayı Murat Kurum’un yaptığı gaflar, birbirini tutmayan matematiksel yanlışlar ise Ramazan nükteleri olarak siyaset tarihimize geçecek nitelikte! Bakın sosyal medyada gezen, dolayısı ile benim de gözümden kaçmayan paylaşımlardan bir kaçını sizlerle paylaşmak istiyorum:
• “Seçim geldiğinde vatandaşın elini sıkmak için, halini hatırını sormak için sıraya giren siyasiler seçimden sonra makamlarına oturup kasılmayı, vatandaşa tepeden bakmayı bıraksınlar. İster Cumhurbaşkanı, ister milletvekili, ister belediye başkanı olun; bu milletin oyları ile oraya oturdunuz. Bunun için vatandaşı horlamak haddiniz de yok, yetkiniz de yok.” F.K
• “Eskilerden köylü atasözüymüş; Öküzler ekim zamanı, eşekler çekim zamanı, insanlar seçim zamanı değerli olurmuş.” B. Ö
• “77 bin lira emekli maaşı alacak vekillere, yaklaşık 110 bin TL maaş alacak tüm vekillere, 7500 TL maaş alan bir emekli olarak hakkım haram olsun.”
Benim ekleyeceğim söz de şu: Kimin oruç tuttuğu, kimin içki içtiği, kimin ne yediği kimseyi ilgilendirmez. Ama vergilerimizi kimin çalıp, milletin hakkını kimin yediği herkesi ilgilendirir.
***
Değerli okurlarım, Geçtiğimiz hafta Mardin Midyat’ta Öcal Uluç abimizin merhum kardeşi gazeteci-yazar Hıncal Uluç adına kitaplığı törenle açıldı. Mardin Midyat Belediye İlçe Başkanı Veysi Şahin, Ulucami Mahallesi'nde evlendirme dairesi olarak bir süre kullanılan tarihi binayı merhum gazeteci-yazar Hıncal Uluç’un adını yaşatmak için kütüphane ve etüt merkezini kurduklarını ifade etti. Şahin, göreve geldiği günden beri gençlere ve çocuklara yönelik projelere imza attıklarını belirtip “Midyat artık kütüphaneler şehri olmuştur” dedi. Uluç ailesi adına Hıncal Uluç’un ağabeyi Öcal Uluç da törende konuşarak büyük onur ve guru duyduklarını belirterek, Hıncal’ın kitaplarını ve daktilosunu kütüphaneye bağışladıklarını söyledi. Uluç, babaları Fuat Uluç’un 13. Dönem Mardin Milletvekilliği yaptığını da sözlerine ekledi.