Bilinen o ki, iki milyar önce gök boşluğunda dünya yoktu. Evet, iki milyar önce gök boşluğunda bir yenilik var oldu. Bu yenilikte dünyamızdır. On milyar yıl sonra da olmayacağı ifade ediliyor. Kısacası buna göre, sekiz milyar yıl daha bu dünyanın gündeminde insan olacaktır. Şarkılarda söylendiği gibi "Dünya dönüyor, biz istemesek te". Dolayısı ile insanoğlu her gün bir evvelki günden daha öteye gitmek, kendi kendisini sürekli aşmak isteyen bir çabanın, düşüncesi içinde.
Kitaplığımın raflarında gezinirken Orhan Hançerlioğlu'nun "Düşünce Tarihi" adlı eseri dikkatimi çekti. Hançerlioğu, 383 sayfalık ese
rinde bunu böyle anlatıyor. Ben de diyorum ki; Dünyanın kurulduğu günden bugüne hangi fikir aşamalarından geçtiğini, dinlerin ve toplumların nasıl düşündüklerini öğrenmek isteyen, Hançerlioğlu'nun kitabındaki sayfaları çevirerek merdivenlerden yükselebilir...
***
Sık sık "Erdem" ve "Erdemli olmak" üzerine günümüz siyasetinde laflar edilmektedir.
Protagoras' a göre salt, "Kesin bir erdem ölçüsü yoktur. Kişinin erdemi kendine göredir. Kesin doğrulukta bir töre (ahlak) ölçüsü koyamayız, ancak kendi doğrumuzu savunabiliriz. Duyularımızla elde ettiğimiz bilginin dışında başkaca bir bilgiye erişemeyeceğimiz için, ilk nedenleri araştırmak boşunadır. İnsan kendisi için erişebilecek tek şeyle, kendisiyle yetinmelidir. Erdemli olmak kendisini yönetmektir. Felsefe, erdemli olmak sanatıdır. Mutlu olmak da hem kendini hem başkalarını yönetmektir. İnsan kendi mutluluğunu kendi yaratır."
Düşence Tarihi'nin sayfaları arasında gezinirken şu ifade dikkatimi çekti: " İnsan her şeyin ölçüsüdür. " Bu ölçüye göre "İdealizmde, geniş anlamda, her türlü varlığı düşüncenin ürünü ya da düşüncenin kendisi sayan bütün öğretileri kapsar. "
Peki, Platon'a göre "güzel olan" nedir?
Platon'a göre "gerçek olan güzel kadın değil, güzelliktir. Güzellik ya da güzellik kavramı, her türlü güzel olan nesneden çok daha gerçektir; çünkü sonsuzca süreklidir, ölümsüzdür. Güzel kadın ölüp gider ama, güzellik ölmez. "
***
Şimdi bana dönüp "Felsefe yapma" diyebilirseniz.
Peki hemen günümüze dönüp siyasetimizi "yönetenlerin yönetimlerine" baktığımızda acaba neler söyleyebiliriz? Düşünce Tarihi içinde bunları değerlendirebilirsiniz.
Siyasette "Vakit tamamdır" diyen Devlet Bahçeli'nin yayınlanan yeni videosunu nasıl değerlendirdiniz? ...
Başkan Erdoğan "Suriye'de eksik kalan halkaları" nasıl tamlamayı düşünüyor?
ABD kabinesinde İsrail yanlıları bulunurken, Trump harekâta nasıl bakıyor?
Sınır ötesi harekât yapılabilir mi?
Siyasette otobüs tartışması!
Siyasette bir öyle, bir böyle!
Muhalefete göre, Erdoğan "Atatürkçülük gömleğini mi giyiyor?"
"Kim daha Atatürkçü?"
Ve daha durun!
Nerede duracağı belli olmayan Belediyelere "Kayyum atamaları" var. Yeni atamalar olur mu?
Muhalefet lideri Özgür Özel'e göre başka operasyonlara hazırlanıyorlar!
Özel, Seçilmiş Belediye Başkanlarının yerine geçen atanmışlara "Kayyum değil, Şeytan ?" demeye getiriyor!
Ve bir de "Etki Ajanlığı" yasa tasarısı yolda imiş! Ama son dakikada, teklifi yenilemek üzere geri çekmişler!
Muhalefetin de dediği gibi "Tuhaf bir gündem" kol geziyor!
Bahçeli, Erdoğan'la ilgili bir soruyu soran gazeteciyi tersliyor!
Muhalefete göre; hepimiz bu "etki ajanı" yasası ile "ajan" damgası yiyebiliriz!
Muhalefet bu olanları "İnsanları sindirmek, korkutmak" olarak değerlendiriyor!
İnşallah sonumuz hayırlı olur.