Hukuk yoluyla Dünya Barışı konulu konferansın üçüncüsü 10 Temmuz 1967’de Cenevre'de yapıldı.Bunun ardından da Bakanlar Kurulu kararı ile 10 Temmuz 1967 tarihinde 10 Temmuz Dünya Hukuk Günü ilan edildi.

Ancak bu ilkelere rağmen zaman zaman  hukuk dışı uygulamalara rastlıyoruz.10 Temmuz Dünya Hukuk Günü: “Demokrasinin temel kriteri, laiklik ve eşitliktir.

İstanbul Baro Başkanı Nazan Moroğlu Hukuğun  sadece bireyler için değil, toplumlar, ülkeler ve dünya için barışın sağlanmasında büyük önem taşıdığını belirterek hukuka bağlılık, kurallara uymak barışın temel şartı olduğunu söyledi ;

“ Bir ülkede hukukun üstünlüğünün sağlanması, demokrasinin yaşatılması için, herkesin insan haklarından eşit olarak yararlanması ve devletin temelinin laiklik ilkesine dayanması önemlidir. Laik olmayan yönetimlerde demokratik olmayan yaşam biçimleri görülür. Örneğin; -Kadın erkek eşitliği göz ardı edilir, eşit haklar tanınmış olsa bile yaşama geçirilemez; -Devlet bütün inançlara eşit mesafede davranmaz, ayrımcılıklar önlenemez.Demokrasinin temel kriteri, laiklik ve eşitliktir”

Çağdaş demokrasilerin ön koşulu olan laiklik ilkesi tanımlanırken temel olarak devletin akla ve bilime dayalı olarak yönetilmesi koşulu ile devlet ile din işlerinin ayrı tutulması önemle vurgulanmaktadır.

Laiklik, farklı görüşlerin bir arada yaşamasını sağlayan bir uzlaşma modelidir. Nüfusunun çoğunluğu Müslüman olan bir toplumda laiklik olmadan demokratik düzen kurulamaz, insanlar arasında eşitlik sağlanamaz.

Eğitimin, siyasetin, aile ve toplum yaşamının ve hukukun akla ve bilime dayalı olarak yönetilmesi ve uygulanması gerekir. Eğitim ve adalet başta olmak üzere kurumsal yapılardan herhangi birinin laik niteliğini kaybetmesi halinde diğer kurumların da laik niteliği sarsılmakta ve laik düzenin bozulmasına neden olur.

Son yıllarda Medeni Kanun gibi laik hukukun simgesi olan yasalar ile yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı göz ardı edilmekte ve Türkiye dünya sıralamasında  hukukun üstünlüğü açısından giderek gerilemektedir. Dünya Adalet Projesi tarafından yayınlanan  Hukukun Üstünlüğü Endeksi”nde Türkiye,140 ülke arasında 116’cı sırada yer almıştır.

Nüfusunun büyük çoğunluğu müslüman olan devletler arasında, hukuk ve devlet sistemini tam olarak laikleştirmeyi başarabilmiş tek ülke Türkiye Cumhuriyeti’dir. Laiklik ilkesi ülkemizde demokrasinin, eşitliğin ve insan haklarının, özellikle kadının insan haklarının güvencesidir. Kararlılıkla sahip çıkılması, korunması gerekir.

Haftaya yeniden buluşmak üzere hoşça kalın dostlar