Virüsten sonra işsizlik gündemde.Neredeyse her evde birden fazla işsiz var.
DİSK, Türkiye İstatistik Kurumu’nun verilerinin gerçek tabloyu yansıtmadığını belirtiyor:
“Ekonomide Kovid-19 depremi yaşanıyor. İşsizlerin ve pandemide farklı nedenlerle çalışamayanların sayısı 14 milyonu geçti. Ekonomik kriz ve sanayi üretimi ile büyümedeki daralmaya paralel olarak istihdamda daralma devam ediyor. Haziran 2018’de 28 milyon 752 bin olan mevsim etkisinden arındırılmış istihdam 769 bin kişi azalarak 2019’da 27 milyon 983 bine geriledi.Ağustos 2018’de 2 milyon 752 bin olan İŞKUR’a kayıtlı işsiz sayısı 1 milyon 293 bin artışla 4 milyon 45 bine ulaştı.”
***
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, işsizliğin Türkiye'nin en önemli sorunu olduğunu,işten çıkarmanın yasak olduğu dönemde işsizliğin arttığını söyledi: “İstihdam edilenlerin sayısının bir önceki yılın aynı dönemine göre 1 milyon 981 bin kişi azaldı. Türkiye'de çalışabilecek 5 kişiden 3'ü çalışmıyor. İşsiz sayısı 10 milyon 742 bin kişiye ulaştı. Bu tarihin en yüksek rakamı. Açıklanan verilerin sadece tarihleri doğru, rakamlara artık kimse inanmıyor.”
***
CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke de ekonominin günden güne çöktüğünü, yüzde 99’u hiçe sayan, yüzde 1’in kendilerini kurtarma kararlılığının çöküşü hızlandırdığını söyledi: “Ekonomik büyüme gerçekleri de bu hali yansıtıyor. Türkiye ekonomisi, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 9.9 küçüldü. Muhtemeldir ki iktidarı memnun edeceği düşüncesiyle istatistik ölçerler rakamın çift basamaklı olmamasından dolayı rahatlamışlardır. Oysa verinin azıcık altına baktığımızda büyük daralmaların ne derece yaygın halk kitlelerini etkilediğini görmek mümkün.”
Ekonomist Mahfi Eğilmez de korona virüs süreciyle iyice açığa çıkan olumsuz gelişmelerin yurttaşların birinci gündem maddesi olmaya devam ettiğini, iktidar partisi ve iktidar partisinin medya organlarının ekonomik olarak sıçramalar yapıldığını ileri sürse de gerçek rakamların aksini söylediğini kaydetti.
Hemen hatırlatayım Türkiye’nin kredi notu şimdiye kadar ki en düşük düzeye indirildi.
Bu arada Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü’nün okula ya da işe gitmeyen 15-29 yaş arası gençler sıralamasında Türkiye en başta yer aldı. Buna göre bu yaştakilerde ne okula ne işe giden gençlerin oranı yüzde 28.8. Aynı kategoride 20-24 yaş arasındaki gençlerin oranı ise yüzde 33.3. OECD ülkelerinin ortalamasının neredeyse iki katı.
Haftaya yeniden buluşmak üzere hoşça kalın dostlar.