Dünyadan uzak deryaya yakın, deryadan uzak dünyaya yakın, gezegenin bilinen ve bilinmeyen köşelerinde hayatını devam ettirmeye çalışan devran sakinlerinin bir kısmı kendini idame ettirmeyi başarıp ömürlerine devam ederken… Bir kısmını depreme kurban verdiğimiz yaklaşık dört haftalık sürecin ardından…
***
Yine yeni yeniden aynı şeyleri yazmaya ve konuşmaya başladığımız büyük yer sarsıntıları… Kelimelerle tarif etmesi zor acılara, maddi ve manevi zarara neden oldu…. Olanlar ister istemez bir kez daha, hayat ne kadar boş diye düşündürüyor…. Birilerinin işini iyi yapması ya da yapmamasının son nefesimiz ile kelebek etkisini… Hayatımızın nasıl ince bir iplik ile gerçekliğe bağlı olduğunu… Ne kadar tesadüfen yaşadığımızı…Ertesi gün için plan yaparken.. 24 saat sonrasını görüp göremeyeceğimizin hep bir “?” olduğunu… Yerkabuğu bize bir kez daha hatırlattı…
***
Diğer yandan, acı düştüğü yeri yakıyor, biz yas tutsak da, sonraki 7+ şiddetindeki depremi beklerken alem dönüyor… Göztepe ise hentbolde mağlubiyetlere devam ediyor yaptıkları transferler kümede kalmaya yetecek mi göreceğiz. Voleybol ise play offa doğru adım adım yaklaşıyor… Lokomotif fitbola gelirsek, dört haftayı iki galibiyet (Erzurumspor ve Bandırmaspor) iki mağlubiyet (Sakaryaspor ve Gençlerbirliği) ile geçirdiler… Son Gençlerbirliği maçına kısa değinmek gerekirse… Maç başında Göztepe’nin sağından 5-6 kez geldiler, teknik ekip izlemekle yetindi… Golü yediler en sonunda ve çıkaramadılar… Takım bir kez daha Şakir Özkayımoğlu’nun deyimiyle “Forvet… Anlıyor musun?” diye seslendi, Sports Republic, sayın Dragan Solak ve Rasmus Ankersen dahil bütün Göztepe paydaşlarına… Buna karşı siz bu yazıyı okuduğunuzda transfer kapanmış olacak… Muhtemelen gol atamayan ama çalışkan forvetleriyle bitirecek gözümüzün bebeği ligi… Neyse ki 30 puanı buldular ve lig bitinceye kadar 9-10 puan daha alabilmeleri imkansız gözükmüyor. Play offu da en çok taraftar istiyor gözüküyor. Gençlerbirliği hakkında bir iki cümle etmek gerekirse… Bu transferleri sezon başında yapsalar muhtemelen şampiyonluğa oynarlardı… Şu anda ise ancak ligde kalmayı tartışıyorlar.. Türk fitbolunun değişmeyen gariplikleri…
***
17000+ binanın yıkıldığı belirtilirken, şu an için resmi ölüm sayısı 8500+ yaralı sayısı 49000+ durumda… Bu kocaman yara ne kadar zamanda iyileşir? Direkt indirekt sonuçları, normal hayata dönüş süresi, Suriyeli göçmenler, yeni nüfus dağılımı, seçimin güvenliği, bölgenin güvenliği, fitbol ve diğer liglerin idamesi nasıl ve ne şekilde olur??? Tahmin etmesi, ön görmesi cok zor ve endişe verici… Benzeri ya da başka sebepten dünyamızı değiştirmezsek, göreceğiz…
***
Bütün bunlar olurken, her depremde olduğu gibi en hızlı refleksi spor camiaları gösterdi. Göztepe dahil emek veren bütün taraftarlara/camialara teşekkürler.
***
Kapatmadan önce, değerli ağabeyim Özant Önçağ’ın depremzedeler yararına, Göztepe’nin uzaklardaki arkadaşı haline gelen Southampton ile hazırlık maçı yapması önerisini bir de basın yoluyla aktarmış olayım Sports Republic’e…
***
Velhasıl-I kelam… Ölümün 50’nin karesinden çok çok fazla tonunun mevcut olduğu kaderimiz, coğrafyamızda… Kocaeli depreminden beri toplanmakta olan deprem vergileri nerelere harcandı sorusunun cevabını öğrenebilmeyi çok isterdim… Depremde yaşamını kaybedenlere Allah’dan rahmet, yakınlarına başsağlığı, hala enkaz altında canlı olup direnmeye çalışanlara güç kuvvet diliyorum.. Aynı şeyleri yaparak farklı bir sonuca varamadığımız için, bir sonraki >7 şiddetindeki depremde kimleri kaybedeceğiz -neyse ki- ön göremiyoruz… Ulusal çapta iktidarların etkisinden bağımsız çoklu denetimli bir inşaat kontrol yapısı geliştirilebilir mi? Her ne kadar bizim görüp göremeyeceğimiz bir “?” olsa da, bir gün mutlaka…