1965’ten 2025’e dek 60 yıllık bir yazın yaşamı!  İlk şiirlerimin 1965 yayımlandığı SANAT DÜNYASI ve ÇELE dergilerini ölçü alınca, bir de baktım 2025’te 60 yıla ermişim! Şaşırdım mı? Bu da bir ömür…

Dergilerle, kitaplarla, şiirlerle, yazılarla elim kaleme değiyorsa, kağıtlara dokunuyorsa, tuşlara basıyorsa kıvancım, gönencim doruk yapmaz mı?

Bunca yılın içinde dostluklar, ayrılıklar, buluşmalar, hüzünler, acılar, umutlar, sevinçler, beklentiler, bellekte belgelenen anılar…

Yaşam serüveni bir bakıma.

Gaziantep Oğuzeli, Ceyhan, Urfa, Ankara, Diyarbakır, İzmir… TRT’de habercilik yaptığım 34 yılda ülkemin daha nice kentleri… Şiir hep yanımda oldu. Ben hep şiirin peşinde, yazının içinde…

                                                      ***

İnsana sunulan en güzel şey yaşamak… Her haliyle seviyorum yaşamı.

Ayrımına vardığım, çocukluğumu yaşadığım, gençlikten olgunluğa evrildiğim, yaş almalarla yaşama tutunduğum, umutlandığım, sevgilerle taçlandırdığım, fotoğraflarla kayıtlandığım uzun zaman kesitimi nasıl sevmem, nasıl değerli bulmam… Olanağı var mı?

Yazmak da sevmek gibi emek ister. Daha ilk kalem oynatmalarımdan, 16 yaşımdan, bugüne dek süren yaşamımda şiire ve yazıya bulaştığım için kendimi ayrıcalıklı sayarım.  Erdemli, özgüvenli, içtenlikli, incelikli, sevecen olmanın da sorumluluğunu üstlenirim.

Yirmili yaşlarımda iki derginin sorumluluğunu üstlendim Ankara’da.  Söyleşiler, şiirli buluşmalar, tiyatrolar, dinletiler, sergiler eksik olmazdı. Kitaplar, yazın-sanat dergileri ilgi görür, okunur, satışı da çok olurdu.

İzmir’e geldiğim 1977’den bugüne 48 yıl geçmiş. Yeniden şiirle buluştuğum, dostlar biriktirdiğim, uzun yıllarımı yaşadığım, 1998’de  YÜREK SÖYLENCESİ’yle kitaplı yaşama başladığım kent İzmir.

Bugüne dek yayımlanan kitaplarımın hepsi İzmirli.

Nicedir yayımlamayı düşündüğüm bir kitabımı da bu ay içinde kucakladım: ÖYLE BİR KALIR ZAMAN  Kİ… ŞEY KİTAP Yayınları Genel Yayın Yönetmeni Önder Birol Bıyık kitabımın adını seçmem ve belirlememde bana destek oldu. Ona teşekkür ederim. Ayrıca titiz editörlük çalışmasıyla Özlem Avcı Erakman’a da…

                                                      ***     

Bir şarkının sözlerine çağrışım yapar mı diye kaygılandım önce. Öyle bir zaman geçer ki evet; ama bir de zamanın kalıcı olan, belgelenen, yazılı olarak dergilerde, gazetelerde duran yazılar, sözler, paylaşımlar var. Kitaplarımla, kimliğim, kişiliğim, yazın serüvenimle ilgili bu yazıların kalıcı olması, geleceğe taşınması bağlamında kitaplaşmasını istedim.

Benim için yazan, ancak şimdi yaşamda olmayan Halim Yağcıoğlu, Mehmet Çınarlı, Talat Kırcan, İsmet Kemal Karadayı, Sina Akyol, Timuçin Özyürekli, Ayhan Can, Fevzi Günenç, Mehmet Genç, Fehmi Salık, Rahim Gür, Hikmet Altınkaynak… gibi yazın emekçilerini saygıyla, sevgiyle anıyorum.

Yaşayan, gönüldeşliklerini, içtenliklerini, yazılarını eksik etmeyen Okan Yüksel, Y.Bekir Yurdakul, Ünal Şöhret Dirlik, Vedat Yazıcı, Bülent Güldal, Ahmet Gök, Fuat Çiftçi, Nesrin Özyaycı, Misbah Hicri,  Mehmet Gökyayla, Ahmet Günbaş, Hasan Akarsu, İhsan Topçu, M.Yaşar Tümbaş, Şaban Akbaba, Selim Esen, Emine Azboz, Mehmet Özçataloğlu, Hilmi Şaşal, Nezihe Altuğ, Bahri Karaduman, Rıfat Mertoğlu, Fahrettin Koyuncu, Ahmet Özer, M.Mahzun Doğan, Atila Er, Rıza Aslan, Dizdar Karaduman, Eşref Karadağ, Canan Sanlı, Mehmet Sadık Kırımlı, Mehmet Yaşar  Bilen, Selami Şimşek, Öner Yağcı, Özge Sönmez, Nurdan Aladağ,  Nevin Koçoğlu, Ferhat İşlek, Özlem Avcı Erakman, Lütfiye Aydın...dostlarıma da çok teşekkür ediyorum.

Hadi o zaman buyurun, ÖYLE BİR KALIR ZAMAN Kİ şarkısını birlikte söyleyelim.