Bayram mı, tatil mi yaptık? Bir türlü adını koyamadım! Ortaya karışık gelen ikram tabağından ‘bu bayramdan, bu tatilden’ diyerek 9 günü tükettik!
Aslına bakarsanız 4 günlük Kurban Bayramımızın yanında idareten ve de “bonus” olarak sunulan 5 günlük tatil hiç de kötü sayılmaz değil mi?
İşte bayrama girerken sizler için kaleme aldığım “Bayram yazımı” gazeteler çıkmadığı için göremediniz. Allah’tan dijital ortamda bu yazımı pek çoğunuza geçerek bayramlaşmış olmam beni biraz olsun rahatlattı…
Sevgili okurlarım, çok iyi biliyorum ki, açlık ve yoksulluk sınırında olan vatandaşlarımız kurban kesmek bir yana konu komşudan gelecek dağıtımların hayalini bile kuramadı!
Kısacası işçi, emekli ve işsizlerin kurban eti hayali yine bir başka bayrama kaldı!
Bakın çok iyi biliyorsunuz ki, ben “hayal tacirliği” yapmam; yapanı da hiç sevmem…
İyi sorular sorarım; çünkü, “İyi sorular, kolay cevaplardan daha güçlüdür.”
Emeklilerin maaşlarına zam beklentisi yine hüsranla sonuçlandı.
Vatandaş bu uzun tatili bırakın deniz kıyısında geçirmeyi, parklarda bile zamlı çay içerek yanık bayram türküleri söylemekle yetindi.
Evet “bayram gelmiş neyime, kan damlar yüreğime” derken, acaba Mecliste çift, hatta 5-6 yerden maaş alan bazılarının yürekleri sızlamadı mı? Örneğin Bakan Bey “Çift maaşa” sahip çıkıp “Çifte maaş, çifte görev demek “ diye fetva vermiş!
Neymiş efendim? Kamuda tasarruf tedbirleri imiş! Gazeteler manşetten “Bakan Bey 16 milyonluk lüks Mercedes’e biniyor ekibi de çift maaş alıyor” diye koca koca puntolar atarak “Tasarruf bunun neresinde?’’ şeklinde güçlü bir soru yöneltmiş!
Gel de sazı eline alıp seslenme, “Şeytan bunun neresinde?” diye!
Emeklisi, çiftçisi, işçisi, işsizi yollara çıkmış seyyanen zam istiyor. Sendikalar Bakanlığa dilekçe veriyor, iyi soru soruyor. Verilen kolay cevaba ne dersiniz?
Bir yandan aşırı sıcaklar, diğer yandan aşırı zamlar… Ormanlar, tarlalar cayır cayır yanıyor!
Trafik kazaları can almaya devam ediyor..
Yetkililer hala kolay cevap verme peşinde!
Vatandaş olarak nasıl yardımım olur diye düşünürken kitaplığımdaki Andrew Sobel ile Jerold Panas’ ın yazdığı
“Güçlü sorular” kitabı aklıma geldi. 245 sayfalık bu kitapta kariyerimizde ve hayatımızda başarımıza yardımcı
olacak tam 337 temel soru var…
Hani bugünkü siyasetimizde dibe vurmuşluk, çukur kazma gibi eylemlere karşı yazarların şu sözünü alıp yazıma
son vermeyi düşündüm. Tabii ki, takdir kendilerinde…
“Dibe vurmak istemiyorsanız, çukur kazmayı bırakın”
* * *
Değerli okurlarım, bu yazımı kaleme alırken bir yandan da UEFA Avrupa 2024 Futbol Şampiyonas’nda A Milli Takımımızın Çekya ile yaptığı maçı izledim. Ay yıldızlı takımımız Çekya’yı 2-1 mağlup ederek 16. Turda Avusturya ile eşleşti.
Ay Yıldızlılarımızı kutluyor, daha büyük başarılara imza atmasını diliyorum…