İzmir'in bir semtine adını veren ve 1895 ile 1907 yılları arasında İzmir Belediye Başkanlığı görevini sürdüren Eşref Paşa'nın ismini pek çok okuyucumuz duymuştur.

İzmir'in ilk Belediye Başkanı olarak, kayıtlarda,Yenişehirlizade Ahmet Efendi 'nin adı geçmektedir (1875). Eşref Paşa ise, bu tarihten 20 yıl sonra Evliyazade Hacı Mehmet'in istifası üzerine vekaleten belediye başkanlığına atanır. Bu görevlendirme, daha önceden Sadrazamlık da yapan dönemin İzmir Valisi Kıbrıslı Mehmet Kâmil Paşa'nın, bir Osmanlı bürokratı olarak Eşref Paşa'yı tanıması ve ona güvenmesi nedeniyle yapılmıştır. Esasında bu atama ilgili mevzuata aykırıdır çünkü Eşref Paşa, vilayet meclisi üyesi olarak belediyede asli bir göreve sahip değildir ancak İzmir'e o kadar çok hizmette bulunur ki, iyi ki atanmış diyoruz: Fevzipaşa Bulvarı'ndan İkiçeşmelik Yağhaneler caddelerine, Eşrefpaşa Camii'nden iskana açtığı kendi adını taşıyan taşıyan semte, kayıt dışı ekonominin kontrolünden esnafa vergiye, bugün Sağlık Müdürlüğü hizmet binası olarak kullanılan Gureba-i Müslimin Hastanesi'nden ilk belediye zabıta ve temizlik servislerinin kurulmasına kadar pek çok hizmet ile İzmir, onun sayesinde tanışır.

İLKLER..
Eşref Paşa bir Osmanlı bürokratı. Bursa Tabur Ağalığı, Bağdat Alaybeyliği, Şam Vali Muavinliği sonrasında İzmir'e tayin olur ve İzmir'de mutasarrıflık, polis müdürlüğü ve Meclis-i İdare-i Vilayet üyeliği görevlerinde bulunur. 1895'te, kendisini önceki görevlerinden tanıyan Vali Kamil Paşa tarafından belediye başkanlığına ataması yapılır. Hemen bir komisyon kurarak yetersiz olan Gureba-i Müslimin Hastanesi'nin bitirilmesi ve genişletilmesi çabalarına girişir ve öncü olarak 10 Osmanlı Lirası ile ilk bağışçı olur. Arap Fırını Caddesi'ni Napoli taşları ile döşetir.
Arabacılar dahil şehir esnafı için ücret ve fiyat tarifesi belirler, ekmek ve et için konulan narh denetlemesini düzenler. Emeklilik hakkı bulunmayan belediye çalışanları için döneminin ilk örneği olarak tekaüt sandığını kurar. Belediye doktorluğu kadrosu ihdas eder ve şehrin temizliği için ilgili şubelerine yeni işçi ve memur kadroları çıkartır. Bahriye Kolağalarından mühendis İsmet Bey'e şehrin haritasını çizdirir.

SAAT KULESİ
1901 yılında, II. Abdülhamit'in tahta çıkışının 25 yılı münasebeti ile şehir için bir simge yapı olarak saat kulesi inşa edilmesine karar verilir ve bir komisyon kurulur. Komisyonda, Eşref Paşa dışında İzmir Valisi Kıbrıslı Kamil Paşa ve Bahriye Mirlivası Said Paşa da yer alır.
Toplantı sonrasında, İzmirli Mimar Raymond Charles Pere'in, 25 metre yüksekliğindeki kuzey Afrika motifleri barındıran kesme taş ve mermerden oluşan tasarımı uygun bulunurak kendisine inşaat izni verilir. Kulenin saati de Alman İmparatoru II. Wilhelm tarafından hediye edilir. Pere, Karşıyaka'daki St. Helen Kilisesi'nin de mimarıdır. Bu kilisede, doğumu sonrası vaftiz edilen Edouard Balladur'un da yıllar sonra Fransa'da başbakan olduğunu burada belirtelim.
Pere, hem bu kilisede hem de Aziz Polikarpus kilisesi için vitray resimler de çizmiştir. 15 Ekim 1929 yılında İzmir'de vefat etmiştir. Eşref Paşa, şehrin ulaşım ağı için Fevzi Paşa Bulvarı'nı planlar, Konak- Punta-Halkapınar tramvay hattını gerçekleştirir. İkiçeşmelik'ten Yağhaneler'e uzanan bugün de kullandığımız caddenin açılmasını sağlar. Eşrefpaşalılık, bilindiği gibi,argo litaretüründe lümpenlikten kabadayılığa kadar giden spektrumda çok geniş anlamlar ihtiva eder.
Bizler Eşrefpaşalılık olmasa bile Eşrefpaşa semtini seven İzmirliler olarak, kentimize birçok hizmetlerde bulunmuş olan Eşref Paşa'yı minnetle anıyoruz.