.. çünkü hepimiz yarının müstakbel ölüleriyiz. Bugünü düşünüp dünü unutmaya meyilli ve dolayısıyla yarını ıskalayacak olan bir nesil oluştu; onun sıkıntısını yaşamaktayız. Açalım..
Bir Cumhuriyet bayramı ve bir 10 Kasım anma gününü geride bıraktık.
1 dakika ayakta dikilmeyi Atatürk”ü anlamak sandık. Oysa payidar olmanın toprak olduktan sonra bile yaşayabilmek olduğunu unuttuk.
Ne güzel söylemiş MAHATMA GANDİ:
“MUSTAFA KEMAL ATATÜRK kurtuluş ve bağımsızlık savaşını vermeden önce tanrının hep İngiliz olduğunu düşünürdük..”
Çocukların istismarını, küçüklerin acımasız ölümlerini, bir milyondan fazla insanın eline Türk bayrağını alıp toplanmasını ve Cumhuriyeti kutlamasını görmezden gelmemiz isteniyor.
Bunları görenlerin endişesini ise kabullenemiyorum.
Neden mi?
Başkalarının senin hakkında ne düşündükleri konusunda endişeliysen, onlar artık çoktan senin sahibin olmuştur.
Korkuyorsan çoktan köle olmuşsundur..
Dünya nüfusu sürekli olarak artıyor ama insan olabilenlerin sayısı azalıyor nedense..
Maddiyatı maneviyatın önüne koyanların dünyasına adapte olanlarla o dünyaya uyum sağlamamakta direnenler arasında bir seçim yapmak zorundayız.
Çünkü onların hayat görüşü şöyledir:
“Eşeğe altın semer vursalar onlar eşeğe yine eşek olarak bakmazlar, o eşek artık onlar için çoktan EŞEK BEY olmuştur.”
Yarının müstakbel ölüleri olmayanlaradır sözüm..