Ayasofya’daki resimlere perde!
Sosyal medyaya perde!
Güneydoğu’daki vaka artışlarına perde!
Kürtçe tabelalara perde!
İşsizlik, yoksulluk istatistiklerine perde!
Yolsuzluklara perde! Tren facialarına, inşaat facialarına perde!
‘Fetö’nün siyasi ayağının araştırılmasına perde! 15 Temmuz’un araştırılmasına perde!
Kadınlara yönelik saldırılara perde! Çocuk tacizlerine perde!
Baroları parçalayarak, adalete perde!
Gazetelere ve gazetecilere yani ifade özgürlüğüne her türlü yöntemi kullanarak perde!
Televizyonda gösterilen filmlerde sigaraya, alkole, cinselliğe perde!
Bütün bunların karşısında, başka türlü perdeler de var… Gözler görmesin diye kapatılan perdeler değil, gözler gerçekleri görsün diye açılan perdeler! Muhsin Ertuğrul bu yüzden ‘Perdeci’ mahlasını kullanırdı.
Mevsim yaklaşıyor. Pandemi sürüyor. Peki, perdeler açılabilecek mi? Tiyatro örgütleri taleplerini madde madde sıraladılar, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na sundular. Sonuç? Tiyatrocuların taleplerine, yani tiyatroların açılmasına da perde!
Ve Kurultay
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ve CHP grubunun Meclis’teki 15 Temmuz törenine katılmaması, gözler önüne çekilen perdelerin açılması için önemli bir adım oldu. Adalet Yürüyüşü’nün mimarına yakışan bir adım…
Demokrasinin ve hukukun ayaklar altına alındığı şu günlerde yapılacak olan 37. CHP Kurultayı büyük önem taşıyor. Tüm parti örgütünün Kılıçdaroğlu’nun yanında saf tutarak, halkımızın önüne çekilen perdelerin indirilmesi için kararlı bir duruş sergilemesi ve seçilecek Parti Meclisi’nde bu duruşa sahip çıkan isimlerin yer alması gerekiyor.
CHP’nin sanat ve kültür alanlarına ilişkin tavrına ilişkin de birkaç söz söylemek isterim. Sanatın, bir lüks değil gereklilik olduğunun, sanat alanlarında çalışanların kamusal bir işlev yerine getirdiğinin farkında mı acaba parti yöneticileri? Genel Başkan Kılıçdaroğlu, farklı zamanlarda sanatçılarla bir araya gelerek sorunlarını dinledi. Ama, partinin bu alana ilişkin duyarlığına ilişkin kaygıların giderek arttığının bilinmesi gerek. CHP Bilim Yönetim Kültür Platformu’nda sanatın adının olmaması bu duyarsızlığın bir göstergesi olabilir mi?
‘Perdeci’nin mirasına böyle mi sahip çıkacağız?
Evet, başta İzmir ve İstanbul olmak üzere CHP’li yerel yönetimler, sanatçılara destek olmak için çaba gösteriyor. Ama, Partinin bütüncül bir Sanat ve Kültür politikasına ihtiyacı olduğu ortada. Sanatı popülizmle karıştıran yerel yöneticilere yol gösterecek, sanat alanlarına destek sağlayacak sürdürülebilir bir sanat ve kültür politikasının oluşturulmasının zamanı gelmedi mi?
Gözlerimizin önündeki perdelerin açılması için…