Yaşadığımız dünya ile ilgili umutsuzluğa düşüyoruz kimi zaman. Gördüklerimiz ve duyduklarımız, bizi yarın yeniden başlayacak gün için karamsarlığa itebiliyor. Sanırım böyle anlarda motivasyonumuzu kaybetmemek için yeni kaynaklara, yapılan güzel işlere, parlak fikirlere ve bizi anlayabilecek insanlara ihtiyaç duyuyoruz. Ya da sosyal medyadan insanların hayatlarını dikizleyip, kendimizi anlamsız şeylerle oyalayıp sorunları görmezden geliyoruz. Ben daha çok üretmeyi tercih edenlerdenim ama siz kendinizde bu gücü bulamayabilirsiniz ya da ne yapmak istediğinizi bilemeyebilirsiniz.
***
Şimdi sizi, ortadaki sorun yumağından birkaçını önüne çekip onları çözmek için emek harcayan genç bir arkadaşımızla, Ece Çiftçi'yle tanıştırmak istiyorum. Ece Çiftçi, 23 yaşında. Annesi öğretmen, babası avukat... Urfa’dan Nepal’e uzanan ve çocukların hayatına dokunan SosyalBen’in kurucusu. Geçtiğimiz gün “genç kadınları” bir araya getiren Girls20'de kendi bakış açısı ve deneyimleriyle Türkiye’deki kadınların sorunları anlattı. Girls20 tabii ki yeni kurulan bir pop müzik grubu değil. Dünyanın en büyük 20 ekonomisinin liderlerinin bir araya geldiği ve bu yıl Almanya'da yapılacak olan G-20 zirvesinin alt komitelerinden biri. Girls20'ye 20 ülkeden 18-23 yaş arasındaki genç kadınınlar davet ediliyor ve burada kadınların sorunları konuşuluyor. Bu zirve sonrasında bir rapor çıkacak ve bu rapor G-20 liderlerine sunulacak. Ve bu toplantılardan sonra da çalışmalar devam edecek. Umarım bu çalışmalar sürdürülebilir olur.
Ece'nin lisede okurken kurduğu hayalle büyüyen SosyalBen Vakfı, 7-13 yaş arası dezavantajlı çocuklara dans, drama, spor, yaratıcı yazarlık, resim, müzik ve benzeri eğitim çalışmaları yapıyor. Türkiye’de 350 gönüllü ile 54 ilde örgütlenmişler. Moğolistan’dan Edirne’ye farklı ülke ve şehirlerdeki çocuklara ulaşmak için SosyalBen gönüllüleri ürettikleri veya tamamen kendi tasarımlarını yaptıkları ürünleri satarak kaynak yaratıyor. Bugüne kadar şemsiye, bileklik, defter, kupa gibi ürünler satarak ve bağışcıların yardımlarıyla binlerce çocuğa ulaşan SosyalBen, Türkiye’deki örnek sosyal girişim modellerinden.
***
Diyelim ki uluslararası daha büyük bir projenin içinde yer almak ve dünyada açlık yaşanan yerlerdeki insanlara ulaşmak ve onlara yardım etmek istiyorsunuz. O zaman www1.wfp.org adlı siteyi incelemenizi tavsiye ederim. World Food Programme yani Dünya Gıda Programı (WFP) her yıl yaklaşık 80 ülkede 80 milyon insana yardım ediyor. Dünya çapında dokuz kişiden biri hala açlık sorunu yaşarken buna kayıtsız kalmamak çok önemli. Herhangi bir günde, WFP, hareket halindeyken 5.000 kamyon, 20 gemi ve 70 uçak bulunduruyor ve ihtiyaç duyanlara yiyecek ve diğer yardımlar sağlıyor.
Belki bu yardım orduları içinde yer almak siz de istersiniz. Dünyanın her yerinde size ihtiyaç var. Hayatı daha anlamlı kılabilmek ve daha yaşanabilir bir hale getirmek için sen de bir adım at...
Yaşamak kadar yaşatmak da güzel
Geçtiğimiz günlerde Kan Ordusu Kanser Derneği ile tanıştım. Kan Ordusu Kanser Derneği; ülkemizde gerçekleşen her türlü sağlık sorunu ve çaresizliğin temelinde "yoksulluk" olduğunu fark ederek bu sorunların çözümüne katkı sunmak ve çocuk sağlığına bilinç kazandırmak amacıyla 9 arkadaşın öncülüğünde 2015'te İzmir'de kurulmuş. Çocuk hakları protokolünün ana teması olan "çocuğun yüksek yararı" ilkesini benimseyerek çocuklar için çalışıyorlar. Siz de bu bayram birilerine güzel ve anlamlı bir hediye vermek isterseniz "Kan ve Trombosit Gönüllüsü" olabilirsiniz. Ya da çocukların tedavisi için bağışta bulanabilir, fitre ve zekat borcunuzu SAĞLIK ve UMUT olmak için ayırabilirsiniz. Düğün davetiyelerinizi çocuklara emanet edebilirsiniz. 73 çocuk bir adım ötenizde. Onlara www.kanordusukanserdernegi.com adresinden ulaşabilirsiniz.