Bir işveren okurumuz soruyor: “İşyerimde çalışan işçilerden birinin ürettiğimiz mala koyması gereken maddeyi kasten koymayarak malın hatalı üretimine neden olduğunu, olaydan 6 ay sonra öğrendik. Olayın üzerinden 6 ay gibi bir zaman geçmesine rağmen bu işçimizi tazminatsız olarak işten çıkartabilir miyim?”
Daha önceki yazılarımızda da belirttiğimiz gibi 4857 sayılı İş Yasası’nın 24 ve 25'inci maddelerinin 2'nci bentlerinde “Ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri” başlığı altında işçi ile işverene iş sözleşmesini haklı nedenle feshetmeye ilişkin düzenlemelere yer verilmiştir. Yine aynı yasanın 26'ncı maddesinde “24 ve 25'inci maddelerde gösterilen ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan hallere dayanarak işçi veya işveren için tanınmış olan sözleşmeyi fesih yetkisi, iki taraftan birinin bu çeşit davranışlarda bulunduğunu diğer tarafın öğrendiği günden başlayarak altı iş günü geçtikten ve her halde fiilin gerçekleşmesinden itibaren bir yıl sonra kullanılamaz. Ancak işçinin olayda maddi çıkar sağlaması halinde bir yıllık süre uygulanmaz.” hükmü bulunmaktadır.
Maddedeki hüküm dikkate alındığında işyerinde üretilen mala koyması gereken maddeyi kasten koymadığı belirlenen bir işçinin iş sözleşmesini yasanın 25'inci maddesinin 2'nci bent (e) fıkrasına göre haklı nedenle ve derhal feshetme hakkı bulunmakta olup, okurumuzun olayında her ne kadar işçinin üretilen mala koyması gereken maddeyi koymayarak hatalı üretime sebep olduğu hususu olayın olduğu tarihten itibaren 6 işgünü içinde belirlenmemiş ise de olay tarihinden itibaren bir yıl içinde işçinin fiilinin öğrenilmesi nedeniyle işverenin olayı öğrendiği zaman iş sözleşmesini derhal fesih hakkı doğar.
Ayrıca ahlak ve iyiniyet kurallarına aykırılık sebepleriyle iş sözleşmesinin bildirimsiz ve tazminatsız olarak altı işgünü ya da bir yıl içinde fesheden işçi ya da işverenin uğradıkları zararı tazmin ettirme hakları da bulunmaktadır. Ancak bu tazminatın istenebilmesi için fesheden tarafın bir zararı ve bu zarar ile feshe gerekçe gösterilen olay arasında nedensellik (illiyet) bağının bulunması gerekir. Yine maddi ya da manevi tazminat, hak düşürücü süre içinde bildirimsiz fesih hakkını kullanan tarafın iş sözleşmesini feshetmesi sonucu zarara uğraması durumunda söz konusu olabilir. Örneklemek gerekirse iş sözleşmesinin feshi sonucu diğer tarafın ağır kusuru ya da şeref ve haysiyet kırıcı sözleri nedeniyle orunu kırılan, elem ve acıya uğrayan tarafın söz konusu tazminatı istemesi gerekir.