Dünyadan uzak deryaya yakın, ve dünyadan uzak deryaya yakın gezegen köşelerinde hayatını idame ettirmeye çalışan Göztepelilerin ömründen 14 gün daha geçerken… 

***

Gözümüzün bebeği Göztepe… Öne geçtikleri Pendikspor maçında… Taraftara, Sports Republic’in ve Sayın Rasmus Ankersen’in, devre arasında forvet almadaki muhteşem becerisini milyon kez daha sevgiyle andırarak… Birbirinden becerikli forvetleriyle, sürü sepet tane kaleciyle karşı karşıya pozisyon ve penaltı dahil bir dünya golü kaçırdıktan sonra… Sürekli geride kapanmanın beklenen, oldukça yüksek olasılıklı sonucu olarak, son anlarda kaza golünü yiyiverince… Fitbolda “Play off olur mu?” sorusuna yanıt, bir kez daha “Zor bre dostum…” oldu. Göztepe’nin öne geçtiği anlarda topun arkasına geçip, topu da sürekli rakibe bırakması genelde hüsranla sonuçlanıyor… Pek çok Göztepeliye göre, en iyi savunmanın ofans olduğu gerçeği unutulmadan ileride basılması durumunda, işlerin kötü gitme olasılığı çok daha az olacaktır. Bütün bunlar olurken, yine pek çok Göztepeliye göre, orta hakem Oğuzhan Aksu ve video yardımcı hakem Serkan Tokat (anladık orta hakem süzemedi, VAR hakemlerinin  de atlamasını ise iyi niyetle algılamak ne yazık ki imkansız)  Kvasina’nın kafasına ceza sahasında yapılan kafa vuruşunu göremeyerek, bir net penaltıyı atlamış oldular.

***

Emeği geçenlere teşekkür ederek, Göztepe Camasının bu seneki temel mutluluk kaynağı Göztepe Voleybola özet geçersek… Önce ezeli rakip Karşıyaka’yı deplasmanda mağlup edip, Göztepelilere yüksek bir endorfin seviyesi sağladıktan sonra…Grup ikincisi Edremit Belediyespor’u da oldukça yoğun bir seyirci desteği ile 3-0 ile geçerek, üst lige çıkabilmek için mücadele etmek üzere, play offa grup lideri olarak gitmeyi büyük oranda garantilemiş oldular. Göztepe Hentbolde ise takım, önce Antalya Gazi Spor Kulübü’nü, ardından da Sakarya Belediyespor’u geçerek bulunduğu ligde kalma olasılığını oldukça artırmış oldu.  

***

Bütün bunlar olurken… Yüzyılın bitmeyen senfonisi haline gelen Torbalı’da, Göztepe’ye tahsis edilmesi planlanan arazide bir türlü nihayete erilememeye devam ediliyor… Açılalı yaklaşık 3 sene olan Gürsel Aksel Göztepe Stadı’ndaki kapalı ticari alanlar da Göztepe’ye hala tahsis edilemedi. Göztepe, hem voleybol hem hentbol hem de basketbolde antrenman yapacak salon problemi yaşamaya devam ediyor. Bütün bunlar yetmezmiş gibi Göztepe yelken tesislerinin de yıkımla tehdit edilmesini, normal bir aklın anlaması kolay değil… Bu konuda ilgili bütün kurumları aklı selime davet ediyorum…

*** 

Velhasıl-I kelam… Göztepe, futbolda hangi ligde olursa olsun, bu ülkede Dörtlü Oligarşi ardından sayabileceğiniz ikinci dört içindedir taraftarı ve kupaları dahil bütün değişkenleriyle… Voleybolda ve hentbolde ise yine bu şehre geçmişte en üst lig ve Avrupa Kupaları deneyimi yaşatmayı başarıldığı unutulmamalıdır. Yelkende ise Göztepe, yıkılması istenen tesislerinde dünya şampiyonası düzenlemeye talip olup organizasyonu alabilecek güçte olup, ülkenin en önde gelen kulüplerinden biridir. İzmir’in gururu Göztepe’ye, İzmir’in üvey evladı muamelesi yapmaya kimsenin hakkı yoktur.