Kavgası, dedikodusu, kaosu bol futbolumuzun en önemli eksiği ne biliyor musunuz?
Hesap…
Ondandır twitter ergenlerinin “Transfer de transfer” diye yaygara kopardığı sosyal medya rüzgarında kimsenin “Bu kulüplerin çoğu teknik iflasta, bu paralar nasıl ödenir” diye sormaması!
Ondandır siyasetinden komplo teorisine dek futbola dair her şey gündemin ilk sırasına otururken, futbolun ekonomisine, kulüplerin sürdürülebilirliğine kafa yoranların iki elin parmaklarını geçmemesi!
Neyse ki ‘futbolun bu çorak topraklarına’ yatırım yapanları kendi şehrimizde, İzmir’de bulabiliyoruz!
İZVAK’ta…
İzmir Spor Kulüpleri Birliği Vakfı, Türkiye’de herkesin diline yapışan “Bir kulübün Süper Lig’de yer alması kent ekonomisine ne kadar büyük katkı yapıyor biliyor musunuz” klişesine cevap vermek için kolları sıvadı.
2012 yılında Sheffield Hallam Üniversitesi’nin “Futbolun Manchester metropolüne ekonomik etkisini ölçmek için yaptığı araştırmanın bir benzeri, İZVAK ve İzmir Ekonomi Üniversitesi işbirliği ile İzmir’de yapıldı.
Türkiye’de bir ‘ilk’ olarak… Dünyadan örneklerle desteklenerek…
Gelelim araştırmanın detaylarına…
* Araştırmanın temelinde İzmir’in Süper Lig’deki tek temsilcisi olarak Göztepe yer aldı. Tabii bunun dışında Göztepe’nin yönetim şekliyle, futbol ekonomisine bakışıyla Türkiye’nin en farklı kulübü olması araştırmayı daha da özel hale getiriyor.
* Göztepe’nin maçlarının olduğu günlerde saha çalışmaları yapıldı, stat çevresindeki esnaflarla görüşüldü, istatistiki veriler oluşturuldu. Ardından Karşıyaka ve Altay’a ev sahipliği yapan Mustafa Denizli Alsancak Stadı’nda saha çalışması yapıldı.
* Göztepe bölgesindeki işletmeler, maç günü gelirlerinin belirgin düzeyde arttığını (yüzde 62), Göztepe’nin başarısının satışlarına olumlu yansıdığını, Göztepe Gürsel Aksel Stadı’nın inşasının cirolarını çok fazla düzeyde artırdığını dile getirdi.
* Alsancak Stadı’nda maç günü ciro artış oranı yüzde 56 olarak ölçüldü.
* Göztepe kulübünün ekonomik verileri de Süper Lig’in değerini ortaya koydu. Kulübün Süper Lig’e çıkışıyla birlikte futbol gelirleri 9 kat, ticari gelirleri 3 kat artış gösterdi.
* Göztepe 190 kişilik istihdamı, 6.5 milyon Euro değerindeki yerel tedarik ilişkisi ve her yıl ortalama 17-18 milyon Euroluk doğrudan piyasaya para girişi ile İzmir için bacasız bir fabrika konumunda. Futbolun kentin tanıtımına etkisi, marka gücü ve toplumsal sinerji gibi soyut katkıları da düşündüğümüzde, Göztepe’nin İzmir ekonomisine katkısı çok daha artıyor. Rakam, çarpan etkisiyle birlikte değerlendirildiğinde 80-85 milyon Euro’ya karşılık geliyor. Marka değerini de hesaba katıldığında toplam etki 100 milyon Euro’nun üzerine çıkabiliyor.
* Göztepe’nin yarattığı bu ekonomik etki, İzmir GSYH’sinin % 0.1’ine karşılık geliyor ve bu etki bir çok sektörü dolaylı olarak besliyor.
* Göztepe üzerine yapılan bu çalışma, diğer kulüplere simüle edildiğinde Karşıyaka ve Altay’ın Süper Lig’e çıkmaları halinde Göztepe’nin sağladığı gelir artışının yüzde 80-85’ine ulaşabileceği, Altınordu’nun ise yüzde 45-50’yi yakalayabileceği öngörülüyor. Bir başka ifadeyle İzmir’in metropolündeki 4 kulübün kent ekonomisine katkısı yıllık 300 milyon Euro’ya ulaşıyor.
Türkiye’ye örnek olacak, ileriki çalışmalara temel teşkil edecek araştırmanın İzmir’le ilgili verileri bunlar… Araştırmanın içeriğinde Borussia Dortmund’dan Barcelona’ya, Napoli’den Real Madrid’e, Premier Lig’den Serie A’ya, Bundesliga’ya kadar örneklerin, Deloitte Araştırma verilerinin yer aldığını da ekleyelim!
Sonuç mu?
Bu kenti yönetenler için farkındalığı artıran, hatta “Neyi gözden kaçırdığınızın farkında mısınız” dedirten bir araştırma bu…
300 milyon Euro’ya ulaşabilecek bu büyük potansiyel, geniş çaplı ve vizyoner bir bakış açısıyla ele alsak, spor ekonomisiyle İzmir’i büyütsek sizce de hoş olmaz mı?