Engelli Ebeveynleri için Panel ve Çalıştay, İzmir Büyükşehir Belediyesi Engelsizmir Ebeveyn Bilgi ve Eğitim Merkezi tarafından düzenlendi. Etkinlik, panelistler ve engelli ebeveynleri için oldukça verimli geçti.

Engelli Hakları Sayfası’nın yayınına başlarken açıklamıştım: Bu sayfada karar vericiler tarafından yapıldığı açıklananları değil, daha çok yerine getirmedikleri hizmetleri konuşacağız. Sivil toplum örgütlerinin sesi olmaya gayret edeceğiz. Çünkü arzu ettiğimiz, peşine düştüğümüz değişim, ancak sivil toplum örgütlerinin birlikte çıkardığı güçlü sesiyle gelecek. Buna inancım hala tam.

EBEVEYN MERKEZİ’NDEN ANLAMLI ETKİNLİK 

Ancak bugün, bu sayfada ilk defa bir karar verici tarafın, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı bir etkinliği okuyacaksınız. Çünkü bu etkinlik uzun zamandır İzmir’de engellilik alanında gerçekleştirilen en önemli etkinlik oldu. Katılım da oldukça yüksekti. Panelistler, zaten başlı başına  etkinliğin, alana katkı değeri anlamında potayı yükseğe taşıyan isimlerdi.

HAKLARI KULLANMANIN YOLU ANLATILDI

Büyükşehir Belediyesi Engelsizmir Ebeveyn Bilgi ve Eğitim Merkezi tarafından düzenlenen Engelli Ebeveynleri için Panel ve Çalıştay, gerek panelistler gerekse katılımcı profili açısından büyük önem taşıyordu. Engelli çocuğu olan ailelerin tanı, tedavi-terapi-eğitim, ailenin destek çevresi, kamu hizmetlerine erişim çerçevesinde sorunlarını tespit edip önerilerini almak amacıyla düzenlenen çalıştay öncesinde gerçekleştirilen panel, İstanbul’dan engelli hak mücadelesinde önemli çalışmalara imza atan iki ismi ağırladı: Av. Jülide Işıl Bağatur ve Av. Cansu Korkmaz. 

Bağatur ve Korkmaz, ailelere yasal hakları hakkında bilgilendirme yaparken, bu hakları hangi yollarla kullanabilecekleri konusunda da kritik öneme sahip bilgiler verdiler.

Panel sonunda gerçekleştirilen soru cevap bölümü, adeta ailelerin bir iç dökme seansına dönüştü. O kadar haklıydılar ki, yıllardır aynı sorunları, bir çözüm bulamadan yaşıyor,  çocuklar büyüyor onlar yaşlanıyordu. Hepsinin endişesi aynıydı: “Ben öldükten sonra çocuğum ne olacak?”

Karar vericiler tarafından, 10 yıllardır oyalanan ebeveynler, acil çözüm istiyordu.

AİLELER SIKINTILARINI ANLATTI

Kendi yaşantılarındaki sıkıntıların aktarıldığı konuşmalar, vesayet, engelli maaşları, evde bakım yardımı, sağlık hizmetleri, eğitim başta olmak üzere kendi özellerinde yaşanılan sorunlardan örnek oluşturdu. Etkinliği düzenleyenler tabiri caizse, bir dokunup bin ah işittiler.  Böyle toplantıların daha sık yapılması gerekliliği de ortaya çıkmış oldu. Panelin ardından tanı, tedavi-terapi-eğitim, ailenin destek çevresi, kamu hizmetlerine erişim çerçevesinde sorunlarını tespit edip önerilerini almak ve önerilerle birlikte bilim kurulu değerlendirmesi ardından  kamu politikaları altlığına ışık tutacak rapor oluşturmak amacıyla bir çalıştay gerçekleştirildi. Engelli Hizmetleri Şubesi Ebeveyn Bilgi Eğitim Merkezi Koordinatörü Haydar Albayrak’tan edindiğim bilgiye göre salonda yaklaşık 400 ebeveyn vardı.

‘OĞLUMUN ENGELİ ÇOK’

Yaşadıkları sıkıntılara çözüm bulamayan ebeveynlerin, soru cevap bölümünü, içlerini dökecek bir ortama taşıdığını belirtmiştim. Sayfayı hazırlayabilmek için ön sırada bir yandan paneli dinliyor bir yandan bilgisayarımı açmış konuşulanları not alıyordum. Arkamda oturan bir çift, bilgisayarda yazı yazdığımı görünce beni önemli bir kişi sanmış olacaklar ki panel bitince hemen dertlerini bana anlatmaya başladılar. “Lütfen çözüm bulun” dediler. “Ah” dedim, “Ben de sizin gibi bir ebeveynim, keşke çözecek gücüm olsa. Ama gazeteye bir sayfa hazırlıyorum. Orada sizin sorununuzu yayınlar, belki sesinizin duyulmasına katkı sağlayabilirim” dedim. Ona da razıydılar. “Alllah razı olsun” diye diye anlattılar. Ben de yazdım: Meryem Bulut 70,  Müslüm Bulut 71 yaşında. Bu güzel çiftin oğulları Ali Ekber Bulut 51 ise yaşında. Teşhisi serebral palsi, ayrıca göremiyor ve konuşamıyor. Hem fiziksel hem de zihinsel engeli var. Meryem Ana, “Benim oğlumun engeli çok” diyor.

Ali Ekber Bulut, Şirinyer Parkı’nda Buca Belediyesi’ne bağlı olarak çalışan bir engelli merkezine gidiyormuş. Bu merkezde 27 engelli birey için çeşitli etkinlikler yapılıyormuş. Baba Müslüm Bey, alıyor sözü: “Çocuklarımız burada darbuka çalıyorlardı, halk oyunları öğreniyorlardı, gösteriler yapıyorlardı. Pandemi ile birlikte her şey değişti. Bu hizmeti artık alamıyoruz.  Şimdi çocuğumuz evde hiçbir şey yapmadan oturuyor. Okula gitmekten hoşlanıyor, orada sosyalleşiyordu. Evde kapalı kalması onu bunalıma sokuyor, oğlumuzun üzülmesi bizi de üzüyor. ‘RAM’dan rapor alacaksınız’ dediler aldık, ‘Halk eğitime götüreceksiniz’ dediler götürdük, haber gelmedi, iki senedir haber bekliyoruz. Sorunca, Milli Eğitim’e gönderdik, öğretmen bulamıyoruz, servis bulamıyoruz” yanıtları alıyoruz. Arkadaşları başka yerlere devam edebildiler, ama biz başka bir yere gönderemedik. Lütfen bize bir çare bulun.”

Çareyi gücüm olsa da ben bulsam, ne kadar çok isterdim. Var mı çare bulacak, sayın karar vericiler, bürokratlar, siyasetçiler, kent yöneticileri? Var mı aranızda bu “çok büyük” sorunu çözecek bir babayiğit?

——————————————

PANELDEN ÖNEMLİ NOTLAR

Av. Dr. Jülide Işıl Bağatur:

Ebeveynlere en önemli önerim, sivil toplum örgütlerine üye olmaları. 30 sene içinde, özel eğitim alanında bir ileri iki geri de olsa, gelişmeler oldu. Bunların çoğu, sivil toplum örgütü kuran anne babalar sayesinde oldu. Bilgili olmak, sivil toplum örgütlerine aktif olarak katılmak zorundasınız. Örneğin okula verdim, eti senin kemiği benim mantığıyla hareket edemezsiniz.
Kanun hükmünde olan BM Engelliler sözleşmesi bizim için çok önemli. Hakimler, Medeni Kanunu ve ilgili diğer kanunları Medeni kanunları uygularken  uluslararası sözleşmeyi de yanına alıp doğrudan atıf yaparak uygulamak durumunda. Hepimiz okumalıyız.
İnsan hakları yaklaşımını benimseyen BM Engelli Hakları Sözleşmesi milat niteliğinde. Pozitif ayrımcılığı kaldırdı makul uyarlama ve özel tedbirleri getirdi. Hak arama mücadeleniz için bu kavramları bir kenara yazın ve bu kavramlardan yararlanın.
Okullar tedavi merkezleri değil. Tıbbı tanı okulların konusu olmamalı. Okul, bu çocuğa okuma yazmayı, matematik becerilerini nasıl öğretecek, bu yolları oluşturmakla ilgilenmeli.
BM Çocuk Hakları Sözleşmesi de hak ararken yararlanacağımız ikinci sözleşme. Bu sözleşme, çocukla ilgili her işlemde kutup yıldızının çocuk olduğu anlamı taşıyan, çocuğun üstün yararı ilkesini getirir.
Erken çocukluk eğitimi çok kıymetli, bu altın çağdır. O dönemde veremediğiniz eğitimi ileri yaşlarda çok zor veriyorsunuz.
Engelli hakları sözleşmesi kapsayıcı eğitimi öngörür. Bizde özel gereksinimli çocuklar en az sınırlandırılmış ortam ve kaynaştırma var. İkisi birbirinden farklı. RAM tarafından çocuk okula uygun mu diye değerlendiriliyor, kapsayıcı eğitimde bütün okullar bütün çocuklara uygun hale getiriliyor. En güzel örneğini İtalya uyguluyor.
5378 Sayılı Engelliler Hakkındaki Kanun, torba kanun gibi. Acilen, doğumdan itibaren bütün eğitim hayatını kapsayacak bir Özel Eğitim Kanunu’na ihtiyacımız var. Bu kanunun çıkması için bütün sivil toplum örgütlerinin el birliği ile çalışması lazım.
Hak ihlallerinizde yargıya gitmekten çekinmeyin, yargı kararları oluşturun, bunlar hukukun gelişmesini sağlar.


Av. Cansu Korkmaz:

Özel eğitimde karşılaşılan sorunları çözmek için izlenecek yol şöyle:

Okul yönetimiyle çözemediğiniz sorunlar için,  ilgili il veya ilçe Milli Eğitim Müdürlükleri bünyesindeki Özel Eğitim Hizmetleri Kurulu’na bir dilekçe ile başvurun. Dilekçenin evrak kayıt numarasını mutlaka alın.
Dilekçenin sonucu sizi tatmin etmediyse, idari mahkemesine dava açın.
Hem özel eğitim hem de diğer alanlardaki hak ihlalleriniz için iki kurumumuz daha var. Ücretsiz başvuruluyor. Kamu Denetçiliği Kurumu(ombudsman.gov.tr) ile Türkiye İnsan Hakları ver Eşitlik Kurumu. Bu ikisine idari makam olarak başvurabilirsiniz. Çok yakın zaman içinde, iki kurum da yapılan başvurular sayesinde, özel gerekisinimli her çocuğa kolaylaştırıcı kişi uygulaması yapılmalıdır kararına vardı ve bunun sonucunda,  Milli Eğitim Bakanlığı’na para cezası kesildi.
Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç teşkil eden fiiller için başvurulur, buraya suç duyurusunda bulunabilirsiniz.
Vesayet için Sulh Hukuk Mahkemelerine, darp gibi olaylarda maddi manevi tazminat davası açmak için Asliye Hukuk Mahkemesine başvuru yapabilirsiniz.


KUTU...

Engelsizmir Yürütme Kurulu Başkanı Levent Köstem:

Engelli bireyler ve aileleri tanı, sağlık, bilgiye ulaşma, hayata dönme gibi konularda çok ciddi sorunlar yaşıyor. Biz 13 yıl önce yola çıkarken de direkt olarak sizlere sorduk, çalışma haritamızı öyle çizdik. Ebeveyn Merkezi’ni de sizden aldığımız bilgilerle oluşturduk, bu merkezin nasıl ilerleyeceğine de sizlerden aldığımız bilgilerle yön vereceğiz.

Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mustafa Özuslu:

Başkanımızın, “Herkes için başka bir hayat mümkün” mottosu var. Aynı şekilde, başka bir engellilik politikası da mümkün olmalı. Belediyemizin temel vizyonu bu. Engelsizmir projesi bizim bu vizyonumuzla örtüşüyor. Engellilerin yaşamın her alanında olabilmesi istediğimiz noktadır.

Yeni bir dernek doğuyor

Bugünlerde çok heyecanlı bir telaş içindeyim. 7 arkadaşımla birlikte otizm hak savunucu alanında çalışmalar yapacak bir dernek oluşumu içindeyiz. Kurucu üyelerimizden Şeyda Yanık ve bize destek olan Denizli Otizm Derneği’nin kurucusu Dudu Karaman ile birlikte panel ve çalıştayı izleyince kuruluş müjdesini ilk buradan vermek istedim. Başvurumuzu yaptık, kuruluşumuz resmiyet kazanınca sizleri haberdar edeceğim, derneğimizin adını ve logosunu da o zaman paylaşacağım. Hak savunu alanındaki mücadelede,  artık biz de varız.