“…ulusun hayatı tehlikeye girmedikçe, savaş bir cinayettir.”

Mustafa Kemal Atatürk

Dr. Ceyhun İrgil, yaşadığı Bursa’da 90 yaşındaki Kore Savaşı muharip gazisi Necdet Yazıcıoğlu ile, bir 29 Ekim günü Cumhuriyet Bayramı vesilesi ile tanışır.

Gazi, Eski Bursa ve Kore Savaşı anılarını anlatır o tanışmada İrgil’e.

Dr. İrgil’in “Neden bunları yazmıyorsun?” sorusu, “Bursa’dan Kore’ye 80 Yıllık Öykü” kitabını oluşturur.

1930-60 arası Bursa manzarasının ve Kore Savaşı’nın ilk elden tanıklığının tarihe not düşülmesinin değerli bir tarihi belge olacağını düşünmüştür Ceyhun İrgil dostumuz.

O; “sübjektif de olsa herkesin anılarını yazması gerektiğine inanandır.”

Anılarda yanılgı, yanlış anımsama ve öznel bakış açısı her zaman vardır.

***

İki bölümdür kitap; ilk bölümde Yazıcıoğlu’nun Bursa yılları, savaştan ve savaş sonrası Güney Kore anıları yer alır.

Kitapta, Türk Otomotiv Sanayi’nin de ilk yerli otomobil Anadol’un maceralarını bir teknisyen gözünden okuma olanağı bulabiliyoruz.

Yazıcıoğlu’nun teknik konulardaki detaycı anlatımı, o yılların bakış açısını yansıtır.

Yine Yazıcıoğlu’nun detaylı Kore Savaşı anılarında Marilyn Monroe konseri de vardır.

Bölükten 3 kişi konseri izleyecektir. Biri de Yazıcıoğlu’dur. Her ülkeden 500-600 asker vardır. Coşku, alkış ve ıslıklarla askerler şapkalarını havaya atarken sanatçı sahneye çıkar.

Bir binbaşı elinde makası gösterir, saçından bir tutam ister. Askerlerin tezahüratı altında isteği yerine getirir Monroe.

İmjin nehrinde kayboluşunu, mucize kabilinden kurtuluşunu da anlatır Yazıcıoğlu.

Türk birliklerinin 3 yıl içinde katıldığı savaşların hepsinden başarıyla çıktığını da(Wawon, Simninni, Kunu-ri, Büyük Vegas, Küçük Vegas, Karson muarebeleri, vb.)

Kore’deki kayıplarımız, Türk esirlerinin öyküleri, ateşkese de yer verilmiştir.

***

Yazıcıoğlu 2000’li yıllarda tam 58 yıl sonra Güney Kore’ye tekrar gitmiştir.

Dr. İrgil de aynı yıllarda Kuzey Kore’ye gitme fırsatı bulmuştur.

Kuzey Kore’nin günümüzdeki durumunun daha iyi anlaşılabilmesi için Cumhuriyet Gazetesi’nde yazı dizisi yayınlamıştır.

Bu dizi de, “ Bursa’dan Kore’ye 80 Yıllık Öykü” kitabının 2.bölümü olarak anılarla birleştirilir.

Güney Kore ve Kuzey Kore’nin ilk elden tanıklığı amaçlanmıştır böylelikle.

Ceyhun İrgil’in Kuzey Kore tespitleri de -özetle- şöyle;

“Kuzey Kore ile Güney Kore’nin en ortak yanı ne derseniz yanıtım; ‘Japonya düşmanlığı’ derim. 1925 ile 1945 arasında her iki tarafın da mağdur olduğu Japon işgali sırasında çok acılar çekilmiş. Çok can kaybı olmuş. Koreliler bunu asla unutmuyorlar. Bize ziyaret boyunca hissettirdikleri ve anlattıkları bu!

(…)Kuzey Kore, otorite ve itaatin bir bütün olarak devlet eliyle yaşandığı belki de en keskin son ülke.

Herşeye karşın değişim kaçınılmaz. Değişim zorlayıcı. Ülke ne zaman , ne kadar nasıl değişir bilinmez.

Ancak Kuzey Kore değişmeden hala gitmek ve görmek için, globolizmin ve neo-liberal ekonominin giremediği ‘kendi özgün rejimi’ ile kalan son ülke olarak ilginç ve çekici.

‘Az’ın, sadeliğin, düzenin, tertibin, terbiyenin, temizliğin, yegane ideoloji ve politik turizmin gizemli sessizliği içinde keşfedilmeyi bekliyor.”

***

Necdet Yazıcıoğlu ve Ceyhun İrgil, iki Kore’de gördüklerini, izlenimlerini, yaşadıklarını okurla paylaşmış. Ne iyi de etmişler.

Dün,119. Doğum Günü’nü kutladığımız “Dünya Şairimiz” Nazım Hikmet dizelerindeki gibi;

“Yaşamak ne güzel şey/ Anlayarak, bir usta, kitap gibi/ Bir sevda şarkısı gibi şaşarak yaşamak…”

Doğru kitaptır “Bursa’dan Kore’ye 80 Yıllık Öykü” bize her zaman eşlik edecek.

Okuyun, okutun.