İzmir'in kardeş kenti Sarajevo’da bulunan “Galerija 11/07/95 Srebrenica Exhibition” daimi sergisi, tam 10 yıldır Srebrenica'da yaşanan soykırımı dünyaya anlatıyor. Galerija'da, dünyaca ünlü fotoğraf sanatçısı Tarik Samarah’ın toplu mezarlardan çektiği fotoğraflar, soykırıma ilişkin belgeler yer alıyor.

Bosna Hersek’te 1992-1995 yılında yaşanan savaşın üzerinden 27 yıl geçti. Soykırımın sembol kentlerinden biri olan Srebrenica’da katledilen 8 bin 372 kişi için her yıl 11 Temmuz’da anma töreni düzenleniyor. Bu yıl kimliği belirlenen ve ailesinin onay verdiği 50 soykırım kurbanı için Potočari Anıt Mezarlığı’nda tören düzenlendi. Anıt mezarlığa defnedilen kurbanların sayısı 6 bin 721 oldu. Bu yıl İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Tunç Soyer, meclis üyeleri ve bir grup gazeteci meslektaşımız da anma ve defin törenini izlemek için Bosna Hersek'e, Srebrenica’ya gitti.

Törenin ardından bu ziyarette İzmir ve Sarajevo arasında “kardeş kent” protokolü de imzalandı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer Sarajevo Belediye Başkanı Benjamina Karić ile bir araya geldi. Ayrıca kısa bir süre önce de İzmir ve Karşıyaka arasında “kardeş kent” protokolü imzalayan Sarajevo’nun eski şehiri olarak anılan Stari Grad Belediye Başkanı Ibrahim Hadžibajrić’i de ziyaret etti. Bu ziyaretler Bosna Hersek’e gönül vermiş pek çok kişi gibi bizi de mutlu etti. Keşke iki dost ve kardeş ülke için yaşamı boyunca çalışan, savaştan kaçıp İzmir’e gelebilen çok sayıda Boşnak’a elini uzatan Ahmet Kemal Baysak da bu töreni görebilseydi diye düşündüm haberleri görünce. Eminim çok mutlu olurdu hem İzmir Büyükşehir hem de Karşıyaka belediyelerinin kardeşlik için attıkları önemli adımlara.

İZMİR'İ DE UNUTMADI
Bu yıl Srebrenica soykırımını 27. anma yılında İzmir’de de çok sayıda tören düzenlendi. Bosna Hersek’te, Avrupa’nın tam da ortasında yaşanan bu acı “unutulmadı, unutturulmadı” hatta farkındalık geçmiş yıllara göre daha da arttı. Rahmetli Ahmet Kemal Baysak sayesinde ilk kez 2006 yılında gazeteci olarak gittiğim ve izlediğim törenlerin ardından yıllar içinde o soykırımı yaşayan, sonrasında unutulmaması için çabalayan, yaşanan dramın hem Bosna Hersek’teki genç kuşaklara, hem de dünyaya anlatılması için çabalayan çok sayıda kişiyle tanıştım, röportaj yapma olanağı buldum. Bu röportajlar, Ahmet Kemal Baysak’ın kendi anlatımıyla yaşam öyküsünü de içeren ve uzun zamandır yayımlanmayı bekleyen “Bir Karşıyaka Beyefendisi Ahmet Kemal Baysak” kitabımda da yer alıyor.

SARAJEVO’DAN BİR FOTOĞRAFÇI
Bosna Hersek ziyaretlerimizde tanıştığım, röportaj yaptığım kişilerden birisi çektiği fotoğraflarla kendisini savaşı unutturmamaya adamış bir fotoğraf sanatçısı Tarik Samarah’tı. Sarajevo’nun kalbi Başçarşı’da yer alan Tarik Samarah’ın fotoğraflarından ve soykırıma ilişkin bilgi ve belgelerden oluşan daimi bir sergi olan “Galerija 11/07/95 Srebrenica Exhibition” açılalı on yıl geride kalmış.

Srebrenica soykırımında yaşamını kaybeden 8 bin 372 kişinin anısının yaşatılması ve korunması amacıyla ülkede açılan ilk anma galerisi olan mekan, 12 Temmuz 2012 tarihinde Srebrenica anma gününün ertesi günü kapılarını açmış. Dünyanın en önemli liderlerinin, savaş kurbanlarının yakınlarının, kenti gezmeye gelenlerin, araştırmacıların ziyaret ettiği sergi 300 metrekare alana kurulmuş. Gezenlerin ayrılırken artık bir “tanık” olduğu, müze ve galeri karışımı bir mekan burası.

Galeri Tarik Samarah’ın Srebrenica’daki toplama kamplarında ve toplu mezarlarda çektiği, belge niteliğindeki fotoğraflardan, video belgelerinden, soykırım haritasıdan, bugüne kadar bulunan toplu mezarların işaretlendiği haritalardan, portre ve katledilen insanların adları ve soyadları ile kurtulanların açıklamalarından oluşuyor. Sergideki fotoğrafların tamamı siyah-beyaz.

Onuncu yılında galerinin dış yüzeyine asılan Samarah’ın “Bebek” adını taşıyan fotoğrafı görenleri sarsmaya devam ediyor. Kolları, bacakları kesik, yüzünde kesikler bulunan bu oyuncak bebeğin bulunduğu yer, bir oyuncağın olmasını asla düşünemeyeceğimiz bir yer aslında. Fotoğraflanan oyuncağın bulunduğu yer, 2003 yılında Zvornik yakınlarında, 600’den fazla soykırımı kurbanının bulunduğu bir toplu mezar.

Başçarşı’da İsa’nın Kutsal Yüreği Katedrali’nin hemen karşısındaki binayı gezen herkes savaşın tanığı oluyor. Galerija 11/07/95 binası, Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığı’nın (TİKA) desteğiyle restore edilmiş gri renkli, soğuk ve hüzünlü bir bina. Asansöre binmek için kapıyı açtığınızda aynada kendi yüzünüzün yanı sıra Boşnakça, Türkçe ve İngilizce yazılmış o etkileyici cümle çarpıyor gözünüze:

'SEN BENİM TANIĞIMSIN'

Tarik Samarah, serginin bir çok yerinde yer alan Türkçe açıklamaların, Türk halkının savaşta ve sonrasında barış zamanı Boşnak halkına verdiği desteğe karşılık küçük bir jest olduğunu söylüyor. Serginin duvarlarında savaşın acı yüzünü yansıtan, toplama kamplarından çekilmiş çok sayıda fotoğraf yer alıyor. Bosna Hersek’in muhteşem doğası, yeşil ormanları, turkuaz akan nehirlerinin görkemi yok burada. Her şey siyah beyaz ve hüzün yüklü.

Bosna Hersek Fahri Başkonsolosu merhum Ahmet Kemal Baysak’la ziyaret ettiğimiz sergide söyleştiğimiz Tarik Samarah, “Galeriyi gezdikten sonra ve ne yaşandığını öğrendikten sonra duyarsız olamazsınız, olmamalısınız. Bilip de söylemezsen suç ortağı olursun”” diyordu. “”Amaç, buraya gelen ziyaretçinin olan biteni anlamasını sağlamak, onu da ilgilendirdiğini göstermeye çalışmak” diye sürdürüyordu sözlerini.

On yıldır tüm dünyaya Srebrenica’da, Bosna Hersek’te yaşananları, kuşatmayı, Srebrenicalı kadınların, çocukların acısını, soykırımı belgelerle anlatan daimi sergideki tüm fotoğraflar 2002-2004 yılları arasında çekilmiş. Sanatçı Samarah fotoğrafları analog fotoğraf makinesi ile ve siyah-beyaz çekmiş. Fotoğrafları çekerken her anın bir daha olmayacağını düşünerek deklanşöre bir kez basmış. Toplam 150 adet fotoğrafın sadece 72 tanesi medyada yer almış.

“Srebrenica’’da yaşanan katliamın hemen ardından, hala izleri taşınan olayları belgelemem gerekiyordu ki; tarihe geçsin. O anları çok fazla değiştiremezsiniz. En özel ve en gerçekçi olan ilk izlenimdir” diyen Samarah renklerin gerçekleri gizleyebileceğini, siyah-beyaz fotoğrafa bakan kişilere yalnızca gerçeği hissettirmeyi amaçladığını belirtiyor. Bu yıl onuncu yılını geride bırakan özel mekana ilişkin görseller ve bilgi için galerija110795.ba/tr/ sitesini ziyaret etmenizi öneririm. Site açıklamalar mekanın kendisinde olduğu gibi Türkçe de hazırlanmış. Sergideki fotoğraflar dünyanın bir çok yerinde ziyarete açılırken henüz Türkiye’ye gelmemiş.

KEMAL BAYSAK’IN DİLEĞİ
Bosna Hersek’ten söz açmışken rahmetli Ahmet Kemal Baysak’tan söz etmemek olmaz elbette. Bosna Hersek Fahri Başkonsolosluğu döneminde İzmir’den çok sayıda kenti Bosna Hersek’in farklı kentleriyle kardeş kent yapan, hatta protokolleri köye kadar indirgeyen Ahmet Kemal Baysak, 12 Ağustos 2012 günü Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer’i makamında ziyaret etmişti. “Seferihisar’ı da Bosna Hersek’ten bir kentle kardeş yapalım” dileğini iletmişti Soyer’e. O ziyarette Soyer, kardeş şehir ilişkilerinin genellikle sözde kaldığını, ilişkilerin geliştirilemediğini söylemişti. İlişkilerin heyetlerin karşılıklı ziyaretleri düzeyinde kaldığını anlatan Tunç Soyer, “Biz kardeş şehir ilişkilerinin içinin doldurulmasından yanayız” demiş, “ Cittaslow ağında Bosna Hersek’ten bir şehir yok. İlişki kuracağımız kardeş şehrimizin CittaSlow kriterlerini taşımasına, hatta ülkenin ilk sakin şehri olmasına katkı sağlayabiliriz” diye sürdürmüştü sözlerini. Bu sözlerin üzerinden on yıl geçtikten sonra bu kez İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olan Tunç Soyer, rahmetli Ahmet Kemal Baysak’ın dileğini gerçekleştirmiş oldu.

Yeni bir Boşnak derneği kuruldu
19. Yüzyıl'ın sonlarında Balkanlar’dan anavatana göç eden Boşnaklar’ın İzmir’de ilk yerleştiği bölgelerden biri olan Çiğli’de yeni bir Boşnak derneği kuruldu. Temmuz ayının başında kurulan Ege Bosna Hersek Kültür ve Dayanışma Derneği’nin (EBOSHERDER) başkanlığını yaşamını uzun yıllardır Çiğli’de sürdüren Boşnak kökenli Kasım Bakırcı üstlendi. Mehmet Atilla Baysak, Şengül Baysak, Ferhat Ersay, Celal Bakırcı, Ömer Özdemir, Hakan Karahan, Murat Pazarcı, Küçükçiğli Muhtarı Ebru Kayacıoğlu, Erdal Babaoğlu, eski Çiğli Muhtarı Kenan Ersoy, Tayfun Güleç, Uğur Evrener, Muammer Diyar ve Bahattin Kılıç derneğin kurucuları arasında yer aldı. Ege Bosna Hersek Kültür ve Dayanışma Derneği, Ege Bölgesi’nde yaşayan Boşnaklar arasında daha fazla iletişimi sağlayacak, gelenekleri yaşatacak festival, panel, sözlü tarih çalışmaları, kitap gibi projeler de üretecek. İzmir’de Boşnak adetlerinin giysileri, eşyaları, dili, yemekleri ve tatlılarıyla yaşatılabileceği sürdürülebilir ve uluslararası nitelikte kalıcı bir “Boşnak Anıevi” oluşturacak.